Güncelleme Tarihi:
İşte Erdoğan'ın açıklamalarından satır başları:
“Kardeş olunan bir yapıyı tesis edelim dedik. Seçimler aslında bir umuttu ama seçimden sonra maalesef arzu edilmeyen çok çok çirkin olaylar oldu. Demokrasinin daha güçlü hale geleceği beklenirken böyle olaylar oldu. 6-7-8 Ekim olayları bu sürecin en talihsiz gelişmeleriydi. Vatandaşlarımız o zaman öldü, öldürülenler Kürt vatandaşlarımızdı.
Sokaklara bunları davet eden kimdi? Bölücü terör örgütünü arkasına alan siyasi partinin eşbaşkanıydı. Ama medya ama çevreler çok ciddi destekler verdiler, zaman geldi eline saz verdiler. Farklı bir sürece gidiyor. Yasin Börü atılmak üzere şehit edildi. Buna ülkemizdeki partiler ses çıkarmadılar, gerçekleri görmediler. Arkasından seçim yaşadık.
PİYASALARDAKİ SON DURUM İÇİN TIKLAYIN...
“BUGÜNE KADAR SABIR SABIR SABIR…”
Bölücü Terör örgütü çok farklı ülkemizi bölme gayreti içerisine girdi. Bugüne kadar sabır sabır sabır... Ben de demek zorunda kaldım, süreç buzdolabına konmuştur. Milletimizin huzuru için herkes üzerine düşen görevi yapmak zorundadır. Hep birlikte elimizden ne geliyorsa bunu sonuna kadar yapacağız.
"TAVİZ VEREMEYİZ"
Buralardan artık taviz veremeyiz. Halkımız kendi içerisinde bölücü terör örgütüne dahil olanları ayıklamalıdır. Polise haber vermelidirler. Halkı kandırmayın, kimse bu yalanları yutmuyor kimin kim olduğunu biliyoruz. Yatırımlar yapılıyor bunları yapanlar ortada. Bunlar kim için? O bölge için.
“TAM MANASIYLA BÖLÜCÜDÜRLER”
Bunların tek derdi bu ülkeyi nasıl böleriz, nasıl karıştırırız… Biz bölücü değil falan bunlar yalan… Tam manasıyla bölücüdürler, kendilerini gizliyorlar.. Maalesef bu ülkenin evlatlarını birbirine düşürme gayretindiler. Canımız çok yanıyor, şehitlerimiz oluyor. Ailelerine sabırlar diliyorum ama bu mücadele esnasında bunların olacağını, olabileceğini ben inanıyorum ki TSK’daki kardeşlerimiz hepsi biliyor. Bu işte zaferle çıkacağız, zaferle çıktığımız zaman bütün şehitlerimi bu ülkede hayırla yad edilecektir, kanları yerde kalmayacak.
“YETKİ ALANIMI BİLİYORUM”
Köşelerinden yaptıkları tahribatla yazdıkları yazılarla bu milletin birliğini bozmaya gayret edenler bilsinler ki bu millet onları da lanetliyor. Seçim sürecine giriyoruz. Cumhurbaşkanının yetkileri bellidir. Cumhurbaşkanı olarak yetki alanlarımı biliyorum ve bu alanlarımı sonuna kadar kullanmak durumundayım, zaman kaybetme peşinde olmadım olamayacağım. Ben görevi verdim netice alabildiler mi alamadılar?
“BEŞTEPE’YE NİYE ÇAĞIRAYIM…”
Ana muhalefet partisine yetki verilmeli… Bu görüşmeler yapıldı, o zat Beştepe’yi tanımıyorum, gitmem derken, Beştepe’yi tanımayanı Beştepe’ye niye çağırayım? Zaman kaybetmeye gerek var mı? Cumhurbaşkanı seçime götürebilir mi? Götürebilir. Cumhurbaşkanı olarak pazartesi 45 günün sonu. Meclis başkanımla bir görüşme daha yapacağım sonra da hayırlısıyla ülkemizi erken seçime götüreceğiz.
“1 KASIM İNŞALLAH TÜRKİYE SEÇİMİ YAŞAYACAKTIR”
Kimi görevlendirirsem görevlendireceğim kişi de burada seçim hükümetini parlamento içinden gerekirse dışında almak suretiyle kabineyi oluşturur ve seçime gideriz. ŞU andaki süreç budur . Güvenlik güçlerimiz bütün önlemlerini aldı, YSK bütün hazırlıklarını yaptı. Bu süreç içerisinde kim ön süreç yapacaksa, hazırlıklarını yapacak. Şu an açıklanan tarih 1 Kasım. 1 Kasım’da inşallah Türkiye seçimi yaşayacaktır.
MURAT SANCAK'A SALDIRI
Dün ben kendilerini aradım, hepsiyle görüştüm. Bu ülkede fikir hürriyetinden bahsedenlerin aslında özgürlüklere tahammül edemeyeceklerinin göstergesidir. Murat beye yapılan saldırı bir şeyi gösteriyor. Kim ne kadar özgürlüklerden yana. Örneğin işte bu malum bölücü terörden gücünü alan partinin başındakiler de özgürlük diyorlar ama biz onlarda özgürlük görmedik. Sandıklarda bir kere bu özgürlüğe saygıları olurdu, hep tehditler yapıldı. Bakın muhtarlar toplantıma 90 kadar muhtar gelemediler, tehdit edildiler, 300 kadar muhtarla toplantımızı yaptık. İşin ne noktada olduğu ortada. Murat beye çok çok geçmiş olsun diyorum. Arabadaki korumalara da geçmiş olsun diyorum, Allah korusu, oradan böyle kurtulmak manidardır çok geçmiş olsun. Zaten tehdit alıyorlardı. Star grubu o olaydan sonra da biz sizin peşinizi bırakmayacağız diyorlardı.
Şuna inanıyorlar, inandığımız yolda ilerleyeceğiz diyorlar. Şehit kardeşlerimizin canı bizimkinden değersiz değildir dediler. Kimler bu olaylarla ilgili ne gibi başlıklar atmış manidar. Paralel yapının organlarına bakın. Burada da basın özgürlüğü noktasında hallerini tavırlarını görüyorsunuz. Sonunda hak mücadelesinde hak galip gelecektir.