Rifat Bey`in ilk işi eczacı çıraklığı
Güncelleme Tarihi:
Oluşturulma Tarihi: Mayıs 24, 2002 09:46
Tornacılıktan çorap satıcılığı ve eczacı çıraklığına kadar birçok iş yapan TOBB Başkanı Rifat Hisarcıklıoğlu`nu, Vitali Hakko keşfetti
Rifat Hisarcıklıoğlu adını çoğu kimse ilk kez geçen yaz duydu. Türkiye Odalar ve Borsalar Birliği (TOBB) Başkanlığına birdenbire oturduğu zannedildi. Oysa, Rifat Bey`in, TOBB Başkanlığı`na gelişinin öyküsü uzun ince bir yol... Çekirdekten işadamı ama, aynı zamanda mektepli. Ticari zekasını keşfeden isim Vitali Hakko. Asker bir babanın oğlu. Babası ile Başbakan Bülent Ecevit arasında, yıllar önce geçen diyalog ise hayli ilginç.
1964 yılında Kayseri`de İşçi Sigortaları Hastaneleri (şimdiki SSK) kurulur. Başhekim arayışı başlar. Çalışma Bakanı Bülent Ecevit`tir. Ecevit`in ricası üzerine cerrah yarbay Hisarcıkloğlu, emekliliğini ister. İşçi Sigortaları Hastanesi Başhekimliği`ni üstlenir. İşte Hisarcıklıoğlu`nun ağzından, 47 yılın öyküsü.
Söze, biraz da esprili bir dille, Övünmek gibi olmasın ama Kayserili`yim diye başlıyor. 1955 doğumlu Hisarcıklıoğlu, askeri doktor olan babasının görevi nedeniyle soluğu Washington`da alıyor. İlkokul yılları Kayseri`de başlıyor. Ailenin tek çocuğu ama, TED`de yatılı okuyor. İlk işi ise eczacı çıraklığı... O günleri şöyle anlatıyor:
HAYATI ÖĞRENMEK İÇİN
İlkokuldan itibaren her yaz çalışmaya başladım. İlk iş yerim Kayseri`de Güneş Eczanesi idi. Eczanenin sahibi Mehmet Kaşıkçı, daha sonra ANAP`tan milletvekili seçildi. Haftada 5 lira kazanıyordum. O yaz tam 40 lira biriktirdim. Önemli bir para gibi geldi bana. Ama ancak İstanbul`da Karaca`dan bir kazak almaya yetti... Seneler sonra öğrendim ki, babam, hayatı öğreneyim diye işe başlatmış beni, meğer haftalığımı kendisi veriyormuş.
Hisarcıklıoğlu, Üniversite bitene kadar yazları hep çalıştım derken, ticareti nasıl öğrendiğini de anlatıyor. Eski kitap, çorap satışı, muhasebecilik, züccaciyecilik, tornacılık dahil çok farklı işlerde çalışıyor. Keşfedilmesi ise lise sonrasına rastlıyor.
Yıl 1973... Vakko, Ankara Bakanlıklar`daki mağazasını açıyor, yetenekli gençleri arıyor. Rifat Bey, Beni, Vitali Hakko imtihan etti ve işe aldı diyor gururla. Kumaş bölümünde tezgahtar olarak işe başlayan Hisarcıkoğlu, o yıl Ankara İktisadi ve Ticari İlimler Akademisi`ni kazanıyor, Vakko`dan ayrılıyor. Rifat Bey, Vakko`nun yanısıra Ankara Dedeman Oteli`nin resepsiyonunda da 2 yıl çalışıyor. 1979`da evleniyor ve Tuzla`da askerliğini tamamlıyor. Derken, akrabalık ilişkileri nedeniyle Nuh Gıda`da aile içinde çalışma hayatına devam ediyor. Ancak 26 yaşında, bağımsız iş yapma arzusunu açıklıyor. Dayısının oğlu Nuh Eskiyapan`la ortak iş kurmaya karar veriyorlar. Yer olarak Nuh Gıda`nın Ankara Rüzgârlı Sokak`taki iş merkezi seçiliyor. Hisarcıklıoğlu, bu girişimi şöyle açıklıyor:
Nuh Gıda hayli oturmuş bir şirketti. Bizim kendimizi göstermemiz mümkün değildi. Ne iş yapacağımızı düşünüyorduk. Bir de fark ettik ki bizim Rüzgarlı`daki binanın hayli talibi var. İnşaat malzemesi satıcıları istiyorlar. Demek ki bu işte ekmek var diye düşündük. Aslında hiç bilmediğimiz bir işe girdik. Deyim yerindeyse bize işi müşteri öğretti. ECA, Vitra bayiliği aldık. Şaban Çavuşoğlu, ÇBS`nin sahibi idi. Bize desteği oldu. 6 ay sonra Türkiye genelinde boru satışlarında ikinci sıraya oturduk. 6 sene sonra Rüzgârlı`da lider konuma geldik. Rüzgârlı deyip geçmeyin. Türkiye`deki inşaat malzemelerinin yüzde 40`ından fazlası buradan pazarlanıyor. 8 sene sonra ise Türkiye`nin en büyük inşaat malzemesi satıcıları arasında girdik.
