6 bakana soruşturma
TBMM Yolsuzlukları Araştırma Komisyonu, hafta sonu mesaisinde 6 eski bakana soruşturma komisyonu açılmasını istedi. Komisyon, Recep Önal, Hikmet Uluğbay, Güneş Taner, Mehmet Keçeciler, Hüsamettin Özkan ve Yüksel Yalova`yı; Egebank, Yurtbank, İnterbank ve Sümerbank`ın devlete açtığı zararlardan sorumlu tuttu.
Hafta sonu toplantılarında Para-Banka Alt Komisyon raporu ile Gümrük Alt Komisyon raporunu değerlendirildi. Gümrük kapılarındaki geçişler ve petrol kaçakçılığı konularında ANAP`lı eski Bakan Mehmet Keçeciler hakkında soruşturma komisyonu kurulması talep edildi. Komisyon, Halk Bankası kredileri konusunda ise Hüsamettin Özkan ve Recep Önal hakkında soruşturma açılmasını istedi. Komisyon ayrıca, Bayındır Bank`ın Romanya`daki bankasına aktarılan paradan, Özkan ve Yüksel Yalova`yı sorumlu tuttu. Görev dönemlerine bankacılık işlemleriyle ilgili olarak haklarında soruşturma komisyonu kurulması kararlaştırılan diğer iki bakan ise DSP`li Hikmet Uluğbay ve ANAP`lı eski Bakan Güneş Taner oldu. Komisyon, Hazine eski Müsteşarı Selçuk Demiralp`in de aralarında bulunduğu bazı bürokratlar hakkında suç duyurusunda bulunacak. Komisyon bugün yapacağı toplantıda, Kasım 2000, Şubat 2001 krizleri ile Türkbank ihalesi konularındaki kararını verecek. Türkbank ihalesi konusunda eski Başbakan Mesut Yılmaz ile Devlet eski Bakanı Güneş Taner hakkında soruşturma komisyonu açılmasına kesin gözüyle bakılıyor.
Bankacılık için çarpıcı öneriler
Bankacılık sektörüyle ilgili çok çarpıcı önerilerde de bulunuldu:
BDDK ile SPK birleşsin. Sermaye piyasaları tek elden yönetilsin.
Bankalara el konulmasın, iflas istensin.
Yeminli murakkıplar sözleşmeli personel statüsünden çıkarılsın.
Merkez Bankası işçi dövizleri dahil mevduat bankacılığı yapmasın.
Merkez Bankası-hükümet ilişkisinde özerkliği bozmayacak uyum sağlansın
TMSF, BDDK`nın dışına çıkarılsın. Bankalar Birliği`nin ortak fonu kurulsun, fona kamudan kaynak aktarılmasına son verilsin.
Gelir dağılımında uçurum büyüyor
En yoksul kesim olan nüfusun yüzde 20`si toplam gelirin yüzde 4.9`unu alırken, nüfusun yüzde 20`sini oluşturan en zengin kesimin ise toplam gelirin yarıdan fazlasını aldığı bildirildi. Türk-İş tarafından yapılan araştırmada, Türkiye`de gelir dağılımının çalışanlar aleyhine dengesiz ve adaletsiz olduğu vurgulanarak, uygulanan ekonomik ve sosyal politikaların olumsuz yansımalarının gelir dağılımında görüldüğü kaydedildi. Ülke nüfusunun yüzde 20`sini oluşturan ve en yoksul kesim olan yaklaşık 13 milyon kişi toplam gelirin yüzde 4.9`nu alabilirken, en zengin kesim olan nüfusun yüzde 20`sinin ise toplam gelirin yarısından fazlasını aldığı belirtilen araştırmada, bu yapısıyla Türkiye`nin dünyadaki gelir dağılımı bozuk ülkelerin başında geldiği vurgulandı. Araştırmada, kişi başına gelir düzeyinin düşük olduğu Türkiye`de gelir dağılımının da adaletsiz olmasının yoksulluk olgusunu ön plana çıkardığına dikkat çekilerek, ülke nüfusunun yüzde 12`sinin yetersiz beslenmeden ötürü açlık, yüzde 43`nün de yoksulluk sorunu ile karşı karşıya bulunduğu bildirildi. Araştırmada, ücretlilerin milli gelirden aldığı pay düşerken, kira, faiz ve kar gelirleri toplamından oluşan sermaye gelirlerinin milli gelirden aldığı payın arttığı vurgulandı.