Oluşturulma Tarihi: Eylül 21, 2001 16:58
Başbakan Bülent Ecevit, CNN Türk`te katıldığı programda Türkiye`nin Afganistan`a asker gönderemeyeceğini, ancak askeri eğitim verebileceğini söyledi
Başbakan Bülent Ecevit, Amerika Birleşik Devletleri`nin (ABD) bir askeri harekat gerçekleştirmesi durumunda, Türkiye`nin Afganistan`a asker gönderemeyeceğini, ancak buradaki muhalif gruplara askeri eğitim verebileceğini söyledi. Ecevit, Türkiye`nin, istihbarat faaliyetini Afganistan`ın tamamında çok kapsamlı sürdürdüğünü ve herşeyin öğrenilebildiğini de bildirdi.
Bülent Ecevit, CNN Türk`te katıldığı bir programda soruları yanıtladı. Afganistan`a karşı yapılacak harekatın uzun sürebileceğini, operasyonu da merakla beklediğini ifade eden Ecevit, şunları söyledi:
Son günlerde doğal olarak kararsızlık ortamı vardı. ABD`nin terörizme karşı nasıl bir hedef belirleyeceği merak konusuydu. ABD Başkanı Bush, kongrede yaptığı konuşmada, bu konuya açıklık getirdi. Bu, ulemanın açıklamalarına önem vermeden Taliban`ın ve özellikle Kaide örgütünün tek bir hedef olarak alındığını ortaya koyuyor. ABD`nin tepkisi özellikle bu kesime yoğunlaşmış olacak. Biz de bu belirsizlik ortamından bir şekilde kurtulmuş oluyoruz.
Operasyonun zamanı
Başbakan Ecevit, operasyonun zamanı konusundaki tahmininin sorulması üzerine de şöyle dedi:
Hayır. Zaman tahmini çok zor. Bir kere klasik askeri müdahale, dışardan müdahale yapılacak olursa bu yıllar sürebilir. Sovyetler Birliği dönemindeki Afganistan işgali gibi veya daha önceki Vietnam`daki askeri müdahale gibi yıllar sürebilir. Onun için daha yeni yöntemler, daha yeni stratejiler oluşturmak gerekiyor. Çünkü bu müdahale ile dünya uzun süre birarada yaşayamaz.
Benim düşüncem şu, Afganistan`a dışarıdan birlikler yığmak yerine çünkü bunların başarılı olamayacağı geçmiş deneyimlerden de görüldü, Afganistan`ın kuzey kesiminde muhalif gruplar var. Onların kumandanları, askerleri var. Fakat aralarında şimdiye kadar bir birlik yoktu.
Onlar arasında birlik sağlayarak, askeri kara harekatını daha çok Afganlılar`ın kendilerinden beklemek uygun olur diye düşünüyorum. Bu arada istihbarata son derece önem vermek gerekiyor. İstihbaratın önemi çok arttı bu günlerde. Bizim bu konularda yani böyle bir yaklaşım konusunda Türkiye olarak yararlı katkılarımız olabilir.
Türkiye asker gönderemez
Ecevit, bu katkının ne olabileceği şeklindeki soruyu da,
Bir kere bizim istihbaratımız Afganistan`da özellikle Kuzey Afganistan`da olanı biteni çok iyi izliyor. Ayrıntılarına kadar izliyor. Ayrıca, o bölgedeki muhaliflerden bazılarıyla da çok öteden beri yakın ilişkimiz var. Özellikle Raşit Dostum`un başkanlığındakiler... Onun dışında birlikler de var. General Raşit Dostum`a ve onun birliklerine maddi ve manevi destek veriyoruz. Şimdi biz bunları biraraya getirip deneyimlerimiz doğrultusunda askeri eğitim verebiliriz. Türkiye, asker gönderemez oralara ama, askeri eğitim verebilir. Tabii eğer istenirse böylelikle asıl görev doğrudan doğruya Afgan muhaliflerine düşüyor. Çok çağdışı bir rejim var Afganistan`da. O rejimin de artık değişmesi gerekiyor. diye konuştu.
Bush`a gönderilecek mektup
Başbakan Ecevit, bu görüşlerini Amerikalı yetkililere anlatıp anlatmadığı yolundaki soruya da,
Dün bir açıklama yapacaktık, fakat Başkan Bush`un uzun bir konuşma yapacağı haberi alındı, onun üzerine erteledik. Şimdi kendi aramızda bir değerlendirme yapacağız. Konuyu bu ayrıntılarıyla belirlemiş değiliz çünkü, Amerikan yönetiminin şu aşamada ne yapacağını bilmemiz gerekiyordu. Şimdi o konuda bir aydınlığa çıkmış bulunuyoruz. karşılığını verdi. ABD`ye yazılacak mektuptan söz etmiştiniz. Bu konuda devletin üst kademesinde görüş ayrılığı var mı? şeklindeki soruyu Ecevit şöyle cevaplandırdı:
Evet, öyle bir temayülden bahsetmiştik. Fakat sayın Bush`un konuşmasını ve ulemadan ne ses çıkacağını beklemenin daha doğru olacağını söyledik. Nedense bazı gazeteciler bunu çok yadırgadı. Hatta bir gazete `mektup skandalı` demiş buna nedense. Halbuki bu konuda bizim çok dikkatli olmamız gerekiyor, çok hassas çok duyarlı bir süreçten geçiyoruz. ABD yönetimi ile de ilişki içindeyiz.
Şimdi durum dediğim gibi daha açıklık kazanmış görünüyor. Mektup konusunda devletin üst kademesinde görüş farkı yok. Böyle bir şey söz konusu değil. Tam tersine, tam bir uyum içindeyiz, devletin üst katlarında. Dediğim gibi Amerika`nın ne yapmayı tasarladığı, terörizme karşı nasıl bir yöntem uygulayacağı belli olunca daha rahatlıkla kendi katkımızı önerebiliriz.