Oluşturulma Tarihi: Şubat 26, 2010 09:45
Ocak ayı başında kaleme aldığımızyazımızda, 2010 yılında TL/dolar kuru 2.00 TL olmaz, ama 1.00 TL`ye yürür diye ahkam kesmişiz!
Daha çok uzakta değil, ocak ayı başında kaleme aldığımız
yazımızda, 2010 yılında TL/dolar kuru 2.00 TL olmaz, ama 1.00 TL`ye yürür diye ahkam kesmişiz! Ertuğ YAŞAR / REFERANS GAZETESİAradan daha iki ay bile geçmeden, yılbaşında 1.45 TL olan dolar kuru 1.55`e dayandı. Hani biraz daha tutulmasa 1.60`a da yürüyecek...
Eh ekonomist dediğin de zaten böyle olur! Önce iddialı ve şatafatlı bir öngörü yapacak, sonra öngörüsü patlayınca da ayrıntıları ile ve bilimsel olarak öngörüsünün aslında doğru olduğunu; ama ceteris paribus olmadığı için (yani diğer bütün etmenler sabit kalmadığı için) yanıldığını anlatacak...
Biz de böyle yapalım ki adımıza leke gelmesin değil mi?
Ocak ayının başında demişiz ki, ...Bütün bu koşullar altında, eğer 2010`da içten ya da dıştan gelen önemli bir politik şok olmazsa (ki olabilir), bizce dolar kuru 1.00 liraya doğru yürüyecektir. ...Ama (eğer hükümet kısa vadeli sermaye hareketlerini sınırlayıcı bir önlem almaz ya da Merkez Bankası reel faizleri eksiye çekmezse) dolar kuru 1.30`un altını rahatlıkla görebilir...
Bütün bu koşullar da şunlar imiş:
...
* Türkiye gibi gelişmekte olan ülkelere yabancı kaynak girişi çok hızlanmıştır;
* Dünyada krizden bu yana düşük olan faiz oranları yeniden uluslararası likiditeyi artırmıştır;
* Türkiye Uluslararası Para Fonu (IMF) ile anlaşma yapacağını açıklamıştır;
* Türkiye bütçe disiplini için her türlü sert önlem almaktadır;
* Bütçenin harcama tarafında politik anlamda antipatik olma pahasına ödün verilmemektedir (örnek: Memur maaşları, TEKEL işçileri, eczacılarla girilen çekişme...);
* Gelir tarafında da vergi toplamaya özel önem verilmektedir (Örnek: Varlık Barışı, kod uygulaması, son yapılan zamlar).
...
Biz de sonucu patlatmışız: ...eğer 2010`da içten ya da dıştan gelen önemli bir politik şok olmazsa (ki olabilir), bizce dolar kuru 1.00 liraya doğru yürüyecektir...
Eh işte o beklenen(!) şok geldi... Biz genelde bir dış şok bekliyorduk. Yani Yurtdışında bir ‘enayilik` olur; o da bizi olumsuz etkiler diye düşünüyorduk. Ama bu kere şok içeriden, hem de tam damardan geldi. Ülkedeki politik tansiyonun gerilmesi, bütün piyasaları gerdi.
Sanırım bu iç politik şoktan çok daha ağır olsa da, bu şoku 2001 yılının 21 Şubatı`nda olanlara benzetebiliriz (şansa bak, tarih de tam uydu!). Hani o zaman da bir şubat günü Milli Güvenlik Kurulu toplantısında anayasa kitapçığı atılmıştı ya! Piyasalar bu politik gerginlikten fitili ateşlemişler ve Türkiye son yılların en büyük ekonomik küçülmelerinden birini yaşamıştı.
Açıkçası ben piyasaların son politik gerginliğe bu kadar sert tepki vereceklerini beklememiştim. Çünkü uzun süredir piyasalar bütün iyi haberleri on ile çarparak; bütün kötü haberleri de yüze bölerek değerlendiriyorlardı.
Demek ki şimdi majör bir anlayış değişimi var! Yoksa böyle olur muydu?
Birileri bazı değerlerin çok şiştiğini ya da artık başka bir kazanç düzlemine geçmek gerektiğini düşünmüş olabilir. Zaten eğer böyleyse yapacak bir şey de kalmaz: Piyasa ilahları istedikleri kurbanı alana kadar durmayacaklardır.
Baksanıza, yurtdışından da arka arkaya Türkiye ile ilgili kötü değerlendirmeler gelmeye başladı. Çarşamba günü JP Morgan, Türkiye`nin 2010 yılı ekonomik büyüme öngörüsünü yüzde 5,0`ten yüzde 4,3`e çekti (neden olarak da iç ve dış talep zayıflığının yanı sıra artık IMF ile bir anlaşma yapılmayacağına inandıklarını söylediler).
Perşembe günü ise CITI Group, Türk borsasından satın alınacak hisse senetlerini politik nedenlerden dolayı downgrade ettiğini açıklayan bir rapor yayımladı. Bu değişikliği ekonomik nedenlerden daha çok politik nedenlerle açıklamışlar. Özellikle bir erken genel seçimin ülkeyi çok daha parçalı bir hükümete ve parlamentoya götürmesinden endişe ettiklerini yazmışlar.
İçten ve dıştan gelen bu saldırı sürerse doları kolay kolay tutamayız. Yine 1.80`leri görmek olasılığı ortaya çıkar...