Arçelik`in hedefi ilk 10`a girmek
Güncelleme Tarihi:
Oluşturulma Tarihi: Mart 10, 2005 10:21
50. yılını kutlayan Arçelik, bu yıl yüzde 18 büyümeyi planlıyor. Hedefleri doğrultusunda yeni iş alanlarına ve özellikle büyük mağazacılık dalına gireceklerini belirten Arçelik Genel Müdürü Aka Gündüz Özdemir, `Önümüzdeki 5 yıl içinde kendi sektörümüzde dünyanın en çok tercih edilen ilk 10 markasından birine sahip olmak istiyoruz. Bu vizyonla yeniden yola çıktık` dedi.
Arçelik`in 50. kuruluş yıldönümü nedeniyle düzenlenen basın toplantısında yaptığı konuşmada Özdemir, 2004 yılında önceki yıla göre yaklaşık yüzde 30 büyüme gerçekleştiren Arçelik`in, 2 milyar 686 milyon Euro konsolide ciro elde ettiğini ve yurtdışı gelirini artırdığını bildirdi.
2005 yatırım hedefi 97 milyon Euro
Arçelik`te sürdürülebilir büyüme gerçekleştirdiklerini ifade eden Özdemir, 2005`teki iş planında yüzde 18 büyüme hedeflediklerini ve büyümeyi yeni iş alanları ile desteklediklerini açıkladı. 2004`te 100 milyon Euro yatırım yaptıkları ve bu yıl da 97 milyon Euro yatırım planladıklarını aktaran Özdemir şunları söyledi: `Bugün Türkiye`de her evde en az 2 Arçelik ürünü var, gelecekte Koç Grubu`nun `Her Avrupalı`nın evinde bir Koç ürünü` hedefinin en önemli taşıyıcısı olmayı amaçlıyoruz. Buzdolabı kapasitemizi geçen yıl Türkiye ve Romanya`da toplam 3 milyon 750 bin adede çıkardık. Bu yıl 4 milyon 700 bin adedi bulacak. Çamaşır makinesi kapasitesinde bu yıl 3.5 milyona ulaşacağız. 2006`da devreye girecek Rusya yatırımı ile bu kapasiteyi daha da artıracağız. Fırın üretim kapasitesi, 2005`de 2 milyon 100 bin adete çıkacak. Böylece toplam üretim kapasitemiz 2005`te 11 milyon adedi geçecek.`
17 Aralık sonrası işler yavaş gidiyor
Arçelik`in 50. yılı nedeniyle düzenlenen basın toplantısına katılan ve gazetecilerin sorularını yanıtlayan Koç Holding Yönetim Kurulu Başkanı Mustafa Koç, Başmüzakereci`nin başka bir sorumluluğu olmaması gerektiği düşüncesine katıldığını bildirdi.
Koç, `Ali Babacan`ın görevinde kalması gerektiği düşünülüyor. Bu konuda siz ne düşünüyorsunuz?` sorusu üzerine, Güler Sabancı`nın sözlerinin gayet yerinde olduğunu belirterek, `Başmüzakereci`nin başka bir sorumluluğu olmaması gerektiğine ben de katılıyorum. Bunun kriterleri zaten belli. İnşallah kısa zamanda bu kişi de bilinir` dedi. Türk özel sektörünün burada üzerine düşen görevi fazlasıyla yerine getirmeye hazır olduğunu ifade eden Koç, `Bugüne kadar da yaptı, yerine getirdi. Burada zaten endirekt olarak da işin içerisinde oluyoruz. Bize ne türlü şekilde görev düşerse, bunu o şekilde yerine getirmeye de hazırız` diye konuştu. Mustafa Koç, `AB sürecinde beklenen adımların yerine getirilip getirilmediği` yönündeki soruyu da, `17 Aralık`tan sonra ortaya çıkan algılama, biraz işlerin yavaş gittiği yolunda. Tahmin ediyorum, bununla ilgili hükümetimiz gerekli girişimlerde bulunur diye düşünüyorum` şeklinde yanıtladı.
