Washington, ABM karşıtı söylemde ısrarlı
Güncelleme Tarihi:
Oluşturulma Tarihi: Şubat 05, 2001 00:002dk okuma
ABD`nin yeni Savunma Bakanı Donald Rumsfeld, 35. Münih Güvenlik Politikası Konferansı`nda Ulusal Füze Savunma sisteminin önünü tıkayan Anti Balistik Füze (ABM) Antlaşması`nın Soğuk Savaş dönemine ait olduğu nedeniyle terk edilmesi gerektiğini vurguladı.
ABD Savunma Bakanı Rumsfeld (Sağda) 1972 yılında ABM Antlaşması`nın imzalandığı yıllarda teknolojik gelişme düzeyinin bugünkünden çok farklı olduğunu söyleyerek Antlaşma`nın demode olduğunu savunuyor.
ABD Savunma Bakanı Donald Rumsfeld, Bush Yönetimi`nin Ulusal Füze Savunma (NMD) planının `kimseye tehdit` oluşturmadığını söyleyerek, 1972 yılında imzalanan Anti Balistik Füze Antlaşması`nı (ABM) `Soğuk Savaş Düşüncesi` olarak eleştirdi. Avrupa`nın ve dünyanın önde gelen ülkelerinin savunma bakanlarının yılda bir kez gerçekleştirdikleri toplantı çerçevesinde dün Münih`te bulunan Rumsfeld, SSCB`nin yıkılması ve Rusya`nın farklı bir ülke olması nedeniyle Soğuk Savaş döneminin sona erdiğini ve o döneme ait ABM Antlaşması`nın artık aşılması gerektiğini ifade etti. Rusya ve Çin, Rumsfeld`in `tarih oldu` diye betimlediği ABM Antlaşması`nın ihlal edilmesi halinde nükleer bir silahlanma yarışının başlayacağı uyarısını yapıyor.
Rusya lobi yapıyor:
Avrupa ülkeleri de nükleer silahların kontrol altına alınmasının temelini oluşturan bu antlaşmanın ABD tarafından terkedilmesinden endişe duyuyorlar.
Rumsfeld, NMD`ye şiddetle karşı çıkan Moskova`nın Batı Avrupa ülkeleri nezdinde lobi faaliyeti sürdüğü ve ABM Antlaşması`nı korunması için büyük çaba sarfettiğini söyledi. ABD Savunma Bakanı, tartışılan sistemin Ruslar`ın sahip olduğu binlerce nükleer füzeyle hiçbir şekilde ilgili olmadığını Avrupalılar`ın da bildiğini kaydetti.
Potansiyel tehdit tartışması:
Üzerinde konuşulan sistemin sınırlı bir savunma niteliği taşıdığını belirten Rumsfeld, Kuzey Kore, İran ve Irak gibi potansiyle düşmanlar tarafından fırlatılacak bir - kaç füzenin düşürülmesinin amaçlandığını ifade etti. Uzmanlar ise Rusya`nın İran ve Irak ile yakın ilişki içinde olmasının yanı sıra ABD`nin Kuzey Kore ile yakınlaşma içine girmesi ve İran ile yakınlaşmaya çalışması karşısında bu ülkelerin `potansiyel tehdit` olarak nitelendirilmesinin inandırıcı olmadığı görüşündeler. 1975 - 77 döneminde de savunma bakanlığı görevini yapan Rumsfeld, ABM`nin imzalandığı dönemlde teknolojinin önemli ölçüde farklı ve dünyadaki tehditlerin niteliğinin de büyük ölçüde değişik olduğunu kaydetti.
Schröder: Tartışmaya açılmalı:
Bu arada 35. Münih Konferansı`nın açılış konuşmasını yapan Almanya Başbakanı Gerhard Schröder ise Avrupa`nın ABD ile NDM konusunun ele alınması gerektiğini söyledi. Schröder, `NATO ittifakı içinde konuyu ele alıp, ABD`nin söz konusu sistemi geliştirmesinin Rusya ve Çin üzerindeki etkilerini tartışmaya açmalıyız` dedi. Alman Bakan, ABD`nin projesinin içeğinin de açığa kavuşturulmalı gerektiği belirterek, `Söz konusu proje açık değil, projenin tehdit unsuru olduğu yönündeki senaryoların da tartışılması gerekiyor` diye konuştu.
