AB`de Alman- Fransız anlaşmazlığı
Güncelleme Tarihi:
Oluşturulma Tarihi: Şubat 01, 2001 00:00
Fransız ve Alman liderler, kırgın ilişkileri geliştirme ve Avrupa Birliği`nin genişlemesi için ortam hazırlama amacını taşıyan, Strasbourg yakınlarında bir restaurantta gerçekleşecek akşam yemeği toplantısı öncesinde, beklentileri yükseltici açıklamalar yapmamaya özen gösterdi.
Almanya Başbakanı Gerhard Schröder ve Fransız Cumhurbaşkanı Jacques Chirac, sauerkraut and foie gras ile eşit derecede ünlü olan bir Alsas restaurantında, kıdemli yardımcılarının beyin fırtınası olarak nitelendirdiği bir oturum planladı. Toplantıdan, Fransız - Alman dostluğunun yeniden yoluna girdiğine ilişkin somut kanıtlar çıkması beklenmiyor. Diğer dostluk sınavı ise, Avrupalı devlet adamlarının Haziran`da, İsveç`in Goteborg kentinde bir zirve için biraraya gelmeleri sonucunda gerçekleşecek. O zamana kadar Fransa ve Almanya, Avrupa kamoyunu ve AB`yi, AB`nin genişlemesine yönelik anlamda hazırlamak için plan yapmak istiyor.
Alman Dışişleri Bakanı Joschka Fischer, Paris`e Fransız - Alman ekseninin değiştirilemez olduğu garantisini verdiği konuşmasında, barışı ilerletmeyi denedi. Fischer ayrıca, ulus - devletin Avrupa`nın ana kimlik kaynağı olmayı sürdüreceğini de söyledi.
Geçen yıl, Fischer bir Avrupa federasyonu önererek, Fransız siyasetçilerini sarsmıştı. Fransa uzun bir zamandır, birleşmiş bir Avrupa`da bile ulus - devlet kavramının önce geleceğini belirtmişti. Fischer Salı günü Freiburg`daki konuşmasında, Berlin Duvarının yıkılışının Alman dış politikasında kendine hakim olma iradesine bir son vermediğini ve AB genişleme tüm Avrupa`ya yarar sağlayacağını söyledi. Fischer, AB genişlemesine, genel anlamda bir Alman projesi olarak bakmak yanlış olurdu, dedi. Doğu`ya yönelik tarihi genişleme ve muhtemelen dış olaylara daha az müdahale eden bir ABD yönetimiyle, Avrupa, mevcut durumda global siyasette önemli rol oynama şansına sahip. Bu şansı değerlendirip değerlendiremeyeceği, öncü güçlerinin yeteneğine, Fransa ve Almanya`nın Avrupa entegrasyonuna ilişkin motor rolünü yeniden gündeme getirmesine bağlı. Geçtiğimiz yıllarda, bu ikilinin kişisel çıkarları, birlikteliğin önüne geçince, bu motor aksamıştı.
Geçen ay Nice`de gerçekleştirilen Avrupa zirvesinde, 82 milyon nüfusa sahip Almanya`nın, 60 milyon nüfuslu Fransa`dan nüfusunun daha kalabalık olması nedeniyle, gelecekteki kararlarda daha fazla ağırlığa sahip olacağını kabul etmeye zorlanması, çift yönlü bir ayrılığı ortaya çıkarmıştı. Berlin, geçmişin yakın ilişkilerini yeniden oluşturmak amacıyla, iki ülkenin işbirliğine ilişkin geçmişe ait nedenlerini, modern olanlarıyla değiştirmeye gereksinim olduğunu belirtti. Başbakan Schröder`ın üst düzey bir yardımcısı, tarih önemini korurken, iki tarafın da bugünün sorunlarını halledebilmek için ortak çözümler araması gerektiğini söyledi. Bu ay başlarında, Schröder, 50 yaşındaki birliğin yeniden tanımlanması çağrısında bulundu. Akşam yemeğinde, iki lidere Fischer, Fransız Dışişleri Bakanı Hubert Vedrine ve Fransız Başbakanı Lionel Jospin de katılacak.
2004 yılında öngörülen kurumsal reforma ilişkin yeni bir konferans öncesinde, Almanya Avrupa`nın geleceğine ilişkin önemli bir tartışma başlatmak istiyor. Salı günü yaptığı konuşmada Fischer, vatandaşları ve siyaset dışı grupları bu toplantıya dahil etmeyi düşündüklerini bildirdi. Alman yetkili, Almanya ve Fransa`nın önündeki bir başka konunun, yeni doğu ülkeleri üyelerinin, AB`nin uyumunu ve etkinliğini olumsuz etkilemelerini önlemek olduğunu söyleyerek, Genişleme AB`yi daha hetorejen bir hale getirecek. Ortaya çıkartacağı merkezkaç güçlere karşı ne yapabiliriz? Tek yanıt, üye ülkelerin işbirliğini derinleştirmek. Bu da Fransa ve Almanya`ya bağlı olan bir süreç, dedi. Bunun yanında, Paris ve Berlin`de yakın gelecekte, dikkatler yerel politikaya çevrilecek. Mart ayında, Fransa`da belediye seçimleri ve iki Alman eyaletinde yeni hükümet seçimleri söz konusu. Gelecek yıl, Fransa`da sıkı bir cumhurbaşkanlık yarışı sergilenecek ve ulusal bir oylamada, Schröeder siyasi pozisyonlarını savunma mücadelesi verecek. (THE WALL STREET JOURNAL)
Almanya Başbakanı Gerhard Schröder ve Fransız Cumhurbaşkanı Jacques Chirac, sauerkraut and foie gras ile eşit derecede ünlü olan bir Alsas restaurantında, kıdemli yardımcılarının beyin fırtınası olarak nitelendirdiği bir oturum planladı. Toplantıdan, Fransız - Alman dostluğunun yeniden yoluna girdiğine ilişkin somut kanıtlar çıkması beklenmiyor. Diğer dostluk sınavı ise, Avrupalı devlet adamlarının Haziran`da, İsveç`in Goteborg kentinde bir zirve için biraraya gelmeleri sonucunda gerçekleşecek. O zamana kadar Fransa ve Almanya, Avrupa kamoyunu ve AB`yi, AB`nin genişlemesine yönelik anlamda hazırlamak için plan yapmak istiyor.