Özal`lı yıllar fırsat yarattı
Hisarcıklıoğlu, hayatının dönüm noktalarından olan Özal`lı yılları şöyle anlatıyor: O tarihe kadar tahsisli ithalat yapılıyordu. Özal, `serbestsiniz` dedi. Bizde gençlik, cesaret, enerji var. Ortağım Kamil (Alp) Bey`le atladık arabaya, başladık Avrupa`yı dolaşmaya. Bulgaristan, Fransa, İtalya, Çekoslovakya, Macaristan, gitmediğimiz yer kalmadı. İlk kereste, vitrifiye malzemesi, döküm radyatörü getiren biziz. İşi toptancılığa çevirdik. İnşaat işine girdik. Ankara`da Atatürk Bulvarı`nda, Tunalı`da, Aydınlıkevler`de iş merkezleri yaptık. Kendi sektörümüzde vergi rekortmeniyiz.
Hisarcıklıoğlu, 1991`de ATO Meclisi`ne giriyor. 1992`de dönemin ATO Başkanı Ahmet Çavuşoğlu`na karşı aday oluyor. Seçimi, 7-8 oyla kaybettim ama deneyim kazandımdiyen Rifat Bey, Fuat Miras`ın Haziran 2001`de TOBB Başkanlığı`ndan istifa etmesi üzerine emaneten başkanlığı üstleniyor. Üç çocuk babası Hisarcıklıoğlu, 9 ayda Türkiye`de 355 oda ve borsanın hepsini dolaştı ve 70 bin kilometre yol katetti. Mayıs 2002`de de 2 yıllığına TOBB`un yeni başkanı olarak seçildi.
Rifat Hisarcıklıoğlu adını çoğu kimse ilk kez geçen yaz duydu. Türkiye Odalar ve Borsalar Birliği (TOBB) Başkanlığına birdenbire oturduğu zannedildi. Oysa, Rifat Bey`in, TOBB Başkanlığı`na gelişinin öyküsü uzun ince bir yol... Çekirdekten işadamı ama, aynı zamanda mektepli. Ticari zekasını keşfeden isim Vitali Hakko. Asker bir babanın oğlu. Babası ile Başbakan Bülent Ecevit arasında, yıllar önce geçen diyalog ise hayli ilginç.
1964 yılında Kayseri`de İşçi Sigortaları Hastaneleri (şimdiki SSK) kurulur. Başhekim arayışı başlar. Çalışma Bakanı Bülent Ecevit`tir. Ecevit`in ricası üzerine cerrah yarbay Hisarcıkloğlu, emekliliğini ister. İşçi Sigortaları Hastanesi Başhekimliği`ni üstlenir. İşte Hisarcıklıoğlu`nun ağzından, 47 yılın öyküsü.
Söze, biraz da esprili bir dille, Övünmek gibi olmasın ama Kayserili`yim diye başlıyor. 1955 doğumlu Hisarcıklıoğlu, askeri doktor olan babasının görevi nedeniyle soluğu Washington`da alıyor. İlkokul yılları Kayseri`de başlıyor. Ailenin tek çocuğu ama, TED`de yatılı okuyor. İlk işi ise eczacı çıraklığı... O günleri şöyle anlatıyor:
HAYATI ÖĞRENMEK İÇİN
İlkokuldan itibaren her yaz çalışmaya başladım. İlk iş yerim Kayseri`de Güneş Eczanesi idi. Eczanenin sahibi Mehmet Kaşıkçı, daha sonra ANAP`tan milletvekili seçildi. Haftada 5 lira kazanıyordum. O yaz tam 40 lira biriktirdim. Önemli bir para gibi geldi bana. Ama ancak İstanbul`da Karaca`dan bir kazak almaya yetti... Seneler sonra öğrendim ki, babam, hayatı öğreneyim diye işe başlatmış beni, meğer haftalığımı kendisi veriyormuş.
