Oluşturulma Tarihi: Mart 29, 2004 10:343dk okuma
Yerel seçimlerde AKP`nin oyunu artırması, işdünyasında ‘‘vatandaş, hükümete ‘iyi` karne verdi’’ şeklinde yorumlandı. İşdünyası, hükümetin bu karnenin gereğini yapmasını bekliyor.
SEÇMENİN yerel seçimlerde hem iktidara hem de diğer partilere mesajını net bir şekilde ilettiğini belirten iş dünyası, hükümetin bundan sonraki sorumluluğunun daha fazla arttığı görüşünde. İş dünyasının ortak görüşü, hükümetin halktan ‘‘iyi` bir karne aldığı şeklinde.
Türkiye Odalar ve Borsalar Birliği (TOBB) Başkan Vekili ve Ankara Sanayi Odası (ASO) Başkanı Zafer Çağlayan ‘‘Hükümet açısından iyi bir rüzgar var, artık bu rüzgar yelkenleri doldurmalı’’ dedi. Ankara Ticaret Odası (ATO) Başkanı Sinan Aygün de, seçim sonuçlarından elde edilen sonucun AKP`nin yükünü biraz daha artırdığını söylerken, ‘‘Bu hava yakalanmışken ürekime, işimize bakalım’’ diye konuştu. AKP açısından bu seçimlerin bir anlamda güvenoyu gibi değerlendirileceğini belirten Zafer Çağlayan, şöyle konuştu:
HÜKÜMETE AVANS
‘‘Ancak mahalli idarelerin hükümet partisinden olmasının her zaman tercih edildiği de unutulmamalı. Aldığı yüksek oy oranı AKP`ye daha fazla sorumluluk yükler. Seçimlerden çıkan sonuç Türkiye için iyi bir şans olarak değerlendirilebilir. Türkiye artık iyi şeyler olmasını istiyor, Ak Parti bu seçimden bu mesajı çıkarmalı ve rehavete kapılmamalı. İktidar partisinin yerel seçimlerden de yüksek oy almış olması siyasi istikrar ile ekonomik istikrarın birlikte yürüyeceği yolundaki beklentileri güçlendiririr. Bu seçim bir anlamda hükümetin karnesi gibi, vatandaş hükümete iyi bir karne notu verdi, hükümetin de bunu iyi değerlendirmesi lazım. Hükümet bunu bir avans olarak kabul etmeli ve ona göre çalışmalı. Bu seçimler bazı partiler için yeniden yapılanmanın zorunluluk olduğunu bir kez daha gösterdi.’’
Ankara Ticaret Odası (ATO) Başkanı Sinan Aygün de, anketlere göre iktidar partisinin oyunun çok daha yüksek çıkmasının beklendiğini hatırlatarak, şunları söyledi:
‘‘Anketler yanılmış oldu. Demek ki anketler oyları yönlendirmiyormuş. Bu seçim, siyasette yeni bir şekillenme olduğunu da gösteriyor. İktidar partisinin de bu seçimlerde oyunu yüzde 34`lerden yüzde 45`lere doğru taşıması, Ak Parti`nin yüklerinin sorumluluklarının biraz daha artması demek. Hem Başbakan`ın hem de hükümetin diğer üyelerinin omuzlarına bir yük daha bindi. Gelsinler bu yükü birlikte kaldıralım, bu ülkenin sivil güçlerini yok saymasınlar. Bu hava yakalanmışken, üretime, işimize bakalım, yeni bir sayfa açalım. Vakit geçiyor, işsizlik hala büyük bir sorun, ihracat arttı ama ithalat da artıyor. Bütün bunları bir plan program dahilinde, hükümet işe daha sıkı sarılarak yapmalı.’’
Oyla birlikte sorumlulukları da arttı
İSTANBUL Sanayi Odası (İSO) Meclis Başkanı Hüsamettin Kavi:
‘‘AKP`nin genel seçimlerde aldığı oyların oranını bu seçimlerde yükseltmiş olması AKP`nin sorumlulğunu artırır. 2004`ün ikinci çeyreğinde yeni kriterler, yeni hedeflerler belirleyerek yoluna devam etmeli. İl bazında pek çok belediye başkanlığını kazandığna göre hem yerelde, hem merkezi olarak iyi bir plan dahilinde koordineli olarak çalışmalı, aldığı bu sorumluluğu yerine getirmeli. Seçim öncesinde ‘verirseniz iyi olur` gibi sözler konuşuldu ama Başbakan`ın verdiği ilk mesaj önemliydi, hangi partiden olursa olsun dengeli, eşit, adil olacağını söylemesi demokrasi adına önemli. Bugüne kadar seçim nedeniyle yapmakta tereddüt ettiği yapısal reformları gerçekleştirmeli. Seçimleri lehine bitirmiş bir iktidar olarak bu konudaki kararlılığını göstermeli. Bunu yapabildiği sürece AKP kendi geleceğini de şekillendirecektir.’’
Sorunlar çözülmezse iktidar uzun sürmez
TÜRKİYE İhracatçılar Meclisi (TİM) Başkanı Oğuz Satıcı:
‘‘İktidar partisinin yerel seçimlerde oyunu artırması doğal bir sonuç. Seçmen 3 Kasım`da da bir mesaj vermişti, şimdi de bir mesaj veriyor, bu mesajların iyi değerlendirilmesi gerekir. Tek parti iktidarı olarak AKP`nin oylarının aslında çok daha yüksek olabilirdi, ancak demek ki seçmen iktidara, ‘henüz beklemedeyim seni izliyorum` mesajı gönderiyor. Seçmen diğerlerine de ‘siz de bu iktidara karşı daha kaliteli muhalefet yapın` mesajını bir kez daha gönderiyor. Bu arada Türkiye`nin önünde yapılması gereken işler var. Evet, uygulanan ekonomik programın sonucu olarak enflasyon düştü, Türk Lirası`nın değeri yüzde 40 arttı ama kimsenin satın alma gücü yüzde 40 artmadı. Hükümet kayıtdışı ile gerçek anlamda mücadele etmeli, özel sektörü kár merkezli bir yapıya kavuşturulmalı. Bunları yapamazsanız bu ülkeyi zenginleştiremezsiniz. Bunları yapamadıkça hiç kimsenin de Türk siyasetinde uzun vadeli kalması mümkün değil.’’