İlk adım 1955`te Sütlüce`de atıldı
Bugün Türkiye`de her evde en az 2 ürünü bulunan Arçelik`in ilk fabrikası, 1955 yılında Sütlüce`de kuruldu. Sütlüce`nin seçilmesinin nedeni ise sanayi elektriğinin ancak o bölgeye kadar gidebilmesiydi. Arçelik, imalata ilk olarak büro eşyaları ile başladı. Vehbi Koç`un vizyonuyla şekillenen şirket, 1959`da Türkiye`nin ilk çamaşır makinesi ve 1960`da ilk buzdolabını üretti.
Kendi teknolojimizle devlere kafa tutacağız
Son 5 yıl Arçelik`in piyasa değerinin istikrarlı bir şekilde yükseldiğini belirten Özdemir, `Yatırımcıların güvenini tam olarak kazandık. Ocak`ta New York`ta görüştüğümüz 23 adet kurumsal yatırımcının yaklaşımlarından, Arçelik`in gerek sektörde, gerekse dünya ekonomik platformunda hissedilir derecede etkili yer aldığını anladık. Bugün hisselerimizin yüzde 72`si yabancıların elinde. Halihazırda 19 aracı kurumun 16`sı Arçelik için al tavsiyesi, 3`ü tut tavsiyesi veriyor` dedi. Beko`nun uluslararası satışlar içindeki payının yüzde 65`lere ulaştığını bildiren Özdemir, Avrupa`da solo ürünlerde toplam satışlarda yüzde 7, markalı satışlarda ise yüzde 5 pazar payına ulaştıklarını belirtti. Özdemir, `Sektörde Çin ve Uzakdoğu fenomeni yaşanıyor. Başka sektörlerin beli büken bu sendromu ciddiye alıyoruz ve aldığımız tedbirlerle global rekabeti göğüsleyeceğiz. Kendi teknolojimizle dev üreticilere kafa tutmayı sürdüreceğiz` dedi.
Bayilerimizle büyük mağazalar açacağız
Büyüme yolunda büyük mağazacılık işine gireceklerini açıklayan Arçelik Genel Müdürü Aka Gündüz Özdemir, şunları söyledi: `Öncelikle büyük şehirlerde olmak üzere en az 10 bin metrekarelik mağazalar açmayı planlıyoruz. 2006 yılının ilk yarısında ilk mağazamızı Ankara`da açacağız, İstanbul ve İzmir`de de yer bakıyoruz. 2006 sonuna kadar bu şehirlerde de ikinci mağazayı açabiliriz. Bayilerimizle ortak olmayı düşünüyoruz, yüzde 51`i bizim yönetimimize ve yüzde 49`u arzu eden bayilerimize ait olacak. Mağazalarımızda mobilyadan bilgisayara, ev tekstilinden züccaciyeye kadar çok geniş bir ürün gamını bulunacak. Yurtdışında Fransa`dakine benzer bir model ve mağazacılık uygulayacağız. Kesinlikle yabancı ortak düşünmüyoruz. Mağazaların ismini vermek ve yatırım tutarını açıklamak için henüz erken. Şu an üretmediğimiz malları da satacağız. Örneğin henüz lansmanını yapmadığımız mobilya markamız mevcut, bunun gibi diğer ürünlerin de üretimi yapacağız. Şu an farklı alanlarda firmalarla bağlantı kuruyoruz.`
Kredi kartlarına vade sınırı getirilmesi mantıklı
Özdemir, BDDK`nın kredi kartlarına vade getirmesine dair de şu açıklamayı yaptı: `Türkiye`de bugün 24 ay vade lansmanı yapılıyor. Bu 4 bayram, 2 kış, 2 okul açılışı demektir. Bizim insanımız düşünmeden masraf yapıyor, sonuçta üzüntü verici noktalara gidiyor. Bankaların geri dönmeyen kredi oranlarını görüyorsunuz. Faiz sınırlaması olmadığından temerrüte düşen tüketicilerin hali çok kötü; faizler yüzde 2 iken, bankalar aylık yüzde 10 temmerrüt faizi uyguluyor. Bu kadar vade bence doğru degil. Rekabetçi piyasada müdahale edilmez deniyorsa da, insanımızin yeterli bilgisi olmadığı düşünüldüğünde bir miktar sınırlama faydalı olacak.`
Arçelik`in 50. kuruluş yıldönümü nedeniyle düzenlenen basın toplantısında yaptığı konuşmada Özdemir, 2004 yılında önceki yıla göre yaklaşık yüzde 30 büyüme gerçekleştiren Arçelik`in, 2 milyar 686 milyon Euro konsolide ciro elde ettiğini ve yurtdışı gelirini artırdığını bildirdi.
