MERKEZ Bankası (TCMB) Başkanı Fatih Karahan, yıl sonu için enflasyon tahminini yüzde 44 olarak açıkladı. TCMB, mayısta yüzde 36 olan yıl sonu tahminini yüzde 38’e çıkarmıştı. Eylülde açıklanan Orta Vadeli Program’da (OVP) ise yıl sonu enflasyon tahmini yüzde 41.5 olarak duyurulmuştu.
‘2026’DA YÜZDE 12’YE GERİLER’ TAHMİNİ
Dün, yılın dördüncü enflasyon raporu toplantısında konuşan Karahan, 2024 ve 2025 yıl sonu enflasyon tahminlerinin sırasıyla yüzde 44 ve yüzde 21 olarak yukarı yönlü güncellediklerini belirterek, “Enflasyonun, 2026 yıl sonunda yüzde 12’ye gerileyeceğini öngörüyoruz” dedi. TCMB’nin 2025’e ilişkin enflasyon tahmini daha önceki raporlarda yüzde 14’tü. OVP’de ise 2025 enflasyon tahmini yüzde 17.5 olarak kamuoyuna açıklanmıştı. Tek haneli enflasyona geçilmesi planlanan 2026 yılı için ise Merkez Bankası’nın yeni tahmini yüzde 12 oldu. Merkez Bankası’nın 2026 yılı için daha önceki tahmini yüzde 9 idi. OVP’de ise 2026 yılı için enflasyon yüzde 9.7 olarak duyurulmuştu. Karahan, tahmin aralıklarını da 2024 yılı için yüzde 42 ve 46, 2025 yılı için yüzde 16 ve 26, 2026 yılı için ise yüzde 6 ve 18 olarak açıkladı.
YÜZDE 38 MARTTA
Karahan, “Yıl sonu hedefimiz, enflasyonu yüzde 38’e getirmekti. Şu anki durumda yıl sonunda yüzde 44 gibi rakam ortaya çıkacak gibi gözüküyor. Yıl sonunda üst bant olarak yüzde 42’yi öngörüyorduk, en kötü ihtimalle. Mevcut durumda bu seviyeye aralık yerine ocakta ulaşacağız. Üst bant olarak değerlendirirsek bir aylık gecikme söz konusu” dedi. Enflasyonda yüzde 38 seviyesine mart ayında ulaşılacağını bildiren Karahan, hedefte 3 aylık gecikme olduğunu, birkaç yıllık dezenflasyon programında bu durumun ciddi bir sapma olmadığını ifade etti.
GIDANIN ETKİSİ
Karahan, son dönemde yüksek seyreden gıda fiyatlarının 2024 yıl sonu tahmin güncellemesi üzerinde 1.6 puan etkili olduğunu kaydetti. Karahan, tahmin güncellemelerinin kaynaklarına bakmak gerektiğini ifade ederek, hizmet enflasyonundaki katılığın beklenenden yüksek seyretmesinin bunlardan biri olduğunu söyledi. Kirada yapısal unsurların öne çıktığını ifade eden Karahan, şöyle devam etti:
“Bunlar, para politikasının görece etki alanı dışında. Tek başımıza çözebileceğimiz bir problem değil. Benzer bir kalem de gıda fiyatları. Yılın yarısına geldiğimizde gıdada çok daha olumlu bir görünüm söz konusuydu, biz de tahminlerimizi buna göre oluşturmuştuk. Fakat ortaya çıkan son birkaç veride bunun değiştiğini görüyoruz. Bu da özellikle işlenmemiş gıdadan kaynaklandığı için bu da para politikası etki alanı dışında göreli olarak, bunu da tahminlerimize yansıtmamız gerekti. Buradaki güncellemenin aslında para politikasındaki duruş değişikliğiyle kesinlikle alakası yok. Artık iyice ortaya çıkan birtakım katılıkların bizim para politikamızın nispeten dışında olması ve bunun bizim tarafımızdan çözülemeyecek olması nedeniyle bunu tahminlerimize yansıttık.”
‘VERİ ODAKLI GİDECEĞİZ’
Öte yandan Karahan, faizle ilgili karar alırken veri odaklı ilerlediklerini belirterek, “Veri odaklı gideceğiz. Şu anda şu kadar olacak, şu zaman olacak demek zor. Hele önümüzdeki sene için. Yani, oradaki veriler nasıl gelecek? Bunlara bağlı gerçekleşecek. Nasıl bugüne kadar gerektiğinde ilave sıkılaşma yaptıysak bundan sonra da, enflasyonu indirebilmek için, gereken adımları atacağız. Burada indirim döngüsü başlarsa hiçbir şekilde dezenflasyon sürecini sekteye uğratacak bir adım atmayacağız ya da Türk lirasına olan dönüşü sekteye uğratacak bir adım atmayacağız” diye konuştu.
‘KAPALI TOPLANTILARDA FARKLI ŞEY SÖYLEMİYORUZ’
ASGARİ ücretin tespitine ilişkin tartışmaların sorulması üzerine Karahan, yabancı ve yerli yatırımcılarla görüştüklerinde de iddia edildiği gibi kapalı kapılar ardında farklı şeyler söylemediklerini vurguladı. Karahan, kendilerinin karar verici olmadığını kaydetti. Enflasyonda etkili olan yönetilen-yönlendirilen fiyatlara ilişkin soruya da Karahan, bu hususlarda bugüne kadar eş güdüm içinde karar verildiğini, sürprize uğratan durumun olmadığını, 2025’ten başlayarak daha olumlu görünüm olacağını düşündüklerini anlattı.
ASGARİ ÜCRETLİ İÇİN ‘İLERİYE DÖNÜK ENDEKS’ ÖNERİSİ
MB Başkan Yardımcısı Cevdet Akçay da asgari ücret artışı ile ilgili şunları söyledi: “Bir noktada ileriye dönük endekslemeye geçmek zorundayız. Geriye dönük endekslemeler sürekli kendi kendini yaratan süreç doğuruyor. İleriye dönük endeksleme hem kamuda hem özel sektörde devreye girmek zorunda. Konjonktürün bunun için uygun bir dönem olduğu kanaatindeyim. Bu dönemde başlatabilirsek asgari ücretli, düşük vasıflı çalışan ücretlerinin dağılımında darbe yemediği bir dönem olma şansı var. Eğer karar alıcılar başlatabilirse iyi olacağı kanaatindeyim.”