Başmüdürün ailesi peş peşe üç şirket kurmuş

Hakkında `zimmete ve irtikapa yardımcılık`tan soruşturma açılan ve önceki gün görevden alınan Edirne Kapıkule Gümrüğü Başmüdürü Halil İbrahim Ekinci`nin serveti araştırılıyor. Savcılık tarafından yapılan araştırmada ulaşılan ilk bulgular derinleştiriliyor. Edinilen bilgilere göre Başmüdür Ekinci`nin iki kızı ve eşi dört şirkette ortak durumunda. Ekinci`nin büyük kızı Hatice Esra Kavurmacı, Sait Kavurmacı ile evliyken kurulan Esas Tekstil`de ortak. Mart 2003`te kurulan bu şirkette, Ekinci`nin halen yurtdışında okuyan kızı Haliye Derya Ekinci de ortak. Esas Tekstil, `Esas` markasının sahibi. Ancak Nişantaşı`ndaki tek mağazasını da kapattı. Markanın battığı söyleniyor. Savcılık, Esra Kavurmacı`nın üzerine 2003 model bir dizel Mercedes otonun kayıtlı olduğunu saptadı. Başmüdür Ekinci`nin diğer kızı Haliye Derya Ekinci de lüks bir oto sahibi. Üzerine kayıtlı 2005 model 5.20 BMW model oto olduğu belirlendi. Yapılan araştırmalara göre öğrenci olan Haliye Ekinci`nin üzerine kayıtlı bu otoyu babası Başmüdür Ekinci kullanıyor. Peş peşe üç şirket Florya-Şenlikköy`de lüks bir apartman dairesine oturan Halil İbrahim Ekinci`nin eşi Fatma Ekinci ile kızları Hatice Esra Kavurmacı ve Haliye Derya Ekinci`nın ortaklığı bulunan üç şirket de 2005 yılında, mart, nisan ve temmuz aylarında peş peşe kurulmuş. Hatice Esra Kavurmacı ile annesi Fatma Ekinci, Mart 2005`te YEK Ticari Mümessillik`i kurmuşlar. Hatice Esra Kavurmacı ile kardeşi Haliye Derya Ekinci Nisan 2005`te MEK Hazır Giyim`i kurmuş. Temmuz ayında da Hatice Esra Kavurmacı ile Ümit Yeşim Akalınlı, Ekar Acentacılık`ı faaliyete geçirmişler. Soruşturmayı yürüten savcıların dikkatini çeken bir başka ayrıntı ise İstanbul`da özel bir üniversitede okuyan Haliye Derya Ekinci`nin öğretimine ara vererek yurtdışında eğitime gitmesi. Savcılığa ulaşan bilgilere göre Halil İbrahim Ekinci`nin İstanbul ve dışında bazı gayrimekullerinin olduğu ihbarları üzerine üzerine Türkiye genelinde kendisi ve aile üyeleri hakkında mal varlığı araştırması başlatıldı. 12 yöneticiye soruşturma KEREM KURUL Edirne DHA Edirne Cumhuriyet Başsavcılığı, Kapıkule Gümrüğü`nde, aralarında, geçici görevle Ankara`ya atanan Gümrük Başmüdürü Halil İbrahim Ekinci ve 3 yardımcısının da bulunduğu toplam 12 yönetici hakkında zimmet ve irtikap suçunun işlenmesine imkân sağladıkları gerekçesiyle soruşturma başlattı. Kapıkule operasyonu kapsamında halen 74 kişi tutuklu bulunuyor. Kapıkule yenileniyor Bu arada, Kapıkule Gümrük Kapısı`nın küçültülmesi ile ilgili proje de başlıyor. Halen 750 dönüm arazi üzerine kurulu olan kapı, bu rakamla Avrupa`nın en büyük gümrük alanı durumunda. Yeni Kapıkule 260 dönüme kurulacak. TOBB tarafından yap-işlet-devret modeli ile yenilenecek Kapıkule`de rüşveti önlemek için yolcuların araçlarından inmeden işlem yaptırabilmesi için özel peronlar yapılacak. Tüm gümrük sahası kameralarla donatılacak. 