Güncelleme Tarihi:

Akgiray, Avrupa’nın çözümsüzlükte ısrar etmesinin Türkiye için iyi haber olduğunu söyledi
Türkiye’nin bu krizden fırsat çıkarma şansı olduğunu kaydeden Akigiray, “Bu şansı değerlendirmek için yapısal düzenlemelerimizi, iyileştirmelerimizi ve rekabetçi yapıyı bir an evvel her konuda sağlamak zorundayız. Gün bugündür. ‘Bakalım ne olacak sonra yaparız’ deme lüksümüz yok. Bu belki Türkiye’nin eline 100 yılda bir geçen en büyük ilk fırsat. Bunu iyi değerlendirmeye mecburuz” dedi.
Daralma da bize yarar
Gayrimenkul Yatırım Ortaklığı Derneği (GYODER) ve Finans Dünyası dergisince düzenlenen “Küresel Değişim ve Yeni Umutlar Konferansı’nda konuşan Akgiray, küresel kriz sürecinde Türkiye için çok iyi yeni umutların ortaya çıktığını belirterek, şunları kaydetti: “Türkiye’nin her alanda özellikle ekonomik bakımdan duruşunun değiştiğinin farkındayız. Ancak Avrupa’ya çok bağımlılığımız var. Ticaretimizin yüzde 40’dan fazlasını Avrupa ile yapıyoruz. Finansal akışlar Avrupa’dan geliyor. Avrupa’daki yavaşlama, daralma bizi illa ki etkiliyor. Avrupa çözümsüzlükte ısrar eder ve yıllarca giderse, bu bizim için iyi haber. Çünkü Türkiye göreli olarak daha iyi durduğu için illa ki daha çok tercih edilen bir yatırım yeri olacaktır.”
Her türlü iyi haber
Bu sürecin 3-5 aylık değil, birkaç yıla yayılağını kaydeden Akgiray, “Avrupa bir an evvel toparlarsa iyi haber. Kısa vadede Avrupa’ya olan bağımlılıktan dolayı biz de toparlayacağız.
Bu değişimde Türkiye için iyi haber var. İyi haberin ne zaman gerçeğe dönüşeceği, zamanlaması ne zaman olacağı Avrupa’daki toparlanmanın hızına bağlı biraz da” diye konuştu. Dünyadaki değişime de değinen Akgiray şöyle devam etti: “Gelişmekte olan ülkeler, Çin, Hindistan, Kore, Brezilya, Türkiye var. Servet üretim ve para kazanma yeteneği bir yerden bir yere kayıyor. Bir yandan kolay bulunan kredi, bir yanda el değiştiren servet. Bunlar üst üste gelince, bugün içinde olduğumuz ve hala çözmeye çalıştığımız sarmal çıktı ortaya. Bu zor bir soru ve problem. Dünyanın uzun yıllar bununla yaşayacağı aşikar.”