Hatırlayacak olursak, ECB Mart ayındaki toplantıda 60 Milyar Euro’luk programı 80 Milyar Euro’ya yükseltmişti. ECB’nin ekonomik dinamikleri canlandırmak için aldığı önlemler arasında yer alan ilk kurumsal tahvil alımının ne şekilde etkili olacağını izleyeceğiz. Hali hazırda ECB’nin sürdürdüğü varlığa dayalı menkul kıymet alımları devam ediyor ancak aylık 5 – 10 Milyar Euro olması beklenilen şirket alımlarının istenilen etkiyi göstermeyeceğine yönünde yorumlar bulunuyor. Programın detayları oldukça geniş ancak ECB’nin isteyeceği etkiyi vermesi konusunda bir miktar zamana ihtiyaç olacağı kesin.
Şirket alımlarında denetleme mekanizması tarafından izlenen şirketlerin yanı sıra, şirket iştiraklerinden de ihraç edilen tahvil alımları yapılacak. Aynı zamanda, yabancı ihraççılar bankacılık denetimine tabi olan Euro Bölgesi dışındaki bir ana şirketten de tahvil alımı yapabilecekler. ECB şirket listesini 18 Temmuz’da kendi web sitesinde yayımlayacak ve her pazartesi şirket listesini yayımlamaya devam edecek. Burada önemli bir not düşmekte fayda var, şirket alımları Euro sistem adına hareket eden altı ulusal merkez bankası tarafından yapılacak. Tahvil alımları için Pazar segmentleri ihraççının coğrafi konumuna göre tahsis edilecek. Programın kısa detaylarını bunlar oluşturuyor. Şu an piyasa tepkilerinde Alman 10 yıllık tahvillerinin rekor düşük seviyeye doğru gerilediğini izliyoruz.
ECB’nin benimsediği genişleyici para politikası süresi boyunca Euro Bölgesinde ılımlı büyüme sürmesine karşın, enflasyonda hedeflenen iyileşme gerçekleşemiyor. Enerji fiyatlarının yüksek negatif katkısı ve iç tüketimde canlanma oluşamaması sonucunda enflasyon halen daha negatif seviyelerde kalmaya devam ediyor. Ekonomik aktivitelerle birlikte bu yıl enflasyonda da bir canlanma yaşanmaması halinde ECB’nin, genişleme programını daha da derinleştirebileceğini ya da süresini uzatabileceğini düşünüyoruz.