DYP Genel Başkanı Tansu Çiller, Anayasa Mahkemesi`nin, Anayasa değişikliği teklifi konusundaki açıklamasına ilişkin olarak, haftalardır demokrasi diye ortalığı ayağa kaldıran iktidarın, bu açıklama karşısında bir kez daha araziye uyum sağladığını söyledi. Çiller, partisinin grup toplantısında yaptığı konuşmada, demokrasi standardı yüksek ülkelerde kuvvetler ayrılığı ilkesi geçerli olduğu için böyle şeyler olmadığını, yasama ve yargının birbirlerinin yetkilerine karışmadıklarını anlattı. Çiller, Böyle ülkelerde, hükümetler kendilerini bunca sıkıntı içinde ayakta tutabilmek için, konjonktürel intikam alma peşinde, milletin önüne, sandığa gitmemek için rüşvet dağıtarak Anayasa değişikliğine girişmezler dedi. Anayasa değişikliği teklifinde intikam yasası olarak algılanabilecek bir üslup bulunduğunu savunan Çiller, tekliften siyasi rüşvet olarak nitelenebilecek pazarlık kokuları geldiğini öne sürdü. Çiller, Cumhurbaşkanı`nın görev süresi konusunda 5 artı 5 formülünden yana olduklarını, siyasi partilerin kolayca kapatılmaması gerektiğini, ancak Anayasa değişikliğinin böyle parça parça değil, topyekün olarak ele alınması gerektiğini söyledi. Çiller, Anayasa değişikliğinin daha önce komisyonda üzerinde uzlaşmaya varılan 30`a yakın maddenin tümü getirilerek ciddi bir çalışmayla gerçekleştirilmesi gerektiğini belirtti.
-İÇTÜZÜK DEĞİŞİKLİĞİNE KARŞIYIZ-
DYP Genel Başkanı Çiller, demokrasinin, bu hükümetin eliyle bu meclisin çatısı altında tahrip olduğunu da savunarak, Demokrasinin daha fazla tahrip edilmesinin önüne set çekmek durumundayız. Muhalefetin sesini kısmaya yönelik İçtüzük değişikliğinin karşısındayız. Milletvekillerimiz bu konuda Meclis`te ciddi bir muhalefet örneği verecektir. Muhalefeti susturursanız, demokrasiyi susturursunuz. Bu konudaki girişimi şiddetle kınıyoruz diye konuştu.
DYP Genel Başkanı Tansu Çiller, Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Cumhur Ersümer hakkındaki gensoru önergesinin TBMM Genel Kurulu`nda reddedildiğini hatırlatarak, "Gensoru reddedildi ama kamuoyu vicdanında mahkum olmuşlardır" dedi. Çiller," Gensoru görüşmelerinde Başbakan Bülent Ecevit, hükümet olarak Mesut Yılmaz`a, Yılmaz, Enerji Bakanı`na, MHP de herkese kefil oldu. Dün ortaya çıkan resim siyasi kefalet değil, suç ortaklığıdır" diye konuştu. Çiller, partisinin grup toplantısında yaptığı konuşmada, "Beyaz Enerji" operasyonu konusunda, iktidarın bir kanadının sorunu "sivil-asker konumuna sürüklemeye çalıştığını, medyanın komplo içinde olduğunu öne sürdüğünü, Anadolu Ajansı`nın yasadışı hareketinden dolayı meselenin bu hale geldiğini iddia etme sorumsuzluğunu gösterdiğini" savundu. Çiller, "Kısaca etrafta parazit yaparak meselenin özünü milletin gözünden kaçırmaya çalıştılar" dedi. Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Ersümer`in soruşturmanın selameti açısından, siyasi sorumluluk gereği istifa etmesi zorunluluğuna işaret eden Çiller, "siyasi sonuç doğurması için ille de bakana kalepçe mi takılması lazım?" diye sordu. İktidar ortaklarının gensoru görüşmelerinde birbirlerini "aklama-paklama" operasyonuna giriştiklerini savunan Çiller, "(Çamur üstünde oturmam) diyenler dün çamurda boğulmuşlardır. Gensoru Genel Kurul`da reddedilmiştir ama parmak çoğunluğuyla reddedilen bu konuda, kamu vicdanında mahkum olmuşlardır" diye konuştu. Çiller, Mavi Akım Projesi`ni eleştirirken de, 52 milyon dolarlık avansın durum dururken niye verildiğini sordu. Çiller, "Yılmaz ve ailesinin yerli-yabancı şirketlerle ilişkilerinin incelenmesinin zorunluluğu bulunduğunu" söyledi. Çıkarılan Af Yasası sonrasında toplumda işlenen suç sayısının arttığını da kaydeden Çiller, af mağdurlarının Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi`ne başvurması sonucu devletin tazminat ödemesinin gündeme gelebileceğini, bu tazminatların yükünün milletin sırtına yüklenmemesi gerektiğini kaydetti.
-"HASMANE TUTUM"-
DYP Genel Başkanı Çiller, Fransa Parlamentosu`nun sözde Ermeni soykırımı iddialarına ilişkin yasayı kabul etmesini "hasmane bir tutum" olarak niteledi. Fransa`nın, Cezayir`de gerçekleştirdiği soykırım konusunda "tarihi olayların tarihin yargılamasına bırakılması gerektiği" görüşünü savunduğunu hatırlatan Çiller, "Fransa, kendi parlamentosunu bir başka ülkenin tarihini yargılamak için hangi hakla kullanabilir?" sorusunu yöneltti. Çiller, Fransızlara hitaben, "elinizdeki Cezayirli Müslüman kanını ne zaman yıkadınız? Sömürgelerinizdeki insanları kobay olarak kullananlar siz değil misiniz?" diye konuştu. Osmanlı döneminde Ermenileri silahlandırarak Ermeni devleti kurdurmak hayaliyle ayaklandıranların Fransızlar olduğunu ifade eden Çiller, "1915`in arkasındaki gerçek sorumlular Fransızlardır. Fransa`nın hem Ermenilere, hem Türklere özür borcu vardır. Fransa Parlamentosu`nda alınan karar, suçluluk duygusunun ifadesinden başka birşey değildir" dedi. Çiller, Azerbaycan Cumhurbaşkanı Haydar Aliyev`in, bu konuda "kraldan çok kralcı olamayız" sözlerini de "vahim bir gelişme" olarak niteledi.