Güncelleme Tarihi:

BOYNER Holding Murahhas Azası Cem Boyner, Türkiye’deki ekmeğin hiçkimseye yetmeyeceğini belirterek, dünya pazarlarına açılmanın şart olduğunu söyledi. Boyner, ‘Dünya pazarlarını kendi pazarımız gibi görmeliyiz’ dedi. Osmanbey Tekstilci İşadamları Derneği’nin (OTİAD) geleneksel sohbet toplantısında konuşan Cem Boyner, Osmanbey’li tekstilcilere markalaşma ve T-Box’ın iki yıl içinde nasıl bir marka haline geldiğini anlattı.
4 MİLYON ADET SATIŞ:
Boyner, T-Box’ı ihracattaki ilk yılında Hırvatistan’dan Lübnan’a, Kanada’dan Kıbrıs’a, Güney Afrika’dan Avustralya ve Papua Yeni Gine’ye kadar çok ciddi pazarlara sattıklarını kaydetti. T-Box’ın ilk yıl 2 milyona yakın satış yaptığını belirten Boyner, daha ikinci yılı bitirmeden 4 milyon adete ulaştıklarını ifade etti. İhracatta, Doğu’da Almatı, Batı’da Prag, Kuzeyde St-Petersburg, Güneyde ise İran, Pakistan, Dubai ve Mısır’ı içine alan bir ihracat çemberi çizdiklerini anlatan Boyner, sözlerine şöyle devam etti: ‘T-Box satışında en iyi pazarımız Türkiye’den sonra Avustralya. Burada 500 bin adeti geçtik. Atina’da bu yıl 100 bin adedi bulacak bir satış yaparız.’
MOSKOVA’DA 6-7 MAĞAZA:
Moskova’da 6-7 mağaza açmayı öngördüklerini dile getiren Boyner, ‘Kazan ve Kiev’de mağaza açmayı öngörüyoruz. Polonya ve Prag’da da mağaza açmak için çalışmalar yapıyoruz. Türkiye’de küçülmek istemiyoruz ama birbirimize satış yaparak işi büyütemeyiz’ dedi.
KURU DALDAN DÜDÜK:
Boyner, diğer işlerde olduğu gibi T-Box’ın hakkını veremediklerini belirterek, ‘Bu yıl yüzde 10-20 büyüse iyi olur derdik. Ama T-Box’ın hakkını vermek için her yıl 2-3 kat büyümemiz, kadroları eğitmemiz ve yurtdışına çıkmamız lazım. Yani Gaziantep’te bir işadamının bana ‘sen kuru daldan düdük yaptın, onu satıyorsun’ dediği gibi evet doğru kuru daldan düdük yapmak lazım’ dedi.
KOTON BAŞARILI BİR MARKA:
Alışveriş merkezlerinde ünlü markaların yanı sıra bilinmeyen markaları da satmak gerektiğini belirten Boyner, ‘Tüketici artık perakende noktalarında farklı markalar görmek istiyor. Koton bu anlamda çok başarılı bir marka oldu. Önce Boyner’de satılıyordu sonra bilinirliği arttı ve çok sayıda mağazaya ulaştı. Şimdi biz de Koton gibi Osmanbey’den çıkacak yeni markalara şans tanımak istiyoruz’ dedi.
Osmanbey’le büyüdüm oraya geri döndüm
MOSKOVA’daki operasyonları ile ilgili olarak İstanbul Osmanbey’deki tekstilcilerle işbirliği içine girdiklerini belirten Cem Boyner, 24 yıl aradan sonra yeniden Osmanbey’e döndüklerini söyledi. Boyner, 1971 yılında İstanbul Halaskargazi’de bir mağazayı devralarak ilginç bir tesadüfle perakende işine girdiklerini anlatarak sözlerine şöyle devam etti: ‘Perakendede Osmanbey’den yola çıktık, onların varlığı ile büyüdük. Moskova ve Kahire mağazalarımızı açarken, dünyayı en yakın nereden takip ederiz, gerçekten dünyanın istediği ürünleri, modayı, fiyatı nereden bulup veririz diye baktığımızda yolumuzu yeniden Osmanbey’e çevirdik. Özellikle Moskova mağazamızda bu kış kadın giyiminin önemli bir bölümünü Osmanbey iş aleminden tedarik edeceğiz. Zaman değişti ve tekrar aynı aleme geri dönmüş olduk. Bu da bizim ticari hayatımızda çok ilginç bir gelişme.’