Oluşturulma Tarihi: Temmuz 19, 2004 09:505dk okuma
Türk sinema sektörünün yıllık 100 milyon doları bulan cirosu dünyada ses getiren filmlerin bütçelerine dahi yetişemiyor. 40 milyon
dolar karla çalışan Türk sinemasında dünya standartlarında bir film 1 milyon dolara çıkıyor
Sihirli beyazperdede Türkiye dönüm noktasını yaşıyor. 2004 yılında Türk sinemaseverini salonları çeken birçok filme imza atıldı. Türkiye sinema sektörünün nabzını tutanlardan Özen Film`in Basın ve Halkla İlişkiler Yönetmeni Nizam Eren`e göre, Türkiye`de yılda 22 ile 28 milyon arası bilet kesiliyor ve sinemaya ayrılan toplam tutar 100 milyon doları aşmıyor. Bu rakamın çok düşük olduğunu belirten Eren, kıyaslamak için Türkiye`de köpek maması ithalatının bile 450 milyon doları bulduğuna dikkat çekti. Amerikan Holllywood sineması, Truva filmi için 200 milyon dolarlık bütçeyi gözünü kırpmadan harcarken, Türk sinemasındaki bu rakamlar tabii ki çok küçük geliyor. Türkiye`deki sinema seyircisi sayısı da 3 milyon 300 bini geçmiyor.
REKOR VİZONTELE`DE
Türkiye`de bir yılda yaklaşık 10 ile 15 film çekilebiliyor. Bunun nedeni dünya standartlarında bir filmin asgari maliyetinin 1 milyon dolar olması ve Türk filmlerini ortalama 500 bin ile 1.5 milyon kişi izlemesi. Rakamlar böyle olunca, maliyetlerin karşılanması da zorlaşıyor. Türk filmleri arasında bugüne kadar en fazla hasılatı, 3 milyon 308 bin bilet ile Vizontele topladı. 2004`te gösterime giren Vizontele Tuuba`yı da 2 milyon 800 bin kişi izledi. 2000-2001 sezonunda en parlak dönemini yaşayan Türk sineması, gösterilen 26 Türk filmi toplam 13 milyon 700 bin bilet satmıştı. 2003`te 11 Türk filmine 5 milyon bilet alınırken, 2004`te gişelere Türk filmleri damgasını vurdu. Yılmaz Erdoğan`ın birincisiyle Türk filmlerinin gişe hasılatında rekor kırdığı Vizontele`nin ikincisi Vizontele Tuuba 3 milyon dolarlık bütçesiyle yılın en pahalı filmi oldu. Yapımcılığını Sinan Çetin`in yaptığı ve Taylan Biraderler`in yönettiği Okul filmi, 1.5 milyon dolarlık bütçesiyle dikkat çekti. Korku komedi türündeki filmi 815 bin kişi seyretti. Hababam Sınıfı`nın yeni versiyonu Merhaba Hababam Sınıfı da 1.5 milyon dolarlık maliyete çekildi. Film, Vizontele serisinin ardından 1 milyon 502 bin seyirciye ulaşarak yılın en çok beğenilenleri arasında yer aldı. Yine olay yaratan ve çok geniş bir sanatçı kadrosuyla çekilen Neredesin Firuze`nin bütçesi açıklanmazken, 1 milyonu aşkın kişi film için sinemaları doldurdu.
HER KOLTUKTAN 1.6 $ KAR
Türkiye`de sinemaların düşünüldüğü kadar büyük kazançlara sahip olmadığını belirten Eren, sinemaların her koltuktan 4 dolar ücret aldıklarını ve bu rakam üzerinden 1.6 dolar kara geçtiklerini bildirdi. Eren, `Bugün ortalama bilet fiyatı yaklaşık
6 milyon TL yani 4 dolara geliyor. Bu fiyat istanbul`da çok yüksek iken Anadolu`da gittikçe düşüyor. Bu bedelin yüzde 42`si filmciye ve sinemacıya net olarak dönüyor ki bu da 1. 6 dolar civarında` diye konuştu. Eren, tüm sinema pazarının yıllık 30 ile 40 milyon dolar kar elde ettiğini de açıkladı. Film dağıtım şirketleri için en büyük maliyet kaleminin reklam olduğunu söyleyen Eren, `Bir filmin tahmini izleyici sayısı harcayacağınız reklam bütçesini belirler. Film dağıtım şirketi birlikte çalıştığı yabancı film yapımcıları için ayrıca bir ücret ödemez. Ancak bağımsız filmlerin dağıtımı için tüm film hakları satın alınır, bu yüzden de bağımsız filmleri vizyona getirmek çok daha riskli` diye konuştu.
