Atina kabul etti, Ankara`dan ses yok
Güncelleme Tarihi:
Oluşturulma Tarihi: Ocak 10, 2001 00:00
Seyreltilmiş uranyumlu (SU) silahların yol açtığı sanılan Balkan sandromu ile ilgili tartışmalar Avrupa`yı sarsarken, Türkiye sessizliğini sürdürüyor. Yunan hütümeti SU içeren mühimmatı kullandığını kabul edip önlemler alırken, Yunan basını Türkiye`nin de aynı tip ekipmanlara sahip olduğunu öne sürdü. Türk Genelkurmay Başkanlığı ise geçen hafta Türk birliğinden sadece iki personelde düşük oranda radyasyona saptandığını, konunun hassasiyetle takip edildiğini açıkladı. Ancak Avrupa ülkelerinin aksine Türkiye Dışişleri Bakanlığı bir açıklama yapmadı. Milli Savunma Bakanı Sabahattin Çakmakoğlu da dün Şu anda bizimle ilgili ve bizim askerimizle bu konuda irtibatlı bir bilgi yok sözleriyle yetindi.
Türk Deniz Kuvvetleri`nin sahip olduğu 8 fırkateynde de Yunanistan`ın SU içeren mühimmatı kullandığını açıkladığı Phalanx tipi roketsavarların yanı sıra, Harpoon güdümlü mermisi, 5/54 Gun, 324mm Mk32 ve ASROC tipi silahlar bulunuyor. Phalanx`ın üreticisi Raytheon`un verilerine göre ABD`deki her savaş gemisinin yanı sıra 20 müttefik ülke gemilerinde de bulunan bu silah, kısa menzilli `son şans` füzesi olarak adlandırılıyor. Füzede ya SU içerikli mühimmat ya da APDS adlı mühimmat kullanılabiliyor. Füzenin en büyük özelliği, küçük savaş uçakları ya da hücumbotlardan dahi yönelen anti-gemi füzelerinin tehditlerini otomatik saptaması, izlemesi ve karşı hücuma geçmesi. 1977`de test çalışmalarına başlanan sisteme ABD ordusu ilk siparişini 1978`de vermiş. (RADİKAL)
Türk Deniz Kuvvetleri`nin sahip olduğu 8 fırkateynde de Yunanistan`ın SU içeren mühimmatı kullandığını açıkladığı Phalanx tipi roketsavarların yanı sıra, Harpoon güdümlü mermisi, 5/54 Gun, 324mm Mk32 ve ASROC tipi silahlar bulunuyor. Phalanx`ın üreticisi Raytheon`un verilerine göre ABD`deki her savaş gemisinin yanı sıra 20 müttefik ülke gemilerinde de bulunan bu silah, kısa menzilli `son şans` füzesi olarak adlandırılıyor. Füzede ya SU içerikli mühimmat ya da APDS adlı mühimmat kullanılabiliyor. Füzenin en büyük özelliği, küçük savaş uçakları ya da hücumbotlardan dahi yönelen anti-gemi füzelerinin tehditlerini otomatik saptaması, izlemesi ve karşı hücuma geçmesi. 1977`de test çalışmalarına başlanan sisteme ABD ordusu ilk siparişini 1978`de vermiş. (RADİKAL)