2005 yatırım hedefi 97 milyon Euro
Arçelik`te sürdürülebilir büyüme gerçekleştirdiklerini ifade eden Özdemir, 2005`teki iş planında yüzde 18 büyüme hedeflediklerini ve büyümeyi yeni iş alanları ile desteklediklerini açıkladı. 2004`te 100 milyon Euro yatırım yaptıkları ve bu yıl da 97 milyon Euro yatırım planladıklarını aktaran Özdemir şunları söyledi: `Bugün Türkiye`de her evde en az 2 Arçelik ürünü var, gelecekte Koç Grubu`nun `Her Avrupalı`nın evinde bir Koç ürünü` hedefinin en önemli taşıyıcısı olmayı amaçlıyoruz. Buzdolabı kapasitemizi geçen yıl Türkiye ve Romanya`da toplam 3 milyon 750 bin adede çıkardık. Bu yıl 4 milyon 700 bin adedi bulacak. Çamaşır makinesi kapasitesinde bu yıl 3.5 milyona ulaşacağız. 2006`da devreye girecek Rusya yatırımı ile bu kapasiteyi daha da artıracağız. Fırın üretim kapasitesi, 2005`de 2 milyon 100 bin adete çıkacak. Böylece toplam üretim kapasitemiz 2005`te 11 milyon adedi geçecek.`
17 Aralık sonrası işler yavaş gidiyor
Arçelik`in 50. yılı nedeniyle düzenlenen basın toplantısına katılan ve gazetecilerin sorularını yanıtlayan Koç Holding Yönetim Kurulu Başkanı Mustafa Koç, Başmüzakereci`nin başka bir sorumluluğu olmaması gerektiği düşüncesine katıldığını bildirdi.
Koç, `Ali Babacan`ın görevinde kalması gerektiği düşünülüyor. Bu konuda siz ne düşünüyorsunuz?` sorusu üzerine, Güler Sabancı`nın sözlerinin gayet yerinde olduğunu belirterek, `Başmüzakereci`nin başka bir sorumluluğu olmaması gerektiğine ben de katılıyorum. Bunun kriterleri zaten belli. İnşallah kısa zamanda bu kişi de bilinir` dedi. Türk özel sektörünün burada üzerine düşen görevi fazlasıyla yerine getirmeye hazır olduğunu ifade eden Koç, `Bugüne kadar da yaptı, yerine getirdi. Burada zaten endirekt olarak da işin içerisinde oluyoruz. Bize ne türlü şekilde görev düşerse, bunu o şekilde yerine getirmeye de hazırız` diye konuştu. Mustafa Koç, `AB sürecinde beklenen adımların yerine getirilip getirilmediği` yönündeki soruyu da, `17 Aralık`tan sonra ortaya çıkan algılama, biraz işlerin yavaş gittiği yolunda. Tahmin ediyorum, bununla ilgili hükümetimiz gerekli girişimlerde bulunur diye düşünüyorum` şeklinde yanıtladı.
İlk adım 1955`te Sütlüce`de atıldı
Bugün Türkiye`de her evde en az 2 ürünü bulunan Arçelik`in ilk fabrikası, 1955 yılında Sütlüce`de kuruldu. Sütlüce`nin seçilmesinin nedeni ise sanayi elektriğinin ancak o bölgeye kadar gidebilmesiydi. Arçelik, imalata ilk olarak büro eşyaları ile başladı. Vehbi Koç`un vizyonuyla şekillenen şirket, 1959`da Türkiye`nin ilk çamaşır makinesi ve 1960`da ilk buzdolabını üretti.