SİNEMA AÇMAK CESARET İŞİ
Bir sinemanın maliyetinin en az 150 bin dolardan başladığını açıklayan Eren, bu rakamın büyük şehirlerin merkezi bölgelerinde 1,5 milyon dolara kadar çıktığını belirtti. `Korsan DVD`ler konusunda devletin önlem almaması nedeniyle, yakın gelecekte Türkiye`de sinema sektörünün büyümesini beklemiyorum` diyen Eren, sinema kiralarının da minimum 15 bin dolardan başladığını sözlerine ekledi.
WARNER BROS PİYASAYA HAKİM
Türkiye`de film dağıtım sektörüne üç büyük şirket hükmediyor: Warner Bros yüzde 53 pazar payıyla lider durumda. Özen Film yüzde 25 payı ve United İnternational Pictures (UİP) yüzde 21 ile pazarı paylaşıyorlar. Türkiye`nin en eski film dağıtım şirketi Özen Film, 20th Century Fox ve Metro Goldwyn Mayer (MGM) stüdyolarının filmlerinin dağıtımını üstleniyor. Warner Bros, kendi şirketinin filmleriyle Colombia Tri-Star`ın filmlerini; UİP ise dünya çapında Paramount, Universal, Dreamworks ve Walt Disney filmlerini pazarlıyor. Ayrıca Türk sinemacılığında Umut Sanat, Avşar &Sinema, Film Pop ve Belge Film de faaliyet gösteriyor. Türk şirketleri hangi filmin ne zaman gösterime gireceğine yabancı yapım şirketleri ile karar veriyor. Pazarlama stratejisi olarak güçlü rakip firma filminin karşısına güçlü bir filmle çıkılmıyor.
HOLLYWOOD RÜYASI SÜRÜYOR
Amerikan sineması, 150`den fazla ülkede egemenliğini koruyor. Amerikan filmlerinin yurtdışında haklarını koruyan Motion Pictures Association`a göre, 2002 yılında Amerikan sineması yüzde 13.2 büyüme kaydederek, 9.5 milyar dolar toplam gişe hasılatı yaptı. Dünya devi Walt Disney Company, Sony Pictures Entertainment, Metro- Goldwyn- Mayer, Paramount Pictures, 20th Century Fox, Universal Studios ve Warner Bros şirketleri sadece 2002 yılında toplam 543 filme imza attı.
Yaz ayları popüler sezon
Uluslararası pazarlara yön veren Amerikalı Walt Disney Company, Sony Pictures Entertainment, Metro- Goldwyn- Mayer, Paramount Pictures, 20th Century Fox, Universal Studios ve Warner Bros şirketleri uluslararası rekabette güçlü stratejilerle oynuyor. Tüm büyük yapımlar, sinema seyircisinin büyük çoğunluğunun oluşturan çocuk ve gençlerin tatillerine denk gelen yaz ayları başında vizyona giriyor. Bu yüzden de gişe rekoru kıran filmler hep mayıs ayı başından eylülün sonuna kadar birbiri ardına seyirciyle buluşuyor.
Sinemasever elit kesim
Türkiye`de bilet satışının yüzde 75`i İstanbul, Ankara, İzmir`de gerçekleşiyor. İstanbul yüzde 52 ile başı çekerken onu yüzde 15`le Ankara ve yüzde 11`le İzmir izliyor. Araştırmalara göre, Türk sinemaseverleri çok seçici. AC Nielsen Zet`in Fida Film için gerçekleştirdiği son sinema araştırması yıllarla birlikte Türk sinemaseverlerinin profilinin değiştiğini ortaya koydu. Araştırmaya göre, Türkiye`de sinema izleyicisinin yüzde 42`si bayan ve yüzde 70`i orta üst ve üst sosyo ekonomik statüye sahip. Her 10 izleyiciden dokuzu en az lise mezunuyken, yüzde 80`i gideceği sinemayı seçerken ses düzeni, ekranın izlenebilirliği, koltukların rahatlığı ve salonun temizliği gibi özelliklerinden etkileniyor.