Oluşturulma Tarihi: Kasım 10, 2003 09:22
Cumhuriyet kurulduğunda bir ABD Doları 90 kuruşa eşitti. Hal böyle olunca, enflasyon canavarıyla tanışmayan Türkiye`de liradan sıfır atmak da kimsenin aklına gelmemişti
Atatürk`ün ölümünün 65. yılında, Türk Lirası dünyanın en değersiz paraları arasına girdi. Bugün rekora giden bol sıfırları atılması gündeme gelen Türk Lirası, o zamanlar dünyanın en güçlü ekonomilerinin paraları karşısında oldukça değerliydi. Tam 80 yıl önce Cumhuriyet kurulduğunda bir ABD Doları 90 kuruşa eşitti. Hal böyle olunca, enflasyon canavarıyla tanışmayan Cumhuriyet Türkiye`sinde liradan sıfır atmak da kimsenin aklına gelmemişti. Bugünse durum oldukça farklı.
DİE verilerine göre, Türkiye`de doların fiyatı, Türk Lirası karşısında 80 yılda 1 milyon 250 bin kat arttı. TL`ye yıllardır sülük gibi yapışan 6 sıfırdan kurtulmak için hazırlık yapıyoruz. 2005 yılından itibaren sıfırlanmış `Yeni Lira` ile tanışacağız. Böylece Türkiye, parasındaki bol sıfırlarla elde ettiği bir şampiyonluktan kurtulacak. Peki bu sıfırlar kimin eseri?, 6 sıfırı TL`ye eklemek hangi siyasi lidere kısmet oldu? Türk Lirası`nın ABD Doları karşısındaki 80 yıllık hazin öyküsüne yazılan 6 sıfırın birer sembolü olmak, kimlerin kısmetine düştü? Hangi lider hangi sebepten, Türk Lirası`nın ABD Doları karşısındaki 6 sıfırlı resim çerçevesine kendi fotoğrafını astı?
SIFIRCI LİDERLER
Cumhuriyet kurulduğunda 1
dolar, 90 kuruştu
1567 sayılı Türk Parası`nın Kıymetini Koruma Kanunu ile Kambiyo Rejimi`nde yapılan değişikliklerle 25 Şubat 1930 tarihinde 4. İnönü Hükümeti döneminde ilk kez doların fiyatı 1 liranın üzerine çıktı ve 1 ABD Doları, 1 lira 30 kuruş oldu. Aşırı değerli lira 7 eylül 1946`ya kadar bu yapısını korudu. 2. Dünya savaşı sonrasında yeni kurulan IMF gibi uluslararası kuruluşlar dış ekonomik ilişkilerde liberalizasyonu öğütledi. 7 Eylül 1946`da yüzde 116 oranında devalüasyon yapıldı. Recep Peker`in başbakanlığındaki bu dönemde
1 ABD Doları, 2 lira 80 kuruşa çıktı. Ağustos 1958`de Menderes hükümeti döneminde yapılan yüzde 221 oranındaki devalüasyonla da 1 ABD Doları, 9 lira oldu.
İlk sıfır Demirel`e kısmet oldu
Sonraki hükümetler sabit kur sistemini uygulamayı sürdürünce dış dengeler iyice bozuldu ve hükümet kapısına dayandığı IMF`in de baskıları sonucunda dış krediler için bazı önlemler almaya başladı. Bu 3. devalüasyonu getirdi ve 3. Demirel hükümeti TL`yi yüzde 65 devalüe etti. 10 Ağustos 1970 tarihinde, 1 ABD Doları ilk kez 10 liranın üzerine çıkarak 14 lira 85 kuruş olurken, dolar karşısında hızla değer yitiren liradaki ilk sıfırın sahibi Süleyman Demirel oldu.