Alman Dışişleri Bakanı Joschka Fischer, Paris`e Fransız - Alman ekseninin değiştirilemez olduğu garantisini verdiği konuşmasında, barışı ilerletmeyi denedi. Fischer ayrıca, ulus - devletin Avrupa`nın ana kimlik kaynağı olmayı sürdüreceğini de söyledi.
Geçen yıl, Fischer bir Avrupa federasyonu önererek, Fransız siyasetçilerini sarsmıştı. Fransa uzun bir zamandır, birleşmiş bir Avrupa`da bile ulus - devlet kavramının önce geleceğini belirtmişti. Fischer Salı günü Freiburg`daki konuşmasında, Berlin Duvarının yıkılışının Alman dış politikasında kendine hakim olma iradesine bir son vermediğini ve AB genişleme tüm Avrupa`ya yarar sağlayacağını söyledi. Fischer, AB genişlemesine, genel anlamda bir Alman projesi olarak bakmak yanlış olurdu, dedi. Doğu`ya yönelik tarihi genişleme ve muhtemelen dış olaylara daha az müdahale eden bir ABD yönetimiyle, Avrupa, mevcut durumda global siyasette önemli rol oynama şansına sahip. Bu şansı değerlendirip değerlendiremeyeceği, öncü güçlerinin yeteneğine, Fransa ve Almanya`nın Avrupa entegrasyonuna ilişkin motor rolünü yeniden gündeme getirmesine bağlı. Geçtiğimiz yıllarda, bu ikilinin kişisel çıkarları, birlikteliğin önüne geçince, bu motor aksamıştı.
Geçen ay Nice`de gerçekleştirilen Avrupa zirvesinde, 82 milyon nüfusa sahip Almanya`nın, 60 milyon nüfuslu Fransa`dan nüfusunun daha kalabalık olması nedeniyle, gelecekteki kararlarda daha fazla ağırlığa sahip olacağını kabul etmeye zorlanması, çift yönlü bir ayrılığı ortaya çıkarmıştı. Berlin, geçmişin yakın ilişkilerini yeniden oluşturmak amacıyla, iki ülkenin işbirliğine ilişkin geçmişe ait nedenlerini, modern olanlarıyla değiştirmeye gereksinim olduğunu belirtti. Başbakan Schröder`ın üst düzey bir yardımcısı, tarih önemini korurken, iki tarafın da bugünün sorunlarını halledebilmek için ortak çözümler araması gerektiğini söyledi. Bu ay başlarında, Schröder, 50 yaşındaki birliğin yeniden tanımlanması çağrısında bulundu. Akşam yemeğinde, iki lidere Fischer, Fransız Dışişleri Bakanı Hubert Vedrine ve Fransız Başbakanı Lionel Jospin de katılacak.
2004 yılında öngörülen kurumsal reforma ilişkin yeni bir konferans öncesinde, Almanya Avrupa`nın geleceğine ilişkin önemli bir tartışma başlatmak istiyor. Salı günü yaptığı konuşmada Fischer, vatandaşları ve siyaset dışı grupları bu toplantıya dahil etmeyi düşündüklerini bildirdi. Alman yetkili, Almanya ve Fransa`nın önündeki bir başka konunun, yeni doğu ülkeleri üyelerinin, AB`nin uyumunu ve etkinliğini olumsuz etkilemelerini önlemek olduğunu söyleyerek, Genişleme AB`yi daha hetorejen bir hale getirecek. Ortaya çıkartacağı merkezkaç güçlere karşı ne yapabiliriz? Tek yanıt, üye ülkelerin işbirliğini derinleştirmek. Bu da Fransa ve Almanya`ya bağlı olan bir süreç, dedi. Bunun yanında, Paris ve Berlin`de yakın gelecekte, dikkatler yerel politikaya çevrilecek. Mart ayında, Fransa`da belediye seçimleri ve iki Alman eyaletinde yeni hükümet seçimleri söz konusu. Gelecek yıl, Fransa`da sıkı bir cumhurbaşkanlık yarışı sergilenecek ve ulusal bir oylamada, Schröeder siyasi pozisyonlarını savunma mücadelesi verecek. (THE WALL STREET JOURNAL)