Oluşturulma Tarihi: Mart 28, 2001 00:00
Devlet Bakanı Derviş, Washington`da yabancı basınla mesaj verdi.
Devlet Bakanı Kemal Derviş, dün Washington`da uluslararası finans çevrelerine mesajlarını yabancı basına seslenerek verdi. Derviş, ‘‘Türkiye`nin krizden çıkışına yardım edenler, yüksek karşılık alır. Bize yardım etmek, finansal kuruluşların da çıkarına’’ dedi.
Devlet Bakanı Kemal Derviş, Washington`da önce yabancı mensuplarına, arkasından da Türk Sanayici ve İşadamları Derneği`nin (TÜSİAD) yemeğinde önemli mesajlar verdi. Derviş, ‘‘Türkiye`nin içinde bulunduğu krizden çıkışında yardım edenler, yüksek karşılık alacaktır’’ dedi.
Derviş, yabancı basın mensuplarıyla yaptığı basın toplantısında bir gazetecinin ‘‘Yardım alamazsanız ne olur?’’ sorusu üzerine, ‘‘Kaynak bulabilmek için yapabileceğimiz her şeyi yapmalıyız. Bu gerçekten Türkiye`nin ortaklarının ve uluslararası finansal kuruluşlarının da çıkarınadır. Türkiye`ye yardım etmenin karşılığı yüksek olacak. Biz gereken önlemleri almaya hazırız’’ dedi.
Kemal Derviş, yabancı bir gazetecinin, ‘‘Ekonomik programa siyasi destek alabilecek misiniz?’’ sorusuna, şu yanıtı verdi:
‘‘Bizim hálá krizde olduğumuzu unutmayın. Kısa süre önce bakanlık görevini üstlendim. Bazı yapısal tedbirleri çabuk gerçekleştirme üzerinde çalışıyoruz. Örneğin ekonomiyi zayıflatan devlet bankalarının durumu çok önemli. Bu çok radikal bir adım. Siyasi farklılıklar ise her zaman var. Ancak biz daha önce bunları hızla aşabildik.’’
DESTEĞE HAZIRLAR
Bakan Derviş, Meclis`te görüşülecek yasal düzenlemelerin önemli olduğunu ve zaman alacağını da kaydetti. Bundan sonraki aşamada Uluslararası Para Fonu`na (IMF) verilecek yeni niyet mektubu üzerinde çalışılacağını belirten Derviş, IMF ve Dünya Bankası`nın Türkiye`yi desteklemeye hazır olduğunu söyledi. Derviş, aynı zamanda Türkiye`deki sivil toplum, sendika kuruluşlarıyla görüşüleceğini belirtti ve toplumsal desteğin, programın başarısı için büyük önem taşıdığını kaydetti.
Derviş, yeni programa toplumsal destek olduğunu ve son anketlerde halkın yüzde 50 ile 70`inin programı desteklemeye hazır olduğunun anlaşıldığının altını çizerek, ‘‘Türk toplumunun desteği, çok önemli bir boyut. En mükemmel programı hazırlasanız bile, teknokratların hazırladığı, dışardan destekli bir program, toplumsal destek olmadan başarılı olamaz. Biz bir demokrasiyiz ve toplumun söylediğini dinlemek zorundayız’’ dedi.
Daha sonraki aşamada niyet mektubunun sonuçlandırılacağını kaydeden Derviş, enflasyonun nisan ayında daha yüksek olacağını, ancak bunu program çerçevesinde hızla indirmeyi amaçladıklarını da kaydetti.
Uluslararası finans kuruluşlarından 10-12 milyar dolarlık yardım almayı umduklarını belirten Derviş, bu miktarın sadece bu yıl için geçerli olduğunu, program sayesinde ekonomiyi yoluna koyduktan sonra ekonomik yardıma ihtiyaç duymayı beklemediğini bildirdi.
Derviş, global ekonominin sorunlar yaşadığını belirterek, Türkiye`nin sıkıntıda olmasının diğer ülkelerin piyasaları için de sıkıntı olacağını, sorunlara çözüm bulunmasının ise global anlamda kazanç olacağını söyledi. Derviş, global ekonomide belirsizliklere dikkati çekerek, ‘‘8 ay önce Türkiye, çok iyi görünüyordu’’ dedi ve yardımların Brezilya ile Meksika`da işe yaradığına işaret etti.
Türkiye`nin IMF ile daha önceki programının da çok güçlü olduğunu belirten Derviş, birçok reform gerçekleştirildiğine değindi. Derviş, ‘‘Gelecek yıl, normal bir düzene geçeceğimize inanıyorum ve bu paraya ek fon getirilmesine ihtiyacımız olacağını sanmıyorum’’ dedi.
IMF`ye ‘evine git’ diyemeyiz
Devlet Bakanı Kemal Derviş, Türk Sanayicileri ve İşadamları Derneği`nin (TÜSİAD) Washington`da düzenlediği yemekteki konuşmasında, ‘‘Hazırlanan ekonomik programa halk desteği çok önemli. Ancak, Uluslararası Para Fonu`nun (IMF) desteğine de ihtiyacımız olduğunu söylemek zorundayız. IMF`ye, evine git diyemeyiz’’ dedi. Dış ekonomi desteğinin yeterince çabuk gelmesinin krizden çıkılması konusunda hayati önem taşıdığını vurgulayan Derviş, ‘‘Yeterince güçlü bir program uygulamaya koyