Paylaş
ABD ve Fed ne durumda?
Mart 2022 döneminde faiz artırım sürecine başlayan Fed ardı ardına yaptığı güçlü faiz artırımları neticesinde faizi yüzde 4 seviyesine kadar çıkardı. Fed aynı zamanda aylık 95 milyar dolar tutarında bilanço daraltmaya da devam ediyor. Tabii Fed’in bu şekilde sıkılaşmasının en büyük nedeni yüksek enflasyon.
Mevcut durumda manşet enflasyon yüzde 7.7, çekirdek enflasyon ise yüzde 6.3 seviyelerinde seyrediyor. Ekim ayına ait olan bu oranlar piyasa beklentilerinin altında kalınca piyasalar Fed daha yavaş faiz artıracak beklentisiyle birlikte pozitif bir fiyatlama yaptı.
Şöyle arkamıza yaslanıp duruma baktığımızda, Fed Başkanı Powell’in ‘’Enflasyon yüzde 2’ye düşene kadar sıkılaşacağız’’ açıklamasını hatırlamamız gerekiyor. Tabii ki Fed zaten her toplantıda 75 baz puan (bps) artırım yapmayacak fakat sıkılaşma devam edecek. Bu nedenle faiz artırımlarının hızı düşük olsa da gelecek yıl da devam edeceğini faiz oranının yüzde 5.25 – yüzde 5.50’lere çıkacağını düşünüyorum. Faiz artırımları sonlansa da mevcut yüksek oranların, artırımlar bittikten sonra en az iki çeyrek daha masada kalacağını düşünüyorum.
Avrupa ve ECB ne durumda?
Avrupa’da işler yolunda gitmiyor. Mevcut durumda Avrupa ülkeleri hem yüksek enflasyon hem de resesyon tehlikesiyle karşı karşıya... Bu iki sıkıntılı durumun arasında kalan ECB (Avrupa Merkez Bankası) ise, sıkılaşmak ile sıkılaşmamak arasında karar vermeye çalışıyor. Faizleri Fed gibi artırsalar ekonomiler iyice kötüleşecek. Faizleri artırmasalar enflasyon problemi daha yüksek seviyeye çıkacak. Açıkçası ECB’nin atacağı her adım ve vereceği her karar bazı yönlerden sorun oluşturacaktır.
Avrupa’da gelecek çeyreklerde ekonomik aktivitelerdeki yavaşlamadan dolayı çeyrek bazda daralmalar yaşanabilir. Burada bir resesyon ihtimalini de göz ardı etmemek gerekiyor. ECB tarafında, biraz mecburiyetten faiz artırım sürecini devam edeceğini düşünüyorum. Fakat gelecek aylara yönelik güçlü bir sıkılaşma sinyali beklemiyorum. Ne şiş yansın ne kebap politikaları devam edecektir.
Dolar endeksi tekrar yükselişe geçer mi?
Bu yılın başlarında 94 civarından işlem gören dolar endeksi, eylül ayı sonunda 114 seviyelerini test ettikten sonra kademeli şekilde gevşedi. Son gelen enflasyon verilerinin ardından bu gevşeme hızlandı. Burada düşüşlerin biraz aşırıya kaçtığını yine de bunun teknik bir düzeltme olduğunu düşünüyorum. Mevcut durumda dolar endeksi için 104.80 bölgesi kritik destek olarak izlenmelidir. Bu bölge üzerinde dolar endeksinin yeniden güçlenebileceğini düşünüyorum. Yukarıda 109.50 - 110.00 bölgesi ise güçlü direnç olacaktır.
Ons altında 1810 dolar kritik eşik…
Kasım ayı başında 1615 dolar seviyelerinden işlem gören ons altın, ABD’de enflasyonun beklenti altında kalmasının da etkisiyle 1780 dolar seviyelerine kadar yükseldi. Burada 1810 dolar seviyesi önemli direnç bölgesi olarak izlenmelidir. Bu bölge altında, ons altın için aşağı yönde düzeltme olacağını düşünüyorum. Geri çekilmelerde ise, 1730 dolar seviyesi kısa süreli tampon görevi görebilir.
DolarTL’de yataylık ne zaman geçer?
Dünya genelinde pozitif veya negatif gelişmeler ile birlikte oynaklık yaşansa da dolar kuru bu durumdan son iki aydır hiçbir şekilde etkilenmiyor. Serbest piyasa dinamiklerinin bu aşamada bozulduğunu görmekteyiz. Fundamental olarak yurtiçinde yüksek enflasyon beklentilerinin yanı sıra TCMB’nin politika faizini tek haneye indirecek olması, TL için genel görünümde kırılganlık yaratmaya devam edebilir. Fakat, fiyat olarak iki aydır devam eden yataylığın ne zaman sona ereceğini kestirmek de mümkün değil. Yine de dolar kuru için yukarı yönde potansiyelin sürdüğünü söylememiz gerekiyor.
Piyasa raporlarımızı https://www.basturkdanismanlik.com/ adresinden takip edebilirsiniz.
Paylaş