Hisarcıklıoğlu, Üniversite bitene kadar yazları hep çalıştım derken, ticareti nasıl öğrendiğini de anlatıyor. Eski kitap, çorap satışı, muhasebecilik, züccaciyecilik, tornacılık dahil çok farklı işlerde çalışıyor. Keşfedilmesi ise lise sonrasına rastlıyor.
Yıl 1973... Vakko, Ankara Bakanlıklar`daki mağazasını açıyor, yetenekli gençleri arıyor. Rifat Bey, Beni, Vitali Hakko imtihan etti ve işe aldı diyor gururla. Kumaş bölümünde tezgahtar olarak işe başlayan Hisarcıkoğlu, o yıl Ankara İktisadi ve Ticari İlimler Akademisi`ni kazanıyor, Vakko`dan ayrılıyor. Rifat Bey, Vakko`nun yanısıra Ankara Dedeman Oteli`nin resepsiyonunda da 2 yıl çalışıyor. 1979`da evleniyor ve Tuzla`da askerliğini tamamlıyor. Derken, akrabalık ilişkileri nedeniyle Nuh Gıda`da aile içinde çalışma hayatına devam ediyor. Ancak 26 yaşında, bağımsız iş yapma arzusunu açıklıyor. Dayısının oğlu Nuh Eskiyapan`la ortak iş kurmaya karar veriyorlar. Yer olarak Nuh Gıda`nın Ankara Rüzgârlı Sokak`taki iş merkezi seçiliyor. Hisarcıklıoğlu, bu girişimi şöyle açıklıyor:
Nuh Gıda hayli oturmuş bir şirketti. Bizim kendimizi göstermemiz mümkün değildi. Ne iş yapacağımızı düşünüyorduk. Bir de fark ettik ki bizim Rüzgarlı`daki binanın hayli talibi var. İnşaat malzemesi satıcıları istiyorlar. Demek ki bu işte ekmek var diye düşündük. Aslında hiç bilmediğimiz bir işe girdik. Deyim yerindeyse bize işi müşteri öğretti. ECA, Vitra bayiliği aldık. Şaban Çavuşoğlu, ÇBS`nin sahibi idi. Bize desteği oldu. 6 ay sonra Türkiye genelinde boru satışlarında ikinci sıraya oturduk. 6 sene sonra Rüzgârlı`da lider konuma geldik. Rüzgârlı deyip geçmeyin. Türkiye`deki inşaat malzemelerinin yüzde 40`ından fazlası buradan pazarlanıyor. 8 sene sonra ise Türkiye`nin en büyük inşaat malzemesi satıcıları arasında girdik.
Özal`lı yıllar fırsat yarattı
Hisarcıklıoğlu, hayatının dönüm noktalarından olan Özal`lı yılları şöyle anlatıyor: O tarihe kadar tahsisli ithalat yapılıyordu. Özal, `serbestsiniz` dedi. Bizde gençlik, cesaret, enerji var. Ortağım Kamil (Alp) Bey`le atladık arabaya, başladık Avrupa`yı dolaşmaya. Bulgaristan, Fransa, İtalya, Çekoslovakya, Macaristan, gitmediğimiz yer kalmadı. İlk kereste, vitrifiye malzemesi, döküm radyatörü getiren biziz. İşi toptancılığa çevirdik. İnşaat işine girdik. Ankara`da Atatürk Bulvarı`nda, Tunalı`da, Aydınlıkevler`de iş merkezleri yaptık. Kendi sektörümüzde vergi rekortmeniyiz.
Hisarcıklıoğlu, 1991`de ATO Meclisi`ne giriyor. 1992`de dönemin ATO Başkanı Ahmet Çavuşoğlu`na karşı aday oluyor. Seçimi, 7-8 oyla kaybettim ama deneyim kazandımdiyen Rifat Bey, Fuat Miras`ın Haziran 2001`de TOBB Başkanlığı`ndan istifa etmesi üzerine emaneten başkanlığı üstleniyor. Üç çocuk babası Hisarcıklıoğlu, 9 ayda Türkiye`de 355 oda ve borsanın hepsini dolaştı ve 70 bin kilometre yol katetti. Mayıs 2002`de de 2 yıllığına TOBB`un yeni başkanı olarak seçildi.