EMNİYET Genel Müdürlüğü yeni düzenlemeyle Pasaport Daire Başkanlığı`nı Nüfus ve Vatandaşlık İşleri`ne devredecek.
Araba alım satış işlemleri de sadece noterler üzerinden gerçekleştirilecek. Emniyet tarafından düzenlenen silah ruhsatlarının da polis kanalıyla verilmesi uygulamasına son verilecek. Ruhsatların İçişleri Bakanlığı`ndan alınması öngörülüyor. Tüm bu düzenlemeler Meclis`in açılmasıyla birlikte çıkartılacak yasal düzenlemelerle hayata geçecek.
PASAPORT VE RUHSATTA GÜVENLİK ENDİŞESİ
Mevcut durumda, pasaport alacak kişi emniyete başvuruyor. Emniyet, pasaport başvurusu yapan kişinin elinde bulunan suç arşivini (Tahdit ve sınır kapıları, yurt dışında aranır pozisyonda bulunan kişilerin arşivi) tarayarak herhangi bir olumsuz durumu olup olmadığına bakıyor.
Habertürk`ün haberine göre; detaylı bir incelemenin ardından başvuru yapan kişi `temiz` çıkmışsa pasaport veriliyor. Emniyet özellikle pasaport ve silah ruhsatı işlemlerinin kendilerinde kalmasından yana tavır koyarken, güvenlik ve istihbarat faaliyetlerinde iki işlemin polise avantaj sağladığı tezini ileri sürüyor. Düzenleme ile birlikte pasaportta çalışan 4 bine yakın memurun emniyet teşkilatı içerisinde başka birimlere kaydırılması planlanıyor.
SORU İŞARETLERİ
Emniyet Genel Müdürlüğü tarafından yürütülen pasaport işlemlerinin Nüfus Müdürlüğü`nün kontrolüne bırakılması için yürütülen çalışma soru işaretlerini de beraberinde getirdi. Düzenlemenin güvenlik zafiyeti oluşturacağı belirtilirken sahte kimlikler ile `aranır` durumda bulunan bir çok kişinin pasaport alabileceği işaret ediliyor. Yeni düzenlemeye yönelik çalışmalar bizzat Başbakanlık ve İçişleri Bakanlığı tarafından yürütülüyor. Emniyet kaynakları, pasaport işlemlerinde güvenliğin üst düzeyde tutulması gereken bir işlem olduğunu savunuyor. Bilgi ve belge alınmasının kolay olduğu Nüfus İl Müdürlüklerine, pasaport işleminin bırakılmasının tehlikeli sonuçları olabileceği ifade ediliyor.
GÜVENLİK ENDİŞESİ
Emniyet kaynakları, yapılması planlanan değişiklikte özellikle güvenlik noktasına dikkat çekiyor. Bazı bölgelerde düzenlemenin zararlı sonuçlarıyla karşılaşılabileceği kaygısı dile getiriliyor. Teröristlerin baskı, tehdit ve şantajlar ile illegal yollarla pasaport sahibi olabileceği belirtiliyor. Sahte kimlikler ile pasaport sahibi olacak teröristlerin sınır noktalarından çok rahat gelip-geçebileceği belirtilirken terörist tespitinin yapılmasının zor olacağı ileri sürülüyor.