Kendi teknolojimizle devlere kafa tutacağız
Son 5 yıl Arçelik`in piyasa değerinin istikrarlı bir şekilde yükseldiğini belirten Özdemir, `Yatırımcıların güvenini tam olarak kazandık. Ocak`ta New York`ta görüştüğümüz 23 adet kurumsal yatırımcının yaklaşımlarından, Arçelik`in gerek sektörde, gerekse dünya ekonomik platformunda hissedilir derecede etkili yer aldığını anladık. Bugün hisselerimizin yüzde 72`si yabancıların elinde. Halihazırda 19 aracı kurumun 16`sı Arçelik için al tavsiyesi, 3`ü tut tavsiyesi veriyor` dedi. Beko`nun uluslararası satışlar içindeki payının yüzde 65`lere ulaştığını bildiren Özdemir, Avrupa`da solo ürünlerde toplam satışlarda yüzde 7, markalı satışlarda ise yüzde 5 pazar payına ulaştıklarını belirtti. Özdemir, `Sektörde Çin ve Uzakdoğu fenomeni yaşanıyor. Başka sektörlerin beli büken bu sendromu ciddiye alıyoruz ve aldığımız tedbirlerle global rekabeti göğüsleyeceğiz. Kendi teknolojimizle dev üreticilere kafa tutmayı sürdüreceğiz` dedi.
Bayilerimizle büyük mağazalar açacağız
Büyüme yolunda büyük mağazacılık işine gireceklerini açıklayan Arçelik Genel Müdürü Aka Gündüz Özdemir, şunları söyledi: `Öncelikle büyük şehirlerde olmak üzere en az 10 bin metrekarelik mağazalar açmayı planlıyoruz. 2006 yılının ilk yarısında ilk mağazamızı Ankara`da açacağız, İstanbul ve İzmir`de de yer bakıyoruz. 2006 sonuna kadar bu şehirlerde de ikinci mağazayı açabiliriz. Bayilerimizle ortak olmayı düşünüyoruz, yüzde 51`i bizim yönetimimize ve yüzde 49`u arzu eden bayilerimize ait olacak. Mağazalarımızda mobilyadan bilgisayara, ev tekstilinden züccaciyeye kadar çok geniş bir ürün gamını bulunacak. Yurtdışında Fransa`dakine benzer bir model ve mağazacılık uygulayacağız. Kesinlikle yabancı ortak düşünmüyoruz. Mağazaların ismini vermek ve yatırım tutarını açıklamak için henüz erken. Şu an üretmediğimiz malları da satacağız. Örneğin henüz lansmanını yapmadığımız mobilya markamız mevcut, bunun gibi diğer ürünlerin de üretimi yapacağız. Şu an farklı alanlarda firmalarla bağlantı kuruyoruz.`
Kredi kartlarına vade sınırı getirilmesi mantıklı
Özdemir, BDDK`nın kredi kartlarına vade getirmesine dair de şu açıklamayı yaptı: `Türkiye`de bugün 24 ay vade lansmanı yapılıyor. Bu 4 bayram, 2 kış, 2 okul açılışı demektir. Bizim insanımız düşünmeden masraf yapıyor, sonuçta üzüntü verici noktalara gidiyor. Bankaların geri dönmeyen kredi oranlarını görüyorsunuz. Faiz sınırlaması olmadığından temerrüte düşen tüketicilerin hali çok kötü; faizler yüzde 2 iken, bankalar aylık yüzde 10 temmerrüt faizi uyguluyor. Bu kadar vade bence doğru degil. Rekabetçi piyasada müdahale edilmez deniyorsa da, insanımızin yeterli bilgisi olmadığı düşünüldüğünde bir miktar sınırlama faydalı olacak.`