Ali Babacan, Varlık Kiralama Şirketi`ne ilişkin eleştirilere değindi
TBMM Genel Kurulu`nda, Kamu Finansmanı ve Borç Yönetiminin Düzenlenmesine ilişkin tasarının tümü üzerindeki görüşmeler tamamlandı.
Milletvekillerinin sorularını yanıtlayan Babacan, Varlık Kiralama Şirketi`ne ilişkin eleştirilere değinerek kira sertifikalarının dünyada gittikçe yaygın şekilde kullanılan finansman enstrümanı olduğunu ifade etti.
Bu enstrümanın Türkiye`de öncelikle Hazine Müsteşarlığı tarafından kullanılmaya başlandığını anlatan Babacan, yatırımcı tabanından geniş bir talebin söz konusu olduğunu, özellikle ihracatta, öngörülenin 7-8 katı kadar talep geldiğini bildirdi.
Kira sertifikalarının işleyebilmesi için Varlık Kiralama Şirketi`nin kurulması gerektiğine işaret eden Babacan, şöyle konuştu:
``Meclis, geçen yıl çıkardığı yasayla, Hazine Müsteşarlığı`na bu şirketi kurma yetkisi verdi. Tescil işlemleri Hazine Müsteşarlığı bünyesinde yapıldı. Süreç, uluslararası hukuk bürolarınca da incelendi ve sağlam hukuki zeminin oluşturulduğu kanaatine varıldı. Bu, yatırımcılara da raporlandı.
Şirket, Türkiye`ye şimdiye kadar ilgi göstermemiş yeni yatırımcı kitlesini de cezbetti. Türkiye`de bazı hassasiyetlere sahip yatırımcının yatırım yapmasına da imkan sağladı. Mevzuat, özel sektörün de kira sertifikası çıkarmasının altyapısını hazırlamış oldu. Ayrıca, konuyla ilgili maddede bir düzenleme yapılarak, şirketin Sicil Gazetesi`nde yayınlanması da öngörüldü.``
Babacan, tasfiye sürecine girmiş tarım satış kooperatifleri ile ilgili düzenleme yapılması yönünde talep geldiğini, konuyu değerlendirdiklerini, hazırlanacak önergeyle, görüşülen tasarı üzerinde bir düzenlemeye gidilebileceğini belirtti.
REKABET MUTLAKA İŞLEMELİ
Rekabet Kurulu`nun bankalarla ilgili aldığı kararlara yönelik soruları da yanıtlayan Babacan, Türkiye`de mutlaka rekabet mevzuatının işlemesi gerektiğini söyledi.
Babacan, şöyle devam etti:
``Rekabet Kurulu bağımsızdır. Karar almadan önce tarafları dinleyen ve değerlendirmelerini dikkate alan bir kurul. Bu kurul çok önemli. Türkiye`de rekabet gerçek anlamda işliyorsa bu öncelikle halkın menfaatini, ürün ve hizmetlerin kaliteli olmasını sağlar. Ayrıca düşük fiyat sağlar.
Şirketler açısından da önemli. Rekabet ortamında çalışan şirketler etkinliklerini artırırlar. Türkiye`de gücü kazanan şirketler, dünyada da rekabete hazır olur. Rekabete fazla tabi olmayan şirketler dünya şirketi olamıyor.
Rekabetin bizim uygulamakta olduğumuz ekonomik politika açısında da önemli olduğunu düşünüyoruz. Gelir dağılımı açısından da önemli. Rekabetin iyi işlediği ortamlarda şirketlerin aşırı karı mümkün olamıyor. Bugün Türkiye`de pek çok sektörde rekabet var.``
Tasarının birinci bölümü üzerinde görüşmelere geçildi.