Tarım Bakanı Hüsnü Yusuf Gökalp, IMF`yle imzalanan stand-by anlaşması ve Dünya Bankası`na verilen kalkınma mektubunda öngörülen Doğrudan Gelir Desteğinin Türkiye`yi bir felakete götüreceğini savunarak, Ekmeyin biçmeyin para verelim diyenlere sesleniyorum. Bu Türkiye`yi felakete götürür. Ekmeyene yanlış ekene nasıl para verilir dedi.
Gökalp, Tarım Bakanlığı`nca düzenlenen tarımın Yeniden Yapılandırmasında Toprak Muhafaza ve Sulama Politikaları koulu sempozyumun açılış konuşmasını yaptı: Doğrudan Gelir Desteği`nin, tapu sahibine değil de, köyde oturup o işi yapana, toprağı-suyu kullanana verilmesi gerektiğini belirten Gökalp, Aksi takdirde Kızılay`a insanları toplayıp tapu dağıtmak durumunda kalırız dedi.
Tarım Bakanlığı`nın yeniden yapılandırma çalışmalarına IMF ile başlamadığını söyleyen Gökalp, eski Bakanların da reform eksikliği hissederek çalışma başlattıklarını söyledi. Tarım Hizmetlerinin Düzenlenmesi Yasası, Toprak Kanunu Tasarısı ve su Kanu`nun çıkarılması gerektiğini söyleyen Bakan Gökalp, Türkiye`de bir tarım kanunu yok. Avrupa`daki yasaların çoğu tarımla ilgilidir. Tarım Hizmetlerinin Düzenlenmesi Yasası hazırlanırken iktidar ve muhalefet partileri destek vermiştir. Bu yasa bir an önce meclise gönderilmelidir. Hatalar varsa, eksiklik varsa, yanlışlık varsa bunlar düzeltilir diye konuştu.
Tarımda parçalılık var
Tarım bakanlığı`nın yetkisi olmayan bir bakanlık olduğunu, tarımda parçalanmışlık bulunduğunu ifade eden Gökalp, Gübre kullanımında bile Tarım Bakanlığı`nın yetkisi yok. Tarım Bakanlığı GAP idaresinde yer almıyor. Ama bakanlık gariban köylünün ağlama duvarıdır dedi.
Alternatif ürün projelerinde Tarım Bakanlığı`nın uygulayıcı bir bakanlık olduğunu söyleyen Gökalp, Parayı versinler uygulayalım. Para vermeden proje olmaz dedi. Plansız sanayileşme ve çarpık kentleşme nedeniyle tarım alanlarının amaç dışı kullanıldığını söyleyen Gökalp, özellikle Trakya, Çukurova, Bursa, Kocaeli, ADapazarı, Gediz Menemen, Salihli, Kemalpaşa, Tarsus ve Düzce gibi verimli tarım arazilerinin bulunduğu bölgelerde tarım dışı kullanımının arttığını kaydetti. Türkiye`nin tarıma açılabilecek toprağık almadığını belirten Gökalp, son tespitlerin, ülkenin toprak rezervi kalmamış 19 ülkeden biri olduğunu gösterdiğini söyledi. Gökalp, toprakların daha iyi korunması, geliştirilmesi ve daha verimli kullanılması için alınması gereken tedbirleri şöyle sıraladı:
Toprak Kanunu Tasarısının kanunlaşması, yetki yasası ve hizmette dağınıklığın ortadan kaldırıması amacıyla tarım kanunun çıkarılması, toprak erezyonunu önleyici, toprak ve su dengesinin kurulması ve korunmasınıs ağlayıcı önlemlerin alınması, toprak kaynaklarının araştırılması ve geliştirilmesine yönelik araştırma ve geliştirme projelerine daha fazla kaynak ayrılması, tarımsal üretim planlamasının yapılması, tarımsal alanların amaç dışı kullanımını önlemek amacıyla; sulanan alanlarda 1-2 ve 3`üncü sınıf, kuru tarım alanlarında ise; 1 ve 2`nci sınıf arazilerin tarımsal SİT alanı olarak ilan edilmesi.
Gökalp, gazetecilerin sorularını da yanıtladı. Gökalp, Türkiye`nin 4 yıllık bir kuraklık periyodu olduğunu belirterek, bunun önüne geçilmesi için kısa ve orta dönemde tedbirler alınması gerektiğini söyledi. Mevcut kaynakların daha işlevsel ve ekonomik olarak kullanılması gerektiğini söyleyen gökalp, orta dönemli tedbirlerin su kaynakları kıt olan ülkelerde kullanıldığını, bunun için finansmana ihtiyaç olduğunu kaydetti. Tarım Bakanlığı`nın uygulayıcı Bakanlık olduğunu ifade eden Gökalp, 580 milyon
dolar kaynağa ihtiyaçları olduğunu söyledi.
Buffalo operasyonu kapsamında gözaltına alınan bürokratların bilgilerine başvurulmak için alındıklarını söyleyen Gökalp, 1999 Kasım ayında Bakanlar Kurulu`ndan çıkan kararla et kaçakçığını bitirdiklerini iddia etti.