Uyuz Hamamı`ndan çamur ihracatına
Güncelleme Tarihi:
Oluşturulma Tarihi: Nisan 05, 2005 10:523dk okuma
Denizli Sarayköy`de bulunan Umut Termal Otel, şifalı çamurla müşterilerine umut dağıtıyor. Timurlenk`in askerlerinin uyuz hastalığından kurtulmak için kullandıkları ve bölgede yaşayanlar tarafından `Uyuz Hamamı` olarak adlandırılan alana yatırım yapan Kadir Başoğlan, oteli geçtiğimiz yaz hizmete sundu. Turizme 1984 yılında Marmaris`te açtıkları otelle girdiklerini anlatan Başoğlan, Türkiye`yi alternatif turizmle tanıştırdıklarını belirtti. Marmaris`te açtıkları otelde, gelen yabancı turistlere inek sağmadan, domates yetiştirmeye, yedikleri yumurtayı besledikleri tavuktan almaya kadar birbirinden ilginç fırsatlar tanıyarak bir ilki gerçekleştirdiklerini hatırlatan Başoğlan, aynı sistemi Denizli`de açılan termal otelde de uyguladıklarını belirtti.
2001 yılında 56 milyara satın aldıkları araziyi sürekli geliştirerek bugünkü hale getirdiklerini söyleyen Kadir Başoğlan, toplam 5.5 trilyon yatırımla Avrupa`nın üst düzey kesimine hitap eden modern bir termal otel inşa ettikleri ifade etti. Almanya, İngiltere, İsveç, İsrail, Japonya gibi ülkelerden birçok turistin bu tesisi keşfedip ziyaret ettiğini, önümüzdeki aylar için otelin şimdiden dolu olduğunu kaydeden Başoğlan, ` Sağlık Bakanlığı tarafından onaylanan birbirinden farklı kimyasal maddeler içeren çamurlar bel, boyun, böbrek ağrıları, sedef, egzama, deri hastalıkları, yumuşak doku zedelenmeleri, akne, saç dökülmesi gibi birçok tedavide kullanılıyor. Avrupalı müşterilerimiz taleplerini karşılamak için çamuru sabun kalıbı haline getirip ihraç etmeye başladık. Yurtdışına kilosunu 10 milyondan satıyoruz, oradaki marketlerde 30 milyona kadar fiyatı çıkabiliyor. Bugüne kadar 3 ton çamur ihraç ettik. Tayland`dan devlet olarak çamurumuza talep var. Hedefimiz Türkiye`nin büyük otel ve güzellik merkezlerinde bu şifalı çamurun satışını sağlamak` diye konuştu. Gökay ÇAKO/ DENİZLİ
--------------------------------------------------------------------------------
GATA`YA DA GÖNDERİYORUZ
Üniversitelerden gelen profesörlerle ortaya çıkarılan bu şifalı çamur paketinin şu anda birçok kurumda tedavi amacıyla kullanıldığının altını çizen Kadir Başoğlan, GATA`ya üç ayda bir 300 kilogram çamur gönderdiklerini ve bunun tedavide gösterilen başarının kanıtı olduğunu söyledi. 60 hasta üzerinde 6 ay çalışılarak alınan sonuçların özellikle yabancı turistler tarafından ilgiyle takip edildiğini belirten Başoğlan, ` Her derde deva değiliz, kişiye özel tedavi uyguluyoruz. Şu an 140 yatak kapasitesi, 500 kişilik bir kür merkezimiz var. 20 trilyonluk yatırım yaparak 5 yıl içinde yatak kapasitemizi bine çıkaracağız. Günlük konaklama ücretimiz 35 milyon lira` dedi.
--------------------------------------------------------------------------------
JEOTERMAL YATIRIMLARI YASAYI BEKLİYOR
İthal doğalgaza, petrole milyarlarca dolar harcayan Türkiye, aslında enerji kaynağının üzerinde oturuyor. MTA`dan (Maden Tetkik Araştırma Enstitüsü) emekli şimdi ise özel sektörde çalışan Jeoloji Yüksek Mühendisi Dr. İsmail Hakkı Karamanderesi, `Jeotermal enerji kaynaklarımız servet değerinde. Üstelik hem dışa bağımlı değil hem çevreci hem de daha ucuz. Yapılacak tek iş Türkiye`yi jeotermal enerji yasasına bir an önce kavuşturup özel sektörün önünü açmak` dedi.
