Oluşturulma Tarihi: Şubat 09, 2004 10:41
Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, Kıbrıs’ta çözüme ulaşılmasının sadece Türkiye ve Kıbrıs Türk tarafının çabalarına bağlı olmadığını belirtti
Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, Kıbrıs´ta çözüme ulaşılmasının sadece Türkiye veKıbrıs Türk tarafının çabalarına bağlı olmadığını belirterek, Yunanistan ve Rum tarafının da 1 Mayıs 2004´e kadar adil ve kalıcı birçözüme varılması konusunda istekli ve kararlı olması gerektiğini söyledi.
Başbakan Erdoğan, Güney Kore´de, Cumhurbaşkanı Moo-Hyun Roh tarafından resmi törenle karşılandı. Başbakan Erdoğan, bugün ilk olarak Ulusal Mezarlığa giderek, çelenk koydu. Erdoğan, buradan da resmi karşılama töreni için Güney Kore Cumhurbaşkanlığı Sarayı´na geçti. Başbakan Erdoğan için burada resmi karşılama töreni düzenlendi. Saray´da Cumhurbaşkanı Roh tarafından karşılanan Erdoğan, iki ülke milli marşlarının çalınmasınınardından Roh ile birlikte önce yürüyerek, daha sonra üstü açık bir arabayla tören kıtasını selamladı. Bu sırada, tören alanında bulunan Koreli öğrenciler ellerindeki Güney Kore ve Türk bayraklarını sallayarak, Başbakan Erdoğan´a sevgi gösterisinde bulundular. Erdoğan da Güney Koreli öğrencileri eliyle selamlayarak karşılık verdi.
Başbakan Erdoğan, daha sonra Cumhurbaşkanlığı´ndaki özel defteri imzaladı. Güney Kore Cumhurbaşkanı Roh ve Erdoğan´ın baş başa görüşmesinin ardından heyetlerarası görüşmelere geçildi. Alınan bilgiye göre, Devlet Bakanı Kürşat Tüzmen, Sanayi ve Ticaret Bakanı Ali Coşkun, bazı milletvekilleri, Başbakan Erdoğan´ın danışmanlarının katıldığı görüşmelerde Başbakan Erdoğan, iki ülke arasındaki coğrafi mesafeye rağmen Türk ve Güney Kore halkları arasında tarihi dostluk bağları bulunduğunu söyledi. Türkiye´nin Kore Savaşı´na katılmasının bıraktığı yakınlığın izlerini, 1999 yılında yaşanan depremlerde Kore halkının Türkiye´ye katkılarda bulunarak gösterdiğini anlatan Erdoğan, iki ülke halkları arasındaki kardeşliğe varan yakınlığın bir diğer örneğinin de 2002 Dünya Futbol Kupası karşılaşmalarında görüldüğünü ifade etti.
Başbakan Erdoğan, iki ülke arasında herhangi bir sorun bulunmadığını, dünyanın jeostratejik açıdan farklı, ancak benzer önemdeki bölgelerinde yer alan Türkiye ve Güney Kore´nin aynı ideal vedeğerleri paylaştığını belirtti.
Başbakan Erdoğan, ziyaretinin temel amacının, ikili ilişkileri Türkiye ve Güney Kore halklarının ortak iradelerini yansıtacak düzeye çıkarma imkanlarını araştırmak ve karşılıklı tecrübelerden yararlanmakolduğunu söyledi.
Cumhurbaşkanı Roh´u Türkiye´ye davet eden Erdoğan, bu ziyaretin Güney Kore´den Cumhurbaşkanı düzeyinde yapılacak ilk ziyaret olacağınıifade etti. İkili ekonomik ve ticari ilişkilerin mevcut potansiyeli yansıtmadığını dile getiren Erdoğan, Türkiye aleyhine büyük bir ticariaçık olduğunu kaydetti.
Erdoğan, Türkiye´nin gelecek dönemde temel hedefinin bu yılın Aralık ayındaki Avrupa Birliği (AB) zirvesinde tam üyelik müzakerelerine başlanması kararının alınması olduğunu belirtti.
KORELİ YATIRIMCILARA DAVET
Türkiye´nin yabancı yatırımlar açısından cazip bir ülke konumuna getirildiğini ifade eden Erdoğan, Koreli yatırımcıların bu olanaklardan yararlanmalarını istedi. Erdoğan, Güneydoğu Anadolu Projesi´nin, bu anlamda verimli bir yatırım alanı olacağını vurguladı.
