Oluşturulma Tarihi: Mayıs 29, 2002 17:153dk okuma
CTürk-İş Genel Teşkilatlandırma Sekreteri ve Genel Maden İşçileri Sendikası (GMİS) Genel Başkanı Çetin Altun, Türkiye`nin 2 trilyon
dolar tutarında yeraltı kaynağının mevcut olduğunu söyledi.
Altun, Türkiye Maden Mühendisleri Odası Birliği (TMMOB) Maden Mühendisleri Odası Zonguldak Şubesi`nce, Zonguldak Karaelmas Üniversitesi (ZKÜ) Açık Anfi Alanı`nda düzenlenen ``Türkiye 13. Kömür Kongresi``nde yaptığı konuşmada, Türkiye`de elektrik enerjisinin yüzde 30`undan fazlasının doğal gazdan sağlandığını, bu gazı üreten ülkelerde bile söz konusu oranın olmadığını söyledi.
Elektrik Enerji üretiminde kömür kullanımının Yunanistan`da yüzde 71 iken, Türkiye`de yüzde 29 olduğunu belirten Altun, şöyle dedi:
``Dünyada kömür rezervleri, petrol ve doğal gaza oranla daha uzun ömürlüdür. Ülkemiz tüketemeyeceği kadar doğal gaz bağlantısı yapmış ve gazın parasını ödeme yükümlülüğü altına girmiştir. Tüketmediği doğal gazın parasını ödemeyi taahhüt eden devlet, özel sektöre kurdurduğu doğal gaz santrallerinin üreteceği enerjiyi de almanın garantisini vermiştir. Devlet kendi enerji santrallerini düşük kapasiteyle çalıştırmaktadır.``
TTK GENEL MÜDÜRÜ YENEL
TTK Genel Müdürü Ömer Yenel de, hükümetin madenlere çok önem verdiğini, her açıdan önemli süreçten geçtiklerini belirterek, şöyle konuştu:
``Ülkemiz, krizin ardından hızlı bir değişim yaşıyor, bu değişimlerde de Kamu İktisadi Kuruluşu (KİT) önemli yer tutuyor.
Akıllı olmayı bırakmamalıyız. Türkiye`nin kalkınmasında öncülük eden KİT`ler, bugün suçlanarak krizin nedeni olarak gösterilmektedir.
Bunların kapatılmasıyla, bütçede ancak yüzde 1-2`lik açık giderilebilir. KİT`lerin zaafları vardır, ancak köklü üretim gücüne ve devlet desteğine sahip olmaları büyük avantajdır. TTK, ülkemizdeki madencilik kültürünü sürdüren kurumdur, bu nedenle havzanın kapanmaması gerekli. Bunu başarmak bize düşüyor.`` CHP Genel Başkan Yardımcısı Eşref Erdem ise Türkiye`de uygulanan ithal gaza dayalı enerji politikasının, ülke bağımsızlığını tehdit edecek noktaya vardırıldığını savunurken, ``ülkeyi yöneten sağ iktidarların politikaları nedeniyle, linyit kömürü kaynaklarımızın üçte ikisi, hidroelektrik potansiyelimizin ise dörtte üçü enerji üretimimiz için devreye konulmamış durumdadır. Türkiye`de bugüne kadar açılan petrol sondaj kuyu sayısı 1623 iken, Romanya`da yılda 2 bin kuyu açılmaktadır. Kötü yönetim ve yolsuzluklar, bugün IMF önünde diz çökmemizin ve dilenmemizin en önemli sebebidir`` diye konuştu.
DİĞER KONUŞMACILAR
Maden Kaynaklarının Değerlendirilmesi ve Madencilik Sektörünün İçinde Bulunduğu Durum ile Bor ve
Altın Madenleri Konusunda Kurulan TBMM Araştırma Komisyonu Başkanı M. Zeki Sezer, geniş kapsamlı hazırlanan maden yasasının hükümetin madenciliğe çok önem verdiğini göstergesi olduğunu belirtti.
Zonguldak Vali Vekili Halis Peker, ilin köy iken kömürle birlikte gelişerek şehir haline geldiğini, bundan dolayı kömürün bölge için ayrılmaz bir parça olduğunu vurguladı.
TMMOB Maden Mühendisleri Odası Genel Başkanı Mehmet Torun, enerji planlamalarının bir ülkenin geleceğini, refahını ve krizlerini de belirlemesi gerektiğini, çünkü hata yapıldığında bunun bedelinin çok ağır ödendiğini söyledi.
Yurt Madenciliğini Geliştirme Vakfı Genel Başkanı Güven Önal, Türkiye`nin geleceğinin ipotek altında tutulduğunu, kömür üretiminin baltalandığını ve 20 yıldır yatırımların yapılmadığını savundu.
ZKÜ Rektörü Prof. Dr. Ramazan Özen de, madencilik sektörüyle işbirliği yapmak istediklerini, üniversitelerinin maden mühendisliği bölümünün 36 araştırma gerçekleştirdiğini ve şu anda da 11 araştırma projesine devam ettiğini anlattı.
Bu arada üniversite binasında, Maden Mühendisleri Donanım Sergisi`nin açılışı yapıldı.