Dr. İsmail Karamanderesi, jeotermal kaynak potansiyeli bakımından dünyada 7. sırada bulunan Türkiye`nin, bu enerjinin konutların ısıtılmasında kullanılması bakımından ise 52 bin konut eşdeğeri ısıtma ile 5. sırada olduğunu söyledi. Karamanderesi, şu an jeotermal enerjiden elektrik üretiminin 20 MW ile sınırlı olduğunu belirtti ve hedefin 2010 yılında bu rakamı 200 MW`a çıkarmak olduğunu söyledi. Karamanderesi, `Yasa çıktığı zaman özel sektörün ve yabancı sermayenin Türkiye`de jeotermal enerji üretimine ilgisi büyük ölçüde artacaktır` diye konuştu.
2001 yılında 56 milyara satın aldıkları araziyi sürekli geliştirerek bugünkü hale getirdiklerini söyleyen Kadir Başoğlan, toplam 5.5 trilyon yatırımla Avrupa`nın üst düzey kesimine hitap eden modern bir termal otel inşa ettikleri ifade etti. Almanya, İngiltere, İsveç, İsrail, Japonya gibi ülkelerden birçok turistin bu tesisi keşfedip ziyaret ettiğini, önümüzdeki aylar için otelin şimdiden dolu olduğunu kaydeden Başoğlan, ` Sağlık Bakanlığı tarafından onaylanan birbirinden farklı kimyasal maddeler içeren çamurlar bel, boyun, böbrek ağrıları, sedef, egzama, deri hastalıkları, yumuşak doku zedelenmeleri, akne, saç dökülmesi gibi birçok tedavide kullanılıyor. Avrupalı müşterilerimiz taleplerini karşılamak için çamuru sabun kalıbı haline getirip ihraç etmeye başladık. Yurtdışına kilosunu 10 milyondan satıyoruz, oradaki marketlerde 30 milyona kadar fiyatı çıkabiliyor. Bugüne kadar 3 ton çamur ihraç ettik. Tayland`dan devlet olarak çamurumuza talep var. Hedefimiz Türkiye`nin büyük otel ve güzellik merkezlerinde bu şifalı çamurun satışını sağlamak` diye konuştu. Gökay ÇAKO/ DENİZLİ
--------------------------------------------------------------------------------
GATA`YA DA GÖNDERİYORUZ
Üniversitelerden gelen profesörlerle ortaya çıkarılan bu şifalı çamur paketinin şu anda birçok kurumda tedavi amacıyla kullanıldığının altını çizen Kadir Başoğlan, GATA`ya üç ayda bir 300 kilogram çamur gönderdiklerini ve bunun tedavide gösterilen başarının kanıtı olduğunu söyledi. 60 hasta üzerinde 6 ay çalışılarak alınan sonuçların özellikle yabancı turistler tarafından ilgiyle takip edildiğini belirten Başoğlan, ` Her derde deva değiliz, kişiye özel tedavi uyguluyoruz. Şu an 140 yatak kapasitesi, 500 kişilik bir kür merkezimiz var. 20 trilyonluk yatırım yaparak 5 yıl içinde yatak kapasitemizi bine çıkaracağız. Günlük konaklama ücretimiz 35 milyon lira` dedi.
--------------------------------------------------------------------------------
JEOTERMAL YATIRIMLARI YASAYI BEKLİYOR
İthal doğalgaza, petrole milyarlarca dolar harcayan Türkiye, aslında enerji kaynağının üzerinde oturuyor. MTA`dan (Maden Tetkik Araştırma Enstitüsü) emekli şimdi ise özel sektörde çalışan Jeoloji Yüksek Mühendisi Dr. İsmail Hakkı Karamanderesi, `Jeotermal enerji kaynaklarımız servet değerinde. Üstelik hem dışa bağımlı değil hem çevreci hem de daha ucuz. Yapılacak tek iş Türkiye`yi jeotermal enerji yasasına bir an önce kavuşturup özel sektörün önünü açmak` dedi.
Dr. İsmail Karamanderesi, jeotermal kaynak potansiyeli bakımından dünyada 7. sırada bulunan Türkiye`nin, bu enerjinin konutların ısıtılmasında kullanılması bakımından ise 52 bin konut eşdeğeri ısıtma ile 5. sırada olduğunu söyledi. Karamanderesi, şu an jeotermal enerjiden elektrik üretiminin 20 MW ile sınırlı olduğunu belirtti ve hedefin 2010 yılında bu rakamı 200 MW`a çıkarmak olduğunu söyledi. Karamanderesi, `Yasa çıktığı zaman özel sektörün ve yabancı sermayenin Türkiye`de jeotermal enerji üretimine ilgisi büyük ölçüde artacaktır` diye konuştu.