ABD Savunma Bakanı Rumsfeld (Sağda) 1972 yılında ABM Antlaşması`nın imzalandığı yıllarda teknolojik gelişme düzeyinin bugünkünden çok farklı olduğunu söyleyerek Antlaşma`nın demode olduğunu savunuyor.
ABD Savunma Bakanı Donald Rumsfeld, Bush Yönetimi`nin Ulusal Füze Savunma (NMD) planının `kimseye tehdit` oluşturmadığını söyleyerek, 1972 yılında imzalanan Anti Balistik Füze Antlaşması`nı (ABM) `Soğuk Savaş Düşüncesi` olarak eleştirdi. Avrupa`nın ve dünyanın önde gelen ülkelerinin savunma bakanlarının yılda bir kez gerçekleştirdikleri toplantı çerçevesinde dün Münih`te bulunan Rumsfeld, SSCB`nin yıkılması ve Rusya`nın farklı bir ülke olması nedeniyle Soğuk Savaş döneminin sona erdiğini ve o döneme ait ABM Antlaşması`nın artık aşılması gerektiğini ifade etti. Rusya ve Çin, Rumsfeld`in `tarih oldu` diye betimlediği ABM Antlaşması`nın ihlal edilmesi halinde nükleer bir silahlanma yarışının başlayacağı uyarısını yapıyor.
Rusya lobi yapıyor:
Avrupa ülkeleri de nükleer silahların kontrol altına alınmasının temelini oluşturan bu antlaşmanın ABD tarafından terkedilmesinden endişe duyuyorlar.
Rumsfeld, NMD`ye şiddetle karşı çıkan Moskova`nın Batı Avrupa ülkeleri nezdinde lobi faaliyeti sürdüğü ve ABM Antlaşması`nı korunması için büyük çaba sarfettiğini söyledi. ABD Savunma Bakanı, tartışılan sistemin Ruslar`ın sahip olduğu binlerce nükleer füzeyle hiçbir şekilde ilgili olmadığını Avrupalılar`ın da bildiğini kaydetti.
Potansiyel tehdit tartışması:
Üzerinde konuşulan sistemin sınırlı bir savunma niteliği taşıdığını belirten Rumsfeld, Kuzey Kore, İran ve Irak gibi potansiyle düşmanlar tarafından fırlatılacak bir - kaç füzenin düşürülmesinin amaçlandığını ifade etti. Uzmanlar ise Rusya`nın İran ve Irak ile yakın ilişki içinde olmasının yanı sıra ABD`nin Kuzey Kore ile yakınlaşma içine girmesi ve İran ile yakınlaşmaya çalışması karşısında bu ülkelerin `potansiyel tehdit` olarak nitelendirilmesinin inandırıcı olmadığı görüşündeler. 1975 - 77 döneminde de savunma bakanlığı görevini yapan Rumsfeld, ABM`nin imzalandığı dönemlde teknolojinin önemli ölçüde farklı ve dünyadaki tehditlerin niteliğinin de büyük ölçüde değişik olduğunu kaydetti.
Schröder: Tartışmaya açılmalı:
Bu arada 35. Münih Konferansı`nın açılış konuşmasını yapan Almanya Başbakanı Gerhard Schröder ise Avrupa`nın ABD ile NDM konusunun ele alınması gerektiğini söyledi. Schröder, `NATO ittifakı içinde konuyu ele alıp, ABD`nin söz konusu sistemi geliştirmesinin Rusya ve Çin üzerindeki etkilerini tartışmaya açmalıyız` dedi. Alman Bakan, ABD`nin projesinin içeğinin de açığa kavuşturulmalı gerektiği belirterek, `Söz konusu proje açık değil, projenin tehdit unsuru olduğu yönündeki senaryoların da tartışılması gerekiyor` diye konuştu.