Başbakan Yardımcısı Mehmet Şimşek, CHP Niğde Milletvekili Ömer Fethi Gürer'in, oluşumunda bir yılını dolduran ve kamu varlıklarında değer artışı sağlaması amacıyla kurulan Türkiye Varlık Fonu'yla ilgili soru önergesini yanıtladı.
Türkiye Varlık Fonu'nun ilk yılını kuruluş ve yapılanma faaliyetiyle geçirdiğini, henüz gelir artırıcı ve azaltıcı faaliyette bulunmadığını belirten Şimşek, "Varlık Fonu'nun, Türkiye'nin büyümesine on yıl içinde yıllık yüzde 1.5 oranında ilave katkı sağlaması öngörülmektedir" dedi.
"VARLIK DEĞERLERİ KAMUOYUYLA PAYLAŞILACAK"
Şimşek, Türkiye Varlık Fonu'na devredilen varlıkların, kurum ve taşınmazların değerleme ve denetimlerinin halen devam ettiğini ve söz konusu varlık değerlerinin şeffaflık ilkesi çerçevesinde kamuoyu ile paylaşılacağını ifade etti.
"ŞİRKETLERİN DENETİMLERİ DEVAM EDİYOR"
Şimşek, "Türkiye Varlık Fonu'na devredilmiş varlık ve şirketlerin denetimlerine mevzuata göre Sayıştay, BDDK ve SPK tarafından aynı şekilde devam edilmektedir. Türkiye Varlık Fonu bünyesindeki ÇAYKUR, Milli Piyango ve KİT'lerin Sayıştay denetimine tabi olduğu gerçeği ile bu kurumlarda denetimlere Sayıştay tarafından devam edilmektedir. Ayrıca, halka açık varlık ve kurumlar, KAP'a tüm verilerini açıklamakta ve bağımsız denetimlerini yaptırmaktadır" dedi.
"YILLIK FAALİYET RAPORU AÇIKLANACAK"
Türkiye Varlık Fonu'nun yıllık mali tabloları ile faaliyetlerinin bağımsız denetime tabi olduğunu kaybeden Başbakan Yardımcısı Şimşek, 2017 yılı bağımsız denetim çalışmaları tamamlandığında yıllık faaliyet raporunun kamuoyu ile paylaşılacağını açıkladı.
6012 sayılı Türk Ticaret Kanunu'nun 399. maddesi gereğince bağımsız denetçinin şirket genel kurulunca seçildiğine işaret eden Şimşek, denetçinin, görevini yerine getireceği faaliyet dönemi bitmeden seçilmesi gerektiğini vurguladı. 2017 yılı mali faaliyet dönemi bitmeden şirket genel kurulunca bağımsız denetçi seçimi yapılacağını belirten Şimşek, denetçi seçimi ile eş zamanlı olarak, genel kurulca ücret belirleneceğini vurguladı.
"BÜYÜMEYE YILLIK YÜZDE 1,5 KATKI SAĞLAYACAK"
Şimşek, "Türkiye Varlık Fonu, Türkiye'nin önemli kamu varlıklarında değer artışı sağlayarak ekonomik büyümeye katkı sağlamak amacıyla kurulmuştur. Bu kapsamda stratejik önemi olan sektörlerin gelişmesine öncelik verilecek, sermaye piyasalarının büyümesini ve derinleşmesini destekleyecektir. Türkiye Varlık Fonu, stratejik öneme sahip projelere destek olarak, yeni yatırımcıların ilgisini Türkiye'ye çekmek için faaliyetler yapacak ve Türkiye'nin küresel bir oyuncu olma misyonuna destek verecektir. Bu kapsamda olmak ve 6741 sayılı kanun tasarısının gerekçesinde de belirtildiği üzere, Varlık Fonu'nun Türkiye'nin büyüme oranına gelecek on yıl içinde yıllık yüzde 1,5 oranında ilave artış sağlayacağı öngörülmektedir" dedi.
"BÜROKRATİK KISITLAMALARA BAĞLI OLMADAN DOĞRUDAN YATIRIM HEDEFLENİYOR"
Başbakan Yardımcısı Şimşek, Türkiye Varlık Fonu'nun dünyadaki başarılı Ulusal Varlık Fonları esas alınarak yapılandırılacağını ifade ederek, "Bu çerçevede, büyüme oranına ilave artış sağlanması, sermaye piyasalarının büyüme ve derinleşmesinin hızlandırılması, İslami finansman varlıklarının kullanımının yaygınlaştırılması, yapılacak yatırımlarla yaklaşık yüz binlerce kişilik ek istihdam sağlanması, savunma, havacılık ve yazılım gibi teknoloji yoğun stratejik sektördeki yerli şirketlerin sermaye ve proje bazında desteklenmesi, küresel oyuncu olmalarının sağlanması, otoyollar, Kanal İstanbul, üçüncü köprü ve havalimanı, nükleer santral gibi büyük altyapı projelerine kamu kesimi borcu arttırılmadan finansman sağlanması, katılım finansmanı sektör payının artırılması, arz güvenliğini sağlamak üzere, Türkiye için önem taşıyan doğalgaz ve petrol gibi yurt dışındaki stratejik sektörlere yasal ve bürokratik kısıtlamalara bağlı olmadan doğrudan yatırım yapılabilmesi hedeflenmektedir" ifadelerini kullandı.
"46 TAŞINMAZ VARLIK FONUNA DEVREDİLDİ"
Mehmet Şimşek, "19 Ağustos 2016 tarihli ve 6741 sayılı Kanunun 4'üncü maddesine istinaden 24 Ocak 2017 tarih ve 2017/9756 sayılı Bakanlar Kurulu Kararı ile ilgili kararnamenin ekinde yer alan 46 adet taşınmaz Türkiye Varlık Fonu'na devredilmiştir. Türkiye Varlık Fonu, 6741 sayılı Kanunun 3. maddesinin (2) numaralı bendi hükmü gereğince Bakanlar Kurulu tarafından onaylanacak stratejik yatırım planı çerçevesinde Türkiye Varlık Fonu bünyesinde yer alan ve alacak olan taşınmazları en etkin ve verimli şekilde yöneterek ülke ekonomisine katkı sağlamayı hedeflemektedir" açıklamasında bulundu.
"FONUN MAL VARLIĞI GÜVENCE ALTINDA"
Şimşek, bu fonun, ekonominin yapısal sorunlarını aşmasında katkı sağlamasının yanı sıra, dış politikanın önemli bir enstrümanı olarak Türkiye'nin uluslararası arenada daha fazla söz sahibi olmasına da katkı sağlayacağını ifade ederek, "6741 Sayılı Kanunla Türkiye Varlık Fonu'nun mal varlığı güvence altına alınmış, Türkiye Varlık Fonu'nun mal varlığı Türkiye Varlık Fonu Yönetimi AŞ'nin mal varlığından ayrılmıştır" diye konuştu.
"HARCAMA YAPILMADI"
Türkiye Varlık Fonu ilk yılını kuruluş ve yapılanma faaliyetleri ile geçirdiğinden, 2017 itibariyle, Türkiye Varlık Fonu üzerinde gelir artırıcı ya da azaltıcı bir faaliyette bulunulmadığını açıklayan Şimşek, bu nedenle hiçbir harcama yapılmadığını belirterek, herhangi bir reklam harcamasının da yapılmadığını açıkladı.
"GÖREVE BAŞLAMIŞ ÜST DÜZEY YÖNETİCİ YOK"
Şimşek, "6741 sayılı kanunun 5'inci maddesinin son cümlesinde Türkiye Varlık Fonu'nun tescil işlemleri ile sınırlı olmak üzere tüzel kişiliğe haiz addolunduğu düzenlenmiştir. Dolayısıyla Türkiye Varlık Fonu'nun tescil işlemleri haricinde tüzel kişiliği bulunmamaktadır. Bu sebep ile bünyesinde çalışan personel bulunmamaktadır" şeklinde konuştu.
2016 yılı Kasım ayında Yönetim Kurulu Başkanı ve Genel Müdürün, Ocak 2017 tarihi itibariyle de Yönetim Kurulu üyelerinin atamasının gerçekleştiği Türkiye Varlık Fonu Yönetimi AŞ'de ise, 10 Kasım 2017 tarihi itibari ile 10 beyaz yakalı çalışan bulunduğunu anlatan Başbakan Yardımcısı Mehmet Şimşek, güvenlik, temizlik, ikram görevlisi ve şoför pozisyonlarında ise taşeron olarak 8 kişinin görev yaptığını bildirdi.
Şimşek ayrıca, "Türkiye Varlık Fonu Yönetimi AŞ'de kuruluş ve şirket organizasyon çalışmaları halen devam etmekte olup, 10 Kasım 2017 tarihi itibari ile göreve başlamış üst düzey yönetici bulunmamaktadır" bilgisini verdi.