24 saat süre ile gözetlenecek. Kapıkule`nin çok büyük bir saha üzerine kurulu olmasının güvenlik sorunu yarattığı belirtiliyordu. AKP`de Kürşad Tüzmen tartışması `Siyasi sorumluluk gündeme gelebilir` ABDULLAH KARAKUŞ Ankara Kapıkule Gümrük Kapısı`nda düzenlenen operasyonun yankıları sürerken, dönemin Gümrük Müsteşarı Nevzat Saygılıoğlu`nun kaçakçılıktan yargılanan Kemal Can adlı kişinin free shop açması için Bakan Kürşad Tüzmen`den talimat aldık açıklaması AKP`de tartışma yarattı. AKP Bursa Milletvekili Ertuğrul Yalçınbayır, Devlet Bakanı Tüzmen`e bağlı gümrüklerde büyük denetim zafiyeti olduğunu belirterek, Ortaya çıkanlar kabul edilemez. Siyasi sorumluluk gündeme gelebilir. Her bakanın, görev alanına giren kurumlarla ilgili denetim gücü vardır. Ama geçmişten beri bu denetimler yapılamıyor. Son olayda hem gümrükçüler hem de güvenlik güçleri bir havuz oluşturmuş, oradan kendi ikramiyelerini alıyorlar. Böyle bir anlayış kabul edilemez. Bunun arkasından siyasi sorumluluk da gündeme gelecektir diye konuştu. Yalçınbayır, Bakan, uzun süredir görevde, denetleme anlayışı daha etkili olmalıydı dedi. Talep olabilir, `rutindir` AKP Grup Başkan Vekili Faruk Çelik ise, Tüzmen`in, Milletvekillerinin taleplerini zaman zaman gerekli yerlere ilettim sözlerine destek verdi. Çelik, şöyle konuştu: Milletvekillerine toplumun çok değişik kesimlerinden talepler gelir. Bu, Türk siyasetinin hastalığıdır. Tüzmen`e de talepler gelmiş olabilir. Bakan, gelen talepleri göndermiş olabilir. Bunlar rutindir. Ama neticesi kurallar çerçevesinde ve şartları yerine getiriyorsa olmalıdır. Bize de vatandaştan sürekli talepler geliyor. Şartları yerine getiriyorsa işi olabiliyor. Hemşehri `savunması` AKP Grup Başkan Vekili Sadullah Ergin de, Milletvekillerinin müteşebbislere ve yatırımcılara yardımcı olma gayreti var. Bu, bugün başlamadı. Yatırım yapmak isteyen hemşehri ve seçmenlere destek olunuyor. Çünkü bürokrasinin, mevzuata uygun olmasına rağmen yokuşa süren uygulamaları oluyor. Mevzuata aykırı olan, hukuka uymayan taleplerin vekillerden geldiğini düşünmüyorum dedi. CHP`den `istifa` çağrısı Tüzmen`e CHP`nin bürokrat kökenli milletvekillerinden ise istifa çağrısı geldi. CHP İstanbul Milletvekili Kemal Kılıçdaroğlu, Tüzmen`in görevini derhal bırakması gerektiğini, operasyonla ortaya çıkan ilişkilerin de sürpriz olmadığını kaydetti. Bürokratların bakandan talimat aldığını açık yüreklilikle söylemesinin önemli olduğuna dikkat çeken Kılıçdaroğlu, Bakan bu saatten sonra istifa etmeli, köşeye çekilmeli dedi. CHP Trabzon Milletvekili Akif Hamzaçebi, Tüzmen`in Kapıkule operasyonunun hemen ardından istifa etmesi gerektiğini vurgulayarak, Bakanın o koltukta oturmaması gerekir. `Talimat vermedim` diyor, bürokratlar `verdi` diyor. Üstelik bakanın talimat vermemesi de sorumluluğunu ortadan kaldırmaz. Bir bürokrat izin verilmemeli diye görüş bildiriyor, diğeri görevden alınıyor. Ortada bir problem olduğu açık. Demek ki bir şeyler zorlanıyor diye konuştu.