Paylaş
Borsanın bankalar özelinde yaralarını sardığı, doların sınırlı euronun daha hissedilir düzeyde bir geri çekilmeye imza attığı haftada en ağır darbeyi % 3,6 kayıp ile altın yaşadı.
Geçen haftaki pusulada FED faktörünün hangi takvim kesitinde ne ölçüde etkili olabileceğine ilişkin görüşlerimi paylaşmıştım. Bu değerlendirme geçerliliğini koruyor.
http://bigpara.hurriyet.com.tr/bigpara-uzmanlari/eral-karayazici/kabine-sonrasi-piyasalar_ID985677/
Bugün bir taraftan tüm finansal cephelere biraz daha yakından bakıp hangi seviyelerden tepki veya düzeltme gelebilir hangi fiyat düzeyi bir aşırılaşma ( aşılması güç ) adresi kabul edilebilir sorusuna,
Bir taraftan da ABD, Avrupa ve Rusya ile ilişkiler ekseninde dış politika önümüzdeki haftalarda ne tür eksen kaymalarına sahne olabilir ve bu piyasaları nasıl etkileyebilir sorusuna yanıt arayacağım.
FED Cephesi
FED başlığı piyasaları domine eden faktör olma gücünü arttırıyor. Gerek yetkililerden gelen açıklamalar gerek ekonomik aktivite verileri önümüzdeki üç toplantıdan (15 Haziran, 27 Temmuz ve 21 Eylül ) birinde ABD Merkez Bankasının faiz artırımına gitme olasılığının son derece yüksek olduğuna işaret ediyor.
Buna rağmen 2015 yılını hatırlatan bir toz bulutu yok. Dolar güçleniyor, gelişen ülkeler negatif ayrışıyor ama aktörler bunu bir panik atak malzemesi olarak görmüyor. FED sakin ve ölçülü biçimde fiyatlanıyor.
Önümüzdeki haftalarda bu ruh halinin değişeceğini sanmıyorum. Vaka ( faiz artırımı ) yaklaştıkça ve gerçekleşme olasılığı daha da yükseldikçe esintisi hissedilecek ama bir hortuma dönüşmeyeceğe benziyor.
Ben ABD Merkez Bankasının faiz artırım kararını 21 Eylül’de almasına % 68, 27 Temmuz’da almasına % 30 Haziran toplantısında almasına % 2 ihtimal veriyorum.
FED kararlarının tahrip gücünü yok etmek amacı ile bıktırmadan yap da kurtulalım dedirtmeden adım atmıyor.
Piyasaları bu noktaya getirdikten sonra attığı adımlar ise bırakın olumsuz etki göstermeyi rahatlamaya neden olup piyasalara pozitif yansıyor. ( 2014 başı varlık alımlarında kesintinin başlaması, Aralık 2015 ilk faiz artırımı )
Bu bakıma 15 Haziranda FED’in hamle yapması sürpriz olur. Aksine bu toplantıyı takiben piyasalarda yeniden FED sanıldığı kadar şahin değil değerlendirmelerine ve geçici rahatlamalara şahit olmamız mümkün.
Hafta boyunca ABD ekonomisinin performansına ilişkin son derece önemli veriler açıklanacak. Data setinin beklentileri aşması eyvah fed duygusunu perçinlerken beklenti altında kalması bir nefeslenme perdesine davetiye çıkaracak.
Özetle bir süre daha hemen her marketin ölçülü de kalsa FED faktörü ile yön bulmaya devam edeceği bir kesitin içindeyiz. Ne zamana kadar ?
Ne zamanki FED ‘in faiz artırımını gerçekleştirme olasılığının yükseldiğine işaret eden bir major haber veya faktör değişikliği fiyatlar üzerinde etkisiz kalır, habere rağmen dolar yükselemez patinaj yapar, gelişen ülkeler negatif ayrışmazsa işte o zaman FED fiyatların içinde ve piyasalar bu faktöre bağışıklık kazandı diyebiliriz.
Ancak henüz o noktada değiliz.
Kabine etkisi
Mehmet Şimşek’in güçlü bir profil ile kabinede yer alması büyük önem taşıyor. Sayın Şimşek kuşkusuz bir superman değil. Diğer yetkililerde dünyadan bihaber aktörler olarak görülmüyor.
Ancak geçen hafta da paylaştığım üzere piyasalar Mehmet Şimşek’in bilinen ve kredibıl olması nedeniyle ekonomi yönetiminde devam etmesini önemsiyordu.
Bu görevlendirme Ankara’nın da yeni ekonomi politikalarını devreye sokarken piyasalar ile sağlıklı iletişim içinde kalmaya ve algı yönetimine önem vermeye devam edeceğine işaret ediyor. Meselenin bu yönü orta vade adına pozitif.