Başbakan Erdoğan, savunma sanayii alanındaki işbirliğinin memnuniyet verici bir şekilde geliştiğini belirterek, Türkiye ve Güney Kore arasında savunma sanayiinde uzun vadeli stratejik işbirliğinin tesis edilmesine katkı sağlamak için, teknolojik işbirliğinin de başlatılmasının yararlı olacağını dile getirdi. Görüşmede, dış politikaya ilişkin görüşlerini de anlatan Erdoğan, Afganistan ve Irak´taki durumun ciddiyetini koruduğunu, Ortadoğu´nun kendisini terör ve şiddet döngüsünden kurtaramadığını kaydetti. Terörizm sorununa ilave olarak, 11 Eylül saldırrı ve devamındaki gelişmelerin, İslam ile Batı arasındaki anlayış farkının nasıl ele alınacağının yeni ve önemli bir gündem maddesi olarak ortayaçıktığını ifade eden Erdoğan, Türkiye´nin Afganistan, Irak, Ortadoğu ve Kafkasya´da bölgesel barış ve istikrara katkıda bulunmaya çalıştığını söyledi.
Türkiye´nin bütün komşularıyla sorunlardan arınmış ilişkileri hedeflediğini belirten Erdoğan, aynı zamanda İslam ve geleneğin çağdaşlıkla uyumlu olduğunu vurguladıklarını kaydetti. Türkiye´nin AB´ye üyeliğinin medeniyetler arası çatışmanın önlenmesi yolunda kayda değer bir katkı sağlayacağını dile getiren Erdoğan, İslam dünyasında Türkiye´nin reform, demokrasi, insan haklarına saygı, iyi denetim ve şeffaflık çağrısı yaptığını söyledi.
KUZEY KORE
Başbakan Erdoğan, Kuzey Kore´nin nükleer programından kaynaklanan krizin endişe verici olduğunu belirterek, Türkiye´nin, kitle imha silahları ve bunları fırlatma vasıtalarının yayılmasına karşı tutarlı tutumunun tüm uluslararası platformlarda açıkça dile getirildiğini söyledi. Erdoğan, bu konudaki tüm uluslararası anlaşma ve rejimlere, Türkiye´nin taraf olduğunu vurguladı. Kuzey Kore´nin nükleer silahların yayılmasının önlenmesi anlaşmasından çekilmesinin ciddi ve tasvip edilmeyen bir gelişm olduğuna dikkati çeken Erdoğan, Güney Kore´nin Kuzey Kore´yi makul birçizgiye getirmek için izlediği politikayı desteklediğini belirtti.
KIBRIS KONUSU
Görüşmede, Kıbrıs konusuna da değinen Başbakan Erdoğan, Türkiye´nin, 1 Mayıs 2004´ten önce Kıbrıs´ta adil ve kalıcı bir çözümeulaşılmasını arzuladığını söyledi. Türkiye´nin, BM Genel Sekreteri Kofi Annan´ın iyi niyet misyonunu desteklediğini dile getiren Erdoğan, gerek Annan ile gerekse ABD Başkanı George Bush ile yaptığı görüşmelerde Kıbrıs´a ilişkin görüşlerini paylaştığını belirtti.
Erdoğan, Annan ve Bush´un, Kıbrıs´ta görüşmelerin yeniden başlamasına ilişkin olarak Türkiye´nin aldığı inisiyatifi memnuniyetle karşıladığını ve desteklediğini kaydetti. KKTC Cumhurbaşkanı Rauf Denktaş ve yeni KKTC hükümetinde de bu yönde bir siyasi iradenin mevcut olduğunu dile getiren Erdoğan, 4 Şubat´ta Ankara´da yapılan görüşmelerde Türkiye ve KKTC´nin adada adilve kalıcı bir barışa ulaşılması yönündeki müşterek hedeflerini teyit ettiklerini ve BM Genel Sekreteri´nin çabalarına ilişkin güçlü desteklerini vurguladıklarını söyledi.
Annan Planı´na adil ve makul değişiklikler getirilebilmesi için Annan ile çalışmaya hazır olduklarını her zaman ifade ettiklerini anlatan Erdoğan, Annan´ın Kıbrıs´ta ilgili taraflara mektup gönderdiğini ve müzakerelerin 10 Şubat 2004´te yeniden başlatılmasını önerdiğini anımsattı. Söz konusu mektupları Kıbrıs Türk makamlarıyla değerlendirdiklerini bildiren Erdoğan, adada çözüme ulaşılmasının sadece Türkiye ve Kıbrıs Türk tarafının çabalarına bağlı olmadığını, Yunanistan ve Rum tarafının da 1 Mayıs 2004´e kadar adil ve kalıcı birçözüme varılması konusunda istekli ve kararlı olması gerektiğini vurguladı.