Paylaş
Bu nokta piyasa için de ekonomi için de önemliydi.
2015 benzeri veya ötesi bir kilitlenme yorgun düşen Türkiye ekonomisinin sendelemesine sebep olurdu.
O zaman düğün bayram mı ?
Kesinlikle değil.
Zaten seçim sonrası ilk iki işlem gününde piyasa fiyatlamalarına bakarsanız aşılması gereken yeni engeller olduğu çok açık.
Bu engel yabancı kuşatması veya operasyonu değil.
Öyle olsa Mayısta Türkiye’nin 300 baz puan faiz artırımı yaptığı gün doları birileri beş liraya çeker, toplum moral olarak dibe vururdu.
Yabancı ekmeğinin peşinde.
İnanırsa yatırım yapıyor, beğenmiyor güven duymuyorsa eldekileri satıyor.
Beğendiği yere gitsin o zaman deme lüksümüz de yok.
Gerek özel sektöre gerek kamuya borç verdikleri kaynaklar da onlar adına birer yatırım.
Yüksek cari açık ve var olan dış borç bizim adımıza bu ticaretin sürmesini zorunlu kılıyor.
Dün borsa güne yüzde 4 yukarıda başlayıp günü yüzde 2 kayıp ile noktaladı.
Döviz kurları önce düştüyse de kapanışta geçen haftaki seviyeye geri döndü.
En ağır tahribat ise tahvil piyasamızda gerçekleşti.
10 yıl vadeli tahvil faizimiz iki günde 100 baz yükseldi.
YABANCI NEDEN ENDİŞE EDİYOR ?
Ekonomi yönetiminin kimlerden oluşacağını ve nasıl bir ekonomi politikası uygulanacağını merak ediyor resesyona neden olabilecek politikalardan endişe duyuyorlar.
İhtiyaç Türkiye’nin ileride hızlı büyümeye devam edebilmesi için kısa vadede durgunluğu göze alması
Ne oluyor hızlı büyüyünce ?
Bir kere büyüme kamu desteği ile gerçekleştiği için devamlılığını sağlamak güç.
Bir nevi hormon ilacı gibi. Zorunlu haller dışında uygulanması sakıncalı.
Ama Avrupa ve ABD de yaptı biz neden yapmayalım diye itiraz edenler olabilir.
İki yıldır biz de uyguluyoruz. Devam edersek ekonomi bağışıklık kazanır.
Bağışıklık kazanırsa ilacın etkinliği ortadan kalkar.
İkincisi yükselen cari açığı düşüremeyiz.
Güven tamirini sağlamadan yabancı sermaye girişini kuvvetlendirmeden cari açığın yükselmesini göze alırsak kan deveranının sekteye uğraması riski ile karşılaşırız.
Başka bir deyişle gaza basalım dersek makul bir durgunluk yerine sert bir resesyon ile karşılaşabilir dimyata pirince giderken eldeki bulgurdan olabiliriz.
Önce kan değerlerimizi düzeltmeli sonra koşmalı yani hızlı büyümeliyiz.
NE OLACAK ?
Ben çok kısa bir süre içinde Ankara’nın bu gereksinimleri karşılayacak bir ekonomi politikasını açıklaması ve kaptan köşkü için de bilinen & güven veren bir sürücüyü ( kuşkusuz ilk akla gelen isim Sayın Mehmet Şimşek ) tercih etmesi olasılığını yüksek buluyorum.
Kronikleşen güven kaybının bir çırpıda giderilmesi elbette mümkün değil.
Ancak bu değerli ve etki gösterecek bir başlangıç olur.
Doğru adımla başlayan bir dansta hedefe ulaşmak daha kolay.
Sizlerin haklı olarak cevap aradığınız ve bu köşede fikir görmek istediğiniz dolar borsa ne olur faizler daha da yükselir mi sorusunun yanıtı bu seçimde saklı.
Süreç öngördüğüm şekilde gelişirse borsa rotayı hızla 107.000 – 110.000 bandına çevirir.
Tahvil faizleri ve döviz kurları düşer.
Ekonomi 3-4 çeyrek düşük oranlı bir büyüme ile de olsa yoluna devam eder.
Yok Türkiye zor yolu seçer ve önceliği büyümeyi hızlandıracak maliye politikalarına ve gevşek para politikasına verirse var olan kaygılar pekişebilir ve piyasa bardağın boş tarafını fiyatlamayı sürdürebilir.
Bu yönde bir fiyatlama özel sektörün vadesi dolan dış borçlarını çevirirken zorlanmasına sebep olur.
Olasılığını son derece düşük bulduğum bu senaryoda borsada 80.000 ve dolarda 5,25 riski masaya gelir.
PUSULA – ABONELİK
Pusula Bigpara’da yayınlandığında haberdar olmak ve ücretsiz olarak tüm posta pusula gönderilerine yayınlandığı anda ulaşmak için abone olabilirsiniz http://pusulaninotesi.com/posta-pusula/
Paylaş