Dış politikada dengeler değişiyor
Türkiye’nin dış ilişkilerinde önemli gelişmeler yaşanıyor. Her zaman olduğu gibi bu alanda tahminlerine çok güvendiğim yakın dostumu arayarak neler oluyor & olacak sordum. Yanıtları dahilinde de bu değişimin olası piyasa etkilerini öngörmeye çalıştım.
Suriye’de yaşananlar ABD ile ilişkilerin önümüzdeki haftalarda hızla gerilmesine neden olacağa benziyor. Almanya parlamentosu Perşembe günü sözde ermeni soykırımını tanırsa AB ile olan ilişkilerinde ciddi bir sarsıntıya uğraması muhtemel.
Yine Perşembe günü kefalet duruşması gerçekleştirilecek Reza Zarrab davası da pek çok spekülasyona konu olarak gerek hisse senedi bazında gerek ise limitli kalmakla birlikte yurtiçi piyasaların geneli üzerinde etkilerini gördüğümüz ve görmeye devam edebileceğimiz diğer bir başlık.
Son olarak da dün Putin’den gelen ılımlı mesajlar var. Rusya Türkiye’ye zeytin dalı uzatmıyor. Ama açıkça haydi Türkiye sen bir zeytin dalı uzat bu işi tatlıya bağlayalım tadında bir duruş ortaya koyuyor.
Kuzey Suriye’deki gelişmeler göz önüne alınırsa Türkiye yüksek olasılıkla bu fırsatı kullanacak ve ABD’ye karşı pazarlık gücünü arttırmak ve Suriye’de etkinliğini arttırmak amacı ile Rusya ile ilişkilerini düzeltecek adımları çok yakın zamanda atacaktır.
Bu parçaları bir araya getirirsek önümüzdeki haftalarda Rusya ile ilişkilerin hızla düzelmesi ABD ile ( ve Almanya’ya bağlı olarak Avrupa ile de ) geçici ama güçlü bir gerilimin yaşanması muhtemel görünüyor.
Bu karmaşık bulmacanın net piyasa etkisi ne olur öngörmek kolay değil. Ancak en azından batı ile geçici de olsa bozulacak Rusya ile düzelecek ilişkilerin yurtiçi piyasalar üzerinde birbirini dengeleyici etki göstermesini,
Hatta ABD ile gerilim görece düşük desibelde kalır ve Almanya Ermeni tasarısını kabul etmezse piyasalarda bardağın dolu tarafının baskınlık kazanmasını bekleyebiliriz.
Altın Cephesi
Fed faiz arttıracak beklentisi ile satış baskısı altında kalan altın üst üste dördüncü haftada da değer kaybedip 2016 priminin 1/3’ünü geri vererek TL bazında 115 dolar bazında 1212 düzeyine geriledi.
Ons bazında 1180 dolar civarı ve gram fiyat bazında da 113 TL taban adresi olamasa da sarı fırtınada ( gram fiyatta 117 TL ile limitli ) pekala bir tepki yükselişine zemin oluşturabilir. Ancak bunun gerçekleşmesi için hafta içinde açıklanacak ABD verilerinin en azından beklentilerin çok üzerinde gerçekleşmemesine ihtiyaç var.
Peki sarı fırtınada taban adresi neresi olabilir ? Açıkçası önümüzdeki 2-3 aylık perdede gram fiyatta 105-107 TL, ons altında 1080-1090 bandının alıcıları teşvik edip ibreyi yukarı çevirebilecek bir sıçrama tahtası olabileceği görüşündeyim.
Borsa İstanbul
BIST geçen hafta kaydettiği % 2,2 ‘lik artışa karşın Mayıs bütününde % 8,5 değer kaybetti. Ancak bu yolculukta yalnız değil.
Yılın ilk dört ayında gelişmiş ülke borsaları dayak yerken BIST ile birlikte pozitif ayrışan gelişen ülke borsalarının çoğu benzer şekilde mayıs ayında negatif ayrışarak değer kaybettiler.
FED yılın ilk faiz artırımını gerçekleştirene veya piyasa bu faktöre bağışıklık kazanana kadar ana iklim bu grubun negatif ayrıştığı gelişmiş ülke borsalarının da pozitif ayrışmayı sürdürdüğü bir seyre sahne olmaya aday görünüyor.
Ancak kısa vadede Dow Jones özelinde 18.750 Dax özelinde 10.650 puana kadar sürebilecek pozitif eğilim gelişen ülke borsalarına da göreli iskontonun artması kanalı ile bir avantaj sağlayarak en azından düşüş hızlarını yumuşatıcı bir paraşüt yaratma potansiyeli taşıyor.
Peki BIST bu hafta ne olur ? Bu soruya üretebileceğim iddialı bir tahminim yok.
Hafta Yellen’in Cuma günü yaptığı şahin açıklamaların etkisi ile satıcılı başlamaya aday görünüyorsa da sonrasında başta ABD veri seti ve Rusya ile ilişkiler olmak üzere haber akışına bağlı olarak borsa kolaylıkla her iki yönde de hareket edebilir.
Hafta bütününe yönelik olarak 76.500 aşağı yönlü hareketleri 80.500 yukarı yönlü hareketleri frenleyerek rotayı terse çevirebileceğini öngördüğüm adresler.
Haziran bütününde ise aşağıda 74.000 yukarıda 82.000 civarını ana seyahat parkurunun bariyerleri olmaya aday buluyorum.
Bununla birlikte FED faiz artırımını gerçekleştirdikten sonra gelişen ülkelerde bir dejavu yaşanacağını ve borsaların yeniden değer kazanmaya başlayacağını, BIST’in de bu rüzgar ile yılının son çeyreği içinde 93.000 puan civarına yükselmesinin mümkün olduğunu tahmin ediyorum.
Bu nedenle cari fiyatlardan başlamak üzere yaz aylarında tasarruflarda hisse senedi ağırlığının arttırılabileceği görüşündeyim.
Endeks en düşük hangi seviyeyi görebilir ? FED faktörünün tek başına 70.000 puanın test edilmesini sağlamaya yetmeyeceğini, bu seviyenin test edilebilmesi için içsel veya dışsal farklı major negatif gelişmelere ihtiyaç olduğunu,
Kriz çıkacak her şey çok kötü olacak beklentisinde olanların ise geride kalan beş yılda olduğu gibi en azından önümüzdeki bir yılda da hayal kırıklığına uğrayacağını düşünüyorum.
Döviz Cephesi
FED beklentisi mayıs ayında doların gelişmiş ülkelerde ortalama % 3 gelişen ülkelerde % 5 değer kazanmasına neden oldu. USDTRL ‘de hafta içinde 2,9250 seviyesini test ettiyse de dış iklimin etkisi ile haftayı 2,96’da tamamladı.
2,9250 ‘nin haziran bütününde aşağı yönlü salınımlarda rotayı yeniden yukarı çevirebilecek bir destek olarak gücünü koruduğunu, bu perdede 2,85 seviyesinin test edilebilmesi için içsel veya dışsal major bir faktör değişikliği yaşanması gerektiğini düşünüyorum.
Yukarı yönlü hareketlerde ise 3,05 - 3,07 bandının eyvah FED fiyatlaması için yeterli bir tepe adresi adayı olduğunu, bu bölgenin aşılması ve doların 3.12’ye yükselebilmesi için yine farklı major negatif manşetlere ihtiyaç olacağını düşünüyorum.
Özetle dolar bir süre gücünü koruyabilecekse de milyonların sevgilisi olmayı hak edecek destanlar yazmasını rekor üzerine rekor kırmasını beklemiyorum.
FED faktörü şu ana kadar EURTRL’de bir yükselişe neden olmadı. Çünkü ABD Merkez Bankasının parayı dolara park etmenin ödülünü yükseltecek olması Türk Lirasının Avrupa para biriminden dayak yemesini gerektirmiyor.
Bu dengenin farklı bir dinamik devreye girmedikçe korunacağını tahmin ediyor, haziran bütününde EURTRL ‘de 3,20 – 3,35 bandını seyahat parkuru olmaya aday buluyorum.
EURUSD özelinde ise 1,0750 seviyesinin en azından bir tepki yükselişine adres teşkil edebileceğini ve FED faiz artırımı öncesi perdede de bu cephede aşağı yönlü marjın 1.05 ile limitli kalacağını düşünüyorum.
Haftaya buluşmak dileği ile...
PARANIN YOLU - Günlük Değerlendirmeler
Hafta içi her gün Paranın Yolu adlı video haber serisi ( bigpara.hurriyet.com.tr ve webtv.hurriyet.com.tr adreslerinden ulaşabilirsiniz ) ile saat 11:30 da Hürriyet TV ‘de piyasaları değerlendiriyor,
Genel stratejiye yönelik görüşlerimi pazar günleri 23:00’de BIG PARA ‘da yayınlanan köşe yazım pusula ile okurlara aktarırken, haber akışına bağlı anlık tespitlerimi ve strateji güncellemelerimi twitter adresimde ( @eralkarayazici ) paylaşıyorum.
Pusula yayınlandığında haberdar olmak ve ücretsiz olarak tüm posta pusula gönderilerine yayınlandığı anda ulaşmak için aşağıdaki linke tıklayarak e-mail adresinizi girmeniz yeterli.
Paylaş