İkinci sıfır Bülend Ulusu`nun
1970 ile 1980 yılları arasında dünyayı etkisi altına alan petrol krizi ve Kıbrıs Barış Harekatı`nın sonucunda
3. Ecevit hükümeti
1 ABD Dolarını, 35 liraya çıkardı. Türkiye tarihinin kendinden en çok söz ettiren devalüasyon ise 12 eylül 1980 askeri darbesinin hemen öncesinde ekonomiyi tam anlamayla dışa açık hale getirmeyi amaçlayan 24 Ocak kararlarıyla yapıldı. TL yüzde 100 devalüe edilirken, 1 ABD Doları 70 liraya çıktı. Kurlar 1 Ocak 1981 tarihinden itibaren günlük olarak belirlenmeye başlarken, Türk Lirası ABD Doları karşısındaki ikinci sıfırına 20 Eylül 1980 ile 13 Aralık 1983 tarihleri arasında görev yapan hükümete başkanlık eden Bülend Ulusu zamanında kavuştu. 1 dolar yüz lirayı aştı.
Üçüncü sıfır Turgut Özal`ın
1983 seçimleriyle Türkiye askeri dönemden sivil yönetime geçerken, Başbakanlık koltuğuna oturan Turgut Özal 1984 yılında bankalara, günlük ilan edilen kurların belli bir oranının altında ve üstünde
döviz alım satımı izni verdi. Ekonomide reform denilecek birçok karara imza atan Özal`ın, 13 Aralık 1983 ile 21 Aralık 1987 tarihleri arasında kurduğu
1. hükümet sırasında dolar-TL paritesinde üçüncü sıfıra, yani binli rakamlara ulaşıldı ve çerçeveye Turgut Özal`ın fotoğrafı asıldı.
Süleyman Demirel`e ikinci sıfır
1989 yılında döviz üzerindeki tüm kontroller kalkarken, 1991 seçimleriyle 11 yıl aradan sonra Başbakanlık koltuğuna oturan Süleyman Demirel, beraberinde kendisinin ikinci, liranın ise ABD Doları karşısındaki on binli rakamlara ulaşmasını sağlayan dördüncü sıfırını da getirdi. İki yıl sonra Cumhurbaşkanı Turgut Özal`ın ölümüyle bu makama geçen Süleyman Demirel, başbakanlık koltuğunu istemeyerek de olsa Tansu Çiller`e bıraktı ama sıfır tablosundaki dördüncü çerçeveye ikinci kez onun fotoğrafı asıldı.
Erbakan 5 ayda 5. sıfırı aldı
Beşinci sıfır Necmettin Erbakan dönemine rastlasa da olayın gelişimi Tansu Çiller - Murat Karayalçın ortaklığındaki DYP-SHP hükümeti`ne dayanıyor. Bu dönemde 14 yıl aradan sonra, 5 Nisan 1994`te bir kez daha devalüasyon kararı aldı. Döviz yüzde 28 oranında devalüe edilerek 1 ABD Doları, 28 bin liraya çıkartıldı. Merkez Bankası 24 Mart 1995 tarihinde günlük kur belirlemeyi bıraktı. Bankalararası para piyasasında en çok işlem yapan 10 bankanın alış-satış ortalaması baz alınarak kurlar serbest bırakıldı. 1996`da Erbakan başbakanlığındaki Refahyol hükümetinin döneminde, dolar 100 bini geçerken, Erbakan da beşinci sıfırın sahibi olarak çerçevedeki yerini aldı.
Altıncı sıfır Ecevit`in başına düştü
Enflasyona paralel artışını sürdürerek 90`lı yılların son döneminde 200, 300 ve 400 binli rakamları hızla geçen dolar, Bülent Ecevit`in başbakanlığında kurulan DSP-MHP-ANAP koalisyonu iktidarında da artık olağanlaşan bu seyrini sürdürdü ve Aralık 1999`da 500 bin sınırı aştı. 21 Nisan 2000`de 600 bin rakamına ulaşan dolar, 22 Şubat`ta dalgalı kura geçilmesiyle birlikte, altı sıfırla ifade edilen milyon sınırına dayandı. 23 Şubat 2001`de 965 bine ulaşan dolar 16 Nisan 2001`de, yüzde 50 oranında değer kaybederek, psikolojik 1 milyon sınırını resmen aştı ve altıncı sıfırın halkasını Bülent Ecevit`in boynuna astı.