Tır Şoförlüğünden İhracat Krallığına

1dk okuma

Kemal Horzum`un sodalarını taşımak için direksiyon sallarken, ihracatı denedi ve Avrupa şampiyonu oldu... Ali Baklan, şimdi de iç piyasada fırtına estirmeye hazırlanıyor.


Nakliyecilik yaparken ufak çaplı ihracat yapmaya başladı. İşlerin bu kadar büyüyeceğini hiç tahmin etmemişti. İhracatın ardından Almanya`da market kurdu. İşler Çorum ve Bursa Gemlik`te paketleme ve konserve, turşu, reçel fabrikası kurmaya kadar uzandı. Ali Baklan`ın girişimleri meyvelerini verdi ve Baklan Şirketler Grubu, yıllık 12 milyon marklık cirosu, bin 100 çalışanıyla gizli bir dev haline geldi...Bu gizli devin hikayesi 1960`lı yıllara dayanıyor. Çorumlu Baklan ailesinin reisi işçi olarak Almanya`nın yolunu tutar. Baba çocukların büyük olanlarını da yanına aldırır. Küçük olanlar ise annelerinin yanında Türkiye`de kalır. Türkiye`de kalan çocuklardan biri Ali`dir. Ali Baklan büyüyünce Sungurlu`da akü imalatı ve elektrikçilik yapmaya başlar. 11 yıl sonra bir kamyon satın alır ve yurtiçinde ufak çaplı taşımacılık yapmaya başlar.


1984 yılında Türkiye`ye permilerden dolayı yurtdışından tırlar, otobüsler, kamyonlar gelmeye başlar. Bu dönemde taşımacılığın gelişmeye başladığını da görünce kendi çapında bir filo oluşturur ve bir 302 otobüsle birlikte Scania, Volvo ve Mercedes marka tırlardan da birer tane alır. Kendisi de tır şoförlüğüne başlar. Ali Baklan şoför koltuğuna oturduğunda aynı zamanda yıllık 12 milyon mark ciro yapan şirketler grubuna doğru da yol almaya başlar... Baklan ilk olarak o yılların en popüler işadamlarından olan Kemal Horzum`un sodalarını taşıma işini alır. (O dönemde Horzum`un ismi herhangi biri olaya karışmamıştı) Horzum`un sodalarını 1984 yılında Afyon`dan Almanya`nın Münihter kentine 275 bin liraya taşır.


1986 yılına kadar Türkiye-Almanya arasında mekik dokur. Ancak değişim ve ihracatta fırtınaların estiği bu yıllarda taşımacılıkta da rekabet artar, kar marjları düşer. Bu kez Baklan ailesi ihracatta taşımacılıkla edindiği tecrübeyi kullanarak ihracat yapmayı düşünmeye başlar. Almanya`daki kardeşler o sırada meyve-sebze halinde gıda paketlemesi yaparlar. Aile meclisi toplanır ve düşünmeye başlar: Acaba malı kendimiz getirsek burada satabilir miyiz? Nakliyede araç başına 2 bin mark kalıyor, böyle hareket etsek 3-4 bin mark kalır mı? Bu düşünceyle karar verilir: Deneyelim, hiçbir zararımız olmaz. Bu karar üzerine Ankara`da bir ihracatçıyla anlaşılır ve tır 22 bin marklık kuru gıdayla doldurulur. Amaç buradan giden malı toptan olarak Türk bakkallara dağıtmak... Ama iş planlandığı gibi olmaz. Almanya`daki bakkallar daha düşük fiyat ister. Bunun üzerine toptan fiyatla müşteriye satış yapma arayışlarına girilir. Türklerin yoğun olduğu


