10 ülke AB`ye girdi tarım gelirleri patladı
Güncelleme Tarihi:
Oluşturulma Tarihi: Aralık 28, 2004 10:142dk okuma
AB, verdiği tarımsal desteği yüzde 244 artırdı. Bu desteği alan yeni üyelerde kişi başına tarım geliri de yüzde 53 yükseldi.
Avrupa Birliği`ne (AB) yeni üye olan 10 ülkede tarım gelirinin son bir yıl içinde ortalama yüzde 53.8 artığı açıklandı. Türkiye`nin AB üyeliğinin başta tarım olmak üzere sektörleri nasıl etkileyeceği tartışılırken, yapısal fonların etkisi bu rakamlarla ortaya çıkmış oldu. Avrupa İstatistik Kurumu (Eurostat) verilerine göre 2004 yılı için AB genelinde tarımsal gelirdeki artış yüzde 3.3`te kalırken Çek Cumhuriyeti`ndeki artış yüzde 107`ye ulaştı. Tarım gelirindeki artışın bu denli yüksek çıkmasında en büyük pay yüzde 244 artan tarım sübvansiyonlarının oldu. 2004 AB bütçesi 98 milyar Euro olarak belirlenmiş ve bunun yaklaşık yarısı olan 48 milyar Euro`luk kısmı tarıma ayrılmıştı. Bu rakamın 40 milyar Euro`su
Ortak Tarım Politikası (OTP) harcamalarına ayrılırken geriye kalan 8 milyar Euro ise `kırsal gelişme`ye ayrılıyor. OTP içinde ana payı tarım ürünlerin 27 milyar Euro ile aldığı kaydediliyor. Onu 12 milyar Euro ile hayvancılık takip ediyor. 4 milyar Euro ise ihracat desteklemesine ayrılmış. Avrupa Birliği OTP başlığı altındaki harcamalara üst limit koyarak 2005 yılında 44.4 milyar Euro, 2005 yılında ise 48.5 milyar Euro ile sınırlandırdı. Avrupa Ortak Tarım politikası bünyesinde politikalarını belirleyen yeni üye ülkeler, sağlanan finans desteği ile tarım nüfuslarını azaltmaya çalışırken verimliliği de artırmayı hedefliyor. Polonya gibi ülkelerde küçük tarım arazilerinin devlet tarafından sahiplerinden kiralanıp birleştirilmesi yolu izleniyor. Bu
arazilerin sahiplerine yıllık ücret ödenirken tek parça olarak büyük üreticilere kiralanan araziler verimin artmasını sağlıyor. Türkiye`deki tarım nüfusunun fazlalığı AB yöneticilerini düşündürürken azaltmak için benzer politikaların uygulanabileceği belirtiliyor. AB kaynaklı fonlar üyelik öncesi ve üyelik sonrası olmak üzere ikiye ayrılıyor. Phare, ISPA, SAPARD gibi fonlar katılım öncesinde ülkeleri üyeliğe hazırlamak için mali destek sağlıyor. Üye ülkeler için ise yapısal fonlar devreye giriyor. Yapısal fonlar için 7 yıllık dönemler belirleniyor. 2000-2006 dönemi içinde yer alan 2004-2006 periyodu yeni üye 10 ülkeyi de kapsıyor. Avrupa Komisyon belgelerine göre, 10 yeni üyenin alacağı yapısal fon desteği 21.7 milyar Euro`yu bulacak.
Avrupa Birliği`ne (AB) yeni üye olan 10 ülkede tarım gelirinin son bir yıl içinde ortalama yüzde 53.8 artığı açıklandı. Türkiye`nin AB üyeliğinin başta tarım olmak üzere sektörleri nasıl etkileyeceği tartışılırken, yapısal fonların etkisi bu rakamlarla ortaya çıkmış oldu. Avrupa İstatistik Kurumu (Eurostat) verilerine göre 2004 yılı için AB genelinde tarımsal gelirdeki artış yüzde 3.3`te kalırken Çek Cumhuriyeti`ndeki artış yüzde 107`ye ulaştı. Tarım gelirindeki artışın bu denli yüksek çıkmasında en büyük pay yüzde 244 artan tarım sübvansiyonlarının oldu. 2004 AB bütçesi 98 milyar Euro olarak belirlenmiş ve bunun yaklaşık yarısı olan 48 milyar Euro`luk kısmı tarıma ayrılmıştı. Bu rakamın 40 milyar Euro`su
Ortak Tarım Politikası (OTP) harcamalarına ayrılırken geriye kalan 8 milyar Euro ise `kırsal gelişme`ye ayrılıyor. OTP içinde ana payı tarım ürünlerin 27 milyar Euro ile aldığı kaydediliyor. Onu 12 milyar Euro ile hayvancılık takip ediyor. 4 milyar Euro ise ihracat desteklemesine ayrılmış. Avrupa Birliği OTP başlığı altındaki harcamalara üst limit koyarak 2005 yılında 44.4 milyar Euro, 2005 yılında ise 48.5 milyar Euro ile sınırlandırdı. Avrupa Ortak Tarım politikası bünyesinde politikalarını belirleyen yeni üye ülkeler, sağlanan finans desteği ile tarım nüfuslarını azaltmaya çalışırken verimliliği de artırmayı hedefliyor. Polonya gibi ülkelerde küçük tarım arazilerinin devlet tarafından sahiplerinden kiralanıp birleştirilmesi yolu izleniyor. Bu
arazilerin sahiplerine yıllık ücret ödenirken tek parça olarak büyük üreticilere kiralanan araziler verimin artmasını sağlıyor. Türkiye`deki tarım nüfusunun fazlalığı AB yöneticilerini düşündürürken azaltmak için benzer politikaların uygulanabileceği belirtiliyor. AB kaynaklı fonlar üyelik öncesi ve üyelik sonrası olmak üzere ikiye ayrılıyor. Phare, ISPA, SAPARD gibi fonlar katılım öncesinde ülkeleri üyeliğe hazırlamak için mali destek sağlıyor. Üye ülkeler için ise yapısal fonlar devreye giriyor. Yapısal fonlar için 7 yıllık dönemler belirleniyor. 2000-2006 dönemi içinde yer alan 2004-2006 periyodu yeni üye 10 ülkeyi de kapsıyor. Avrupa Komisyon belgelerine göre, 10 yeni üyenin alacağı yapısal fon desteği 21.7 milyar Euro`yu bulacak.