Çölde İpekyol rüzgarı

Güncelleme Tarihi:

Çölde İpekyol rüzgarı
Oluşturulma Tarihi: Nisan 10, 2002 10:40

Türk tekstilcileri Arap Yarımadası`na da uzandı. İpekyol bundan sonra Abu Dhabi`de modanın merkezi olmaya aday

İki türlü ihracattan bahsedilir. Klasik olanı, malı üretir, alıcıya yollarsınız. Ürün sınırlarınızdan çıkar, döviz içeri girer. İkincisi ise, teknolojinizi, bilginizi ve/veya markanızı satarsınız. İpekyol`un Arap Yarımadası`na yaptığı çıkartmayı yerinde izleyince, Türk tekstilcilerin, dünya markası yaratmak için yaptıkları zorlu yolculuğu da daha iyi anlıyorsunuz.

Kolay değil; kişi başına milli gelirin 35 bin dolar olan, dünyanın tanınmış tüm markalarının bulunduğu Abu Dhabi`de, Markamla varım demek. Bununla yetinmeyip, bir yıl içinde Katar, Dubai, Kuveyt, Lübnan, Bahreyn ve Suudi Arabistan`a da birer mağaza açmayı planlamak... Yurtdışında GAP, Adidas, Victoria Secret gibi mağazalardan alışveriş yapan Türkler, çoğu aldıkları malın aslında Made in Turkey etiketi taşıdığını sonradan fark ediyor. Dünya markalarının üretim merkezi olan Türkiye`de yeni bir trendin, markasıyla dünyada var olma mücadelesinin başladığını görüyoruz.

Abu Dhabi`de aklınıza gelebilecek tüm markaların yer aldığı dev alışveriş merkezinde açılan mağazanın vitrininde İpekyol, altında İstanbul yazmasının önemi daha çok ortaya çıkıyor.

Türkiye`de 19 mağaza ile yıllık 20 milyon doların üzerinde ciro yapan İpekyol Giyim Sanayi`nin Başkanı Yalçın Ayaydın, Kendimize güveniyoruz. Bunun için de kendi markamızla dünyaya açılıyoruz. Biz de ABD`li, Avrupalı firmalar kadar cesuruz diyerek, yeni trendin öncüleri olduğunu vurguluyor.

Mardin Derik kökenli olan Ayaydın Ailesi`nin İpekyol ismiyle marka yaratması, ünlü İpek Yolu`nun güzergâhında Derik`in de bulunmasından kaynaklanıyor. Yalçın Ayaydın, şirketin ve markanın öyküsünü şöyle anlatıyor: Şirketi 1986`da kurduk. İlk mağazamızı 1989`da İstanbul Rumeli Caddesi`nde açtık. Biz fabrikamızda modellerimizi hazırlayıp, kesimi yapıyoruz. Bize bağlı çalışan 30-35 imalathane var. Onlar dikim işlerini yapıyor. Elbette son kontrol yine bizim fabrikada oluyor. 19 mağazamız var. 2003`ün ilk altı aylık dönemine kadar mağaza sayımız 35`e çıkacak. Avrupa ülkelerine, eski Doğu Bloku`na kendi markamızla ihracat yapıyoruz. Biz her zaman fason üretim yapmak yerine markamızı öne çıkarmak istedik. Abu Dhabi`yle başlayan yurtdışı mağazalar işi, bu konuda başarılı olduğumuzu gösteriyor. Dünyadan birçok hazır giyimcinin model çaldığı dergilere biz artık kendi modellerimizle giriyoruz. Ürünlerimizin yüzde 90`ında yerli malzeme kullanıyoruz. İpekyol`u kardeşleri Erdal ve Necdet Ayaydın`la birlikte yöneten Yalçın Ayaydın Dünyanın moda merkezi Paris`e markamızla damgamızı vurmak istiyoruz. Paris`e Champ Elyesse`de bir mağaza açmak için çalışmalarımıza şimdiden başladık derken, hedefi daha da büyüttüklerini söylüyor.


İGS`nin yolunu açan diyalog
Erkekler için hiçbir şey yapmıyoruz sloganıyla sadece kadınları giydiren İpekyol`un temsilciliğini Cassells Group yapıyor. Bu şirketin patronu Saeed Nasser A. Al Romaithi Türkiye`ye geldiğinde erkek giyim markası İGS`yi de ülkesine getirmek istemiş. İpekyol`un yer aldığı alışveriş merkezinin sahibi ise tutmaz diyerek yer vermemiş. Ancak şahit olduğumuz bir olay İGS`nin önünü açtı. İpekyol`un açılışı, televole ve magazin sayfalarında detaylarını rahatça bulacağınız Türk mankenlerinin sunduğu defilelerle gerçekleştirildi. Nitekim bunlardan birisi de mağazanın bulunduğu Abu Dhabi Mall`da yapılıyordu. Defileyi izleyenler arasında mülk sahibi Şeyh Suroor Al-Nahyan`da vardı. Defileyi büyük beğeni ile izleyen Şeyh Suroor Al Nayhan (Birleşik Arap Emirlikleri Devlet Başkanı Şeyh Zayed Bin Sultan Al Nahyan`ın yeğeni) İpekyol yetkililerine Bunların hepsi Türkiye`de mi üretiliyor, bu dizayn kendinize mi ait gibi sorularını sordu. Evet yanıtı ile şaşıran şeyh İGS için teklif yapılmıştı. Hâlâ teklifleri geçerliyse gelsinler dedi. Biz bu haberi yazarken, İGS yetkilileri çoktan Abu Dhabi`ye varmış, görüşmelere başlamıştı...

Haberle ilgili daha fazlası:

BAKMADAN GEÇME!