Oluşturulma Tarihi: Nisan 16, 2002 10:26
Doğu ve Güneydoğu Anadolu bölgelerinin ekonomik kalkınmasına katkıda bulunmak amacıyla İstanbul Ticaret Odası (İTO) önderliğinde 1997 yılında kurulan Doğu Yatırım Holding, yatırımlarını rafa kaldırdı.
Doğu Yatırım Holding ve İTO Yönetim Kurulu Başkanı Mehmet Yıldırım, 2000 yılında krizi öngörerek yatırımlarını durdurduklarını, halen teşvik aldıkları 10-12 projenin ellerinde beklediğini söyledi.
Bekleyen projelerin dondurulmuş sebze, üzümcülük, şarapçılık, süt fabrikası ve hayvancılık entegre tesisleri kurulması, bölgeye uygun sulama cihazlarının üretimi, mermercilik, turizm alanlarını kapsadığını anlatan Yıldırım, Adıyaman, Şanlıurfa, Diyarbakır, Van, Kars gibi illerde yapılacak bu yatırımlarıntutarının 150 milyon
dolar civarında olduğunu bildirdi. Devletin verdiği teşviklerin hiçbirini yerine getirmediğini öne süren Yıldırım, Teşvikte yazılıyor, (yüzde 50`si öz kaynaktan, yüzde50`si destekleme fonundan) diyorlar, ama kimseye bir lira verdikleri yok. Böyle olunca yatırım da yok tabii dedi.
BÖLGE İNSANI YABANCI SERMAYE MUAMELESİ YAPIYOR
Yatırımlarla ilgili bölgedeki devletin temsilcilerinden hiçbir yardım göremediklerini, bölgenin insanlarının bile kendilerine yabancısermaye muamelesi yaptığını belirten Yıldırım, yatırıma gidince mahallenin futbol takımından karakolların arabalarının lastiklerine kadar o vilayetin ne sorunu varsa önlerine konulduğunu, bunun ise yatırımcıyı yıldırdığını söyledi.
Bugünkü vergi sisteminde yatırım yapmanın mümkün olmadığını savunan Yıldırım, şöyle devam etti: Biz, şu ana kadar 2 trilyon liranın üzerinde vergi ödemişiz. Hemyatırım yapacaksınız, hem istihdam yaratacağım diyeceksin, hem de dahayatırıma başlamadan devlet seni soyacak. Böyle yatırım mı olur? Bugün Türk müteşebbisi artık sermayesini alıp yurt dışına gidiyor. Bu anlayışla, bu vergiler ile kimse yatırım yapmaz. Yapan batıyor. Batmakiçin yatırım yapar mısın? Türkiye bu yapısal değişimi gerçekleştirmeden yabancı sermaye de gelmez. Gelir, fakat Hasan`ın fabrikasını kelepir fiyatla kapatmaya, 2milyar dolarlık bankayı 300 milyon dolara almaya gelir. Onun için kimse yatırım için gelmez. Türk müteşebbisi de artık aptal değil. Devletten çok çekti. Romanya, Bulgaristan, Arnavutluk, Rusya bizden çok çok daha liberal yapıya sahip. Mehmet Yıldırım, teşvik alınan yatırımların gerçekleşmesi durumunda bölgede binlerce insanın istihdam edilecek ve GSMH`ya milyarlarca dolar eklenecek olduğuna işaret ederek, şöyle dedi: Biz bu işlere başladığımızda bölgede büyük terör vardı. Orada bizim yerlerimiz yakıldı, yıkıldı. Buna rağmen Türk müteşebbisinin, özel sektörün mücadelesi oldu orada. Ne tehditler aldık, ama buna rağmen biz yatırım yaptık. Ama, bizi batırmak için de devlet uğraştı bizimle. 1 lira teşvik alamadığımız gibi 2 trilyon liranın üzerinde vergi ödedik.
3.5 TRİLYON LİRANIN ÜZERİNDE YATIRIM YAPTIK
Doğu Yatırım Holding`in bugüne kadar 3.5 trilyon liranın üzerinde yatırım yaptığını bildiren Yıldırım, şu anda seracılık, meyve fidanları üretimi ve kayak turizmi alanında 3 tesisle faaliyetini sürdüren holdingin 200 kişiyi istihdam ettiğini söyledi. Yatırımları şimdi rafa kaldırdık diyen Yıldırım, bir düzelme olmadıktan sonra yatırım yapmanın anlamı olmadığını vurguladı. Holding ortaklarının yeterli ilgiyi gösterdiğini kaydeden Mehmet Yıldırım,yatırımları durdurdukları için sermayesi 1 trilyon lira olan holdingde sermaye artırımı düşünmediklerini bildirdi. Mehmet Yıldırım, Bugüne kadar ben ortaklarımdan herhangi aksi bir bakış görmedim. Ama herkes işadamı. Akıllıproje getirip anlatabilirsen tabii ki yardımcı olurlar dedi. Doğu Yatırım Holding olarak ileriye dönük hiçbir hedefleri olmadığını duyuran Yıldırım, 1-1.5 yıldır devamlı küçüldüklerine, istihdamı 700`den 200`lere çektiklerine dikkat çekti. Yıldırım, tasfiyeye gidip gitmeyeceklerine ilişkin soruyu yanıtlarken de, şöyle dedi: Hayır. Mevcut ile çalışıyoruz. Ama, gerekirse, şartlar bozulursaonu da yaparız. Ekonomi bu. Biz, yardım kurumu değiliz. Nihayet bir ekonomik faaliyet yapıyoruz. Ayakta duruyorsa, durmaya çalışırsın. Yoksa sürekli zarar eden bir kamu kurumu gibi çalışamayız ki. Hiç değilse kardan vazgeçtik, ayakta dursun. Ama enflasyon bir yanda, vergiler bir yanda kayıtlı ekonomide pahalı üretim yapıyoruz. Ülkem, bir an önce yatırımcıya, özel sektöre sahip çıkmalı.