*** Manheim.. kentinde bir depo kiralanarak market haline getirilir ve Türkiye`den gelen kuru gıdalar satışa sunulur. Toptan fiyata satış yapılması kısa zamanda müşteri sayısını artırır. Ayda bir tır dolusu yapılan satışlar 2-3 tıra çıkar. Bütün aile fertleri işin bir tarafından tutar. Kadınlar ve çocuklar paketleme, erkekler de satış işleriyle uğraşır. Ali Baklan ise yine Türkiye-Almanya arasında direksiyon sallar. Satış hacmi artınca bu kez bin 500 metrekarelik büyük bir depo tutulur. İşler iyiye gidince de bir paketleme tesisi yapma kararı verilir. 1987 yılında da paketleme tesisi teşvik belgesi alınır. Çorum`da yapılan tesis iki yılda tamamlanır ve 1 milyar 300 milyon liraya malolur.. Günde 300-350 ton küçük boy paketleme yapılması mümkün olan tesis, bakliyatta Türkiye`nin en büyüğü konumunda. Şu anda tesiste bulgur, kuruyemiş, baharat paketlemesi ve bakliyat tasnifleme yapılıyor.


MARKA ÇALIŞMALARI BAŞLIYOR;

Bu arada da marka yapma çalışmalarına başlanır. 1989 yılında da Baktat markasıyla ihracata devam edilir. Avrupa`ya ilk kez paketli bakliyat gönderen firma olduklarını söyleyen Ali Baklan, 500 gram, 1 kilo, 5 kiloluk halde paketlerle ihracat yaptık. Biz Avrupa`da piyasayı sürekli takip ettiğimiz için polyester ambalajın yasaklanacağını öğrenmiştik. Bunun üzerine jelatin ambalaja geçtik. O zaman güzel ambalajlı Türk ürünleri yoktu. Önceden bizim ürünlerimizi kabul etmeyenler bayilik almak istediler diyor.

İş bu noktaya gelince 1993 yılında marketçiliği bırakır Baklan ailesi... Çünkü müşteri potansiyelini, fiyatları ve kaliteyi gören Almanya`daki diğer marketlerden ve dağıtıcı firmalardan talep gelmeye başlar. Böylece Hollanda, Belçika, İsveç, Fransa, Avusturya, İngiltere`de bayilik verilir. Şu anda bu sistemle bin markete giren Baktat, son olarak Metro`yla anlaşma yapmış. 1 Eylül`den itibaren Almanya, Hollanda, Belçika, Avusturya, İspanya, Çekoslovakya, İngiltere gibi Avrupa ülkelerindeki marketlerine Baktat almak için bir yıllık sözleşme yapmış.

Öykü inanılmaz. Ama burada bitmiyor. Bu başarının devamı da var. Baklan ailesi paketleme tesisiyle yetinmeyip gelen talepleri değerlendirerek bu kez de konserve, turşu, reçel gibi işlenmiş yaş sebze üretimine geçmek ister. Önce fason olarak yaptırdığı ürünleri ihraç etmeye başlar. Ancak ürün kalitesinden şikayetler gelmeye başlayınca yatırım yapmamız kaçınılmaz oldu diyor Baklan.

1994 yılında hem de 5 Nisan kararlarının alındığı gün zeytinyağı üretimi yapılan Gemlik Yağ Sanayi`nin mülkiyetini 5.5 milyara satın alır. Gelen talepler üzerine tesisi kurduklarını ve özkaynaklarını kullandıklarını söyleyen Baklan, Bu nedenle 5 Nisan kararları yatırımımızı etkilemedi diyor. 10 milyon mark yatırımla yeniden bir tesis yapılır. Nakliye araç sayısını da artırarak 25`e çıkarır. Şu anda konserveden turşuya, reçelden hazır yemeğe kadar çeşitli işlenmiş ürün Avrupa`nın yolunu tutuyor. Bu yılı 700 bin ton ihracatla kapatacaklarını söyleyen Ali Baklan, şimdiden bunun 400 bin tonunu aştıklarını belirtiyor. Şirket bu yılı 12 milyon markın üzerinde bir ciroyla kapatacak.


ŞİMDİ DE İÇ PİYASA;

İhracatta elde ettiği başarıyı iç piyasada sürdürmeyi planlayan şirket, ağustos ayında iç piyasaya girmeye karar verdi. İç piyasadan gelen talepler üzerine çalışmalara başlayan şirket, şimdilik marketlerle yayılmayı düşünmüyor. Anadolu`da bölge distribütörleri oluşturduklarını söyleyen Baklan, bölge müdürlerini de işin başına koyduklarını belirtiyor. Şu anda Erzurum, Gaziantep, Mersin, Adana, Aksaray, Kırşehir, Çorum, Ordu, Ankara, Zonguldak, Karabük, Ereğli`de bayilikler oluşturuldu. Şu anda gelen taleplerin olumlu olduğunu belirten Baklan, fiyatı yüksek bulduklarını ancak kaliteli malın ucuz olmadığını söylüyor. Avrupa`ya yapılan ihracatın yüzde 20-25 kadarını iç piyasaya vereceklerini belirten Baklan, Türkiye`yi doyurmayı düşünmüyoruz. Yabancı müşterilerimizi ihmal etmeyeceğiz diyor.

Aynı zamanda Marmara Birlik`in de Avrupa distribütörü olan şirket, şimdi yeni bir bağlantı kurma peşinde. Önümüzdeki ay Kanada`dan bir grubun ziyarete geleceğine dikkat çeken Baklan sözlerine şöyle devam ediyor: Bu firmanın ürün yelpazesi çok fazla. Amerika`da da büyük bir potansiyeli varmış. Yıllık bin ton zeytinyağı kullanıyorlarmış. Marmara Birlik`in Avrupa ve Amerika satış distribütörlüğü de bizde. Eğer anlaşırsak pazarlamasını biz yapacağız. Yeni müşteriler, iç piyasada yoğun çalışmalarla 2001 yılı hedefini de belirlemiş Ali Baklan: İşin bu kadar büyüyeceğini tahmin etmemiştik. Biz kendi geçimimizi sağlayalım yeter diye düşünürken buralara geldik. Bundan sonra daha planlı ve programlı ilerliyoruz. 2001 yılı hedefimiz 2000 yılında yaptığımız satışın döviz bazında yüzde 70 üzerinde kapatmak.


BAKLAN ŞİRKETLER GRUBU;

ÇORUM Sungurlu`da bulgur fabrikasında bulgur üretimi ve paketleme pazarlama ve ihracat yapıyor. Yine aynı tesiste bakliyat ile çerez, baharat paketleme yapıyor. Tesis 17 bin metrekare kapalı toplam 35 bin metrekarelik bir alan üzerine kurulu.
BURSA Gemlik`te her türlü reçel, konserve, turşu, hazır yemek ve salça üretimi ve ihracatı yapılıyor. Bu tesis ise 15 bin metrekare kapalı alanıyla toplam 30 bin metrekarelik bir alanda faaliyet gösteriyor.

GRUBUN nakliyesi ise 25 adet tırdan oluşan bir filo yapıyor.

ALMANYA`nın yüzde 80`inde ürünler bulunuyor. Ayrıca Avrupa`daki bir çok market zincirleriyle anlaşması var. Bunlar arasında Real, Metro, Edeka, Markauf, Migros, Spar bulunuyor.

İHRACATÇI belgesi alındığı 1987 yılında 250 bin marklık ihracat yaptı.

2000 YILINI 12 milyon markın üzerinde bir ciroyla kapatacak.

İÇ piyasa çalışmalarına başlayan şirketin 2001 yılı hedefi, 2000 yılında yapılan satışın döviz bazında yüzde 70 üzerinde kapatmak.

BAKLAN Şirketler Grubu`nda şu anda bin 100 kişi çalışıyor. (PARA)

Haberle ilgili daha fazlası: