‘Balık tutmayı değil doğru avlanmayı öğret’

Konfüçyüs gelmiş geçmiş en meşhur öğretmen. Çok önemli bir sözü var; “Bir insana iyilik yapmak istiyorsan ona balık verme, balık tutmayı öğret” diyor. Bunu söylediğinde takvimler tahminlere göre MÖ 470’leri gösteriyor. Yani bu cümle yaklaşık 2 bin 500 yıldır sosyal felsefeye yön veriyor diyebiliriz. Ama artık dünya bambaşka bir yere gidiyor. Artık işi alışılagelmiş yöntemlerle öğretmek sürdürülebilir dünyaya hizmet etmiyor ne yazık ki... Balıkçılık da bunlardan biri. Geleneksel ticari balıkçılık birçok uzmana göre ‘vahşi balıkçılık’ olarak adlandırılabilir. Denizleri geri döndürülemez biçimde yok eden bir ticaret bu. Dönüşmesi gerek. Dönüşümün anahtarı ise davranış değişikliği.

 

KOLAY DEĞİL

Dünyada yaklaşık 60 milyon insanın geçim ve birincil protein kaynağı olan ticari balıkçılık alanında davranış değişikliği yaratmak hiç de kolay değil. Sarsıcı girişimler gerek. Geçtiğimiz günlerde CarrefourSA’nın ‘Hayalet Ağlar’ projesini gördüğümde aklımdan bu geçti. Gerçekten göreni düşündüren, rahatsız eden, çok etkileyici bir iş çıkmış ortaya.

‘HEDEF DOĞRU BALIKÇILIK’

‘Hayalet Ağ’ tabiri tahmin edileceği üzere balıkçılık sırasında atılan ağların bir şekilde denizde kalması ve ‘avlanma’ya devam etmesi durumunda kullanılıyor. Bu su altı ekosistemine oldukça zarar veren bir durum. Denizde unutulan, yırtılan, takılan ağlar masum değil.

CarrefourSA ise, marketlerinde sağlıklı balıkla müşterilerini buluşturma iddiası olan bir perakende şirketi. Sağlıklı balık, sağlıklı deniz ekosisteminde olur diyerek çok doğru bir noktadan ‘Hayalet Ağlar’ projesini ortaya çıkarmışlar. Adresleri ise cennet gibi bir balıkçı köyü. Balıkesir’in Erdek ilçesine bağlı Ocaklar köyünde çarpıcı bir farkındalık projesi hayata geçirmişler gerçekten. Çünkü bu hayalet ağlar uzmanlara göre Ocaklar gibi balıkçı köylerini ileride ‘hayalet köy’lere dönüştürme riski taşıyor.

Nasıl yürütüldü “Hayalet Ağlar” projesi? CarrefourSA, denizlerden bu görünmez ağları topladı önce. Ve onlarla bir gecede Ocaklar köyünü kapladı. Ağlar altında kaldı köy. O kadar etkileyici ve sarsıcı bir tablo ki, bir film sahnesi gibi. Ocaklar köyündeki enstalasyon tam da hedeflediği gibi ‘bir ağdan ne olur ki’ sorusunun yanıtını verdi. CarrefourSA CEO’su Kutay Kartallıoğlu, projeyle amaçlarının hayalet ağların yalnızca deniz yaşamını değil, balıkçılıkla geçimini sağlayan insanları da nasıl etkileyebileceğini güçlü bir görsellikle anlatmak olduğunu söylüyor. Ekip olarak “Bu proje sadece bir uyarı değil, aynı zamanda bir çağrıydı, ‘hâlâ şansımız var, denizlerimizi ve geçimini denizden sağlayanları koruyabiliriz’ mesajı vermek istediklerini belirtiyor.

Ve diyor ki; “Bugün CarrefourSA olarak müşterilerimize doğru balığı ulaştırıyoruz. Ama doğru balığı gelecek nesillere ulaştırmak da hepimizin sorumluluğu. Bunun yolu da ‘doğru balıkçılık’ anlayışını benimsemekten geçiyor. Sürdürülebilir deniz kaynaklarına yönelik yatırımlarımızla, sadece denizleri temiz tutmanın değil, aynı zamanda ekosistemi korumanın bir zorunluluk olduğunu vurguluyoruz. Ocaklar köyünde gerçekleştirdiğimiz ‘Hayalet Ağlar’ projesiyle de denizlerin yalnızca ekonomik bir kaynak değil, hayatın sürdürülebilirliği için vazgeçilmez olduğunu göstermeyi amaçlıyoruz.”

Kartallıoğlu’nun verdiği bilgilere göre proje kapsamında köydeki küçük ölçekli kıyı balıkçılığıyla uğraşan insanlara eğitimler düzenleniyor. Bu eğitimlerin Ocaklar ile sınırlı kalmaması için de ‘hayaletaglar.carrefoursa.com‘a yüklenerek Türkiye genelindeki balıkçılara da fayda sağlamayı hedeflediklerini anlatıyor Kartallıoğlu.

�

BULGARI’DEN MÜCEVHER OKULU

Bulgarı, dünyaca ünlü tasarım şirketlerinden biri. İtalya Valenza’daki Manifattura üretim tesisleri herkesin ilgisini çekiyor. Tesisin açılışında şirket önemli bir sosyal sorumluluk işini de duyurdu. Scuola Bulgari adındaki mücevher okulunun açıldığı belirtildi.

Şirket amacının markanın Made in Italy ruhunu ve Valenza’nın köklü kuyumculuk geleneğini yaşatma konusundaki kararlılığını bir kez daha pekiştirmek olduğunun altını çiziyor.