Güncelleme Tarihi:
Kadooğlu, TOKİ modelinin, kısıtlı sermaye ile yatırım yapan KOBİ’lerin başarılı olma şanslarını artırarak bölgesel kalkınmaya fayda sağlayacağını kaydetti.
5 yıl önceki önerinin bugünler de sıkça dile getirilmeye başlandığını vurgulayan Kadooğlu, o günden bugüne Türkiye ekonomisinin can damarı olan KOBİ’lerin sorunları ulusal ve uluslararası alanda çözmek için çalışmaları da sürdürdüklerini belirtti.
Kadooğlu, “2011 yılında TÜRKONFED tarafından hazırlanan rapor, aradan geçen 5 yılda hükümetimizin 2016 yılı Eylem Planı’nda yer aldı. KOBİ’lerimizin gelişimi, Sanayi 4.0 ile dijital ekonomiye hazır hale getirilmesi, gelişmişlik farklarının azaltılması yönünde yaratacağı sinerjinin ülke ekonomisine yansıması için elimizi taşın altına koyduk. Gücünü Anadolunun her köşesine yayılan KOBİ’lerimizden alıyoruz. 64. Hükümetimiz tarafından KOBİ'lere anahtar teslim fabrika için harekete geçilmesi yönünde ortaya çıkan iradeyi destekliyoruz. TÜRKONFED olarak yapılacak her türlü çalışmaya katkı sunmaya hazırız” dedi.
'KOBİ GİRİŞİMCİLİĞİ CANLANABİLİR'
KOBİ’lerin kira öder gibi fabrika sahibi olmasının KOBİ girişimciliğini de canlandıracağını hatırlatan Başkan Kadooğlu, bölgelerarası gelir eşitsizliği sorununun da bir nebze de olsa kapanacağının altını çizdi. Tek başına TÜRKONFED’in bu çalışmasının yeterli olmadığını da hatırlatan Kadooğlu, şunları kaydetti:
"Bu nedenle konfederasyon olarak gerek yerel dinamikleri harekete geçirecek stratejiler gerekse de Bölgelerarası Ortak Girişim Projesi gibi bölgesel dinamikleri besleyecek çalışmalarımıza devam ediyoruz. TÜRKONFED olarak önerdiğimiz her model ve çalışma, birbiriyle bağlantılı zincirin halkalarıdır. Geçtiğimiz aylarda hükümetimizin ilgili bakanlıklarının gerçekleştirdiği toplantı sonrasında 3 yıl geri ödemesiz, 20 ve 30 yıllık vadelerde yapılması planlanan fabrikanın tüm inşasını üstlenmesi için TOKİ'ye görev verileceği ifade edildi. KOBİ'lerin her ay konutta olduğu gibi cüzi miktarlarda aylık ödeme yapacakları, ayrıca arsa konusunda da KOBİ'lere kolaylık sağlanacağı vurgulandı. Gönül isterdi ki, bu modeli ilk önerdiğimizde uygulamaya geçelim. Her şeye rağmen geç kalmış sayılmayız. Modelin kentsel dönüşüm çalışmalarında yaşanan sorunlar da göz önüne alınarak her türlü teknik ve yasal altyapısının sağlam hazırlanması gerekiyor. Ortaya çıkacak en ufak bir uygulama boşluğu süreci sıkıntıya sokacaktır. Bu noktada TÜRKONFED olarak, karar vericilere sesleniyoruz. Her türlü destek ve çalışmaya hazırız. Gerekli yetkinliğe ve en geniş tabanlı KOBİ örgütlenmesine sahip bir çatı yapı olarak ortak aklı birlikte harekete geçirebiliriz."
TÜRKONFED NE ÖNERMİŞTİ?
Türkiye’nin ekonomi ve sanayisini güçlendirmek hedefine yönelik olarak hazırladığı TÜRKONFED tarafından 2011 yılında hazırlanan 'Yeni Dönem Yeni Hedefler' raporunda, yeni fabrikaların tesisi için Toplu Konut İdaresinin (TOKİ) konut inşa modeli önerilmişti. Küçük işletmeler için atölye, orta boy işletmeler için fabrika modelini öneren TÜRKONFED, bu yolla özellikle KOBİ’lerin rekabet gücünü artmasına katkı sağlanacağının ve daha verimli üretimin gerçekleşeceğinin altını çizmişti. TOKİ’nin dar gelirli vatandaşlara yönelik konut inşa modeli kullanılarak, kısıtlı sermayesi olan KOBİ’ler için nitelikli yatırım tesisi inşa edilmesi gerektiğini ifade eden TÜRKONFED raporunda, "Toplu Konut İdaresi, kentsel dönüşüm alanında üstlendiği öncü rolle kalkınmaya destek sağlamaktadır. TOKİ’nin en önemli başarılarından biri, normal piyasa koşullarıyla konut sahibi olamayan dar gelirli yurttaşlarımızı konut sahibi yapmaya yönelik geliştirdiği iş modelidir. Bu sayede binlerce dar gelirli vatandaş kira öder gibi ev sahibi olmuştur. TÜRKONFED olarak TOKİ’nin bu rol modelinin, girişimciler için atölye ve fabrika binası yapımında kullanılabileceğini düşünüyoruz" ifadelerine yer verilmişti. Yine aynı raporda uygulanması istenen modele yönelik şu tespit ve öneriler dile getirilmişti:
“İllerin potansiyeli ve gelişmişlik endeksine göre planlama yaparak, küçük işletmeler için atölye (500-1000 m2), orta boy işletmeler için ise fabrika binası (2000-5.000 m2) yapılıp kira öder gibi taksitle girişimcilere tahsis edilebilir. Böylece kısıtlı sermaye ile iş yapan KOBİ’ler, sermayelerini makine ve işletmeleri için kullanarak daha verimli ve kaliteli üretim yapabilir, girişimlerinin başarılı olma şanslarını artırabilirler.”
Raporda, fabrika binası olarak düşünülen yapıların organize sanayi bölgelerinde (OSB), mikro işletmeler için yapılacak atölyelerin ise küçük sanayi sitelerinde yapılabileceği de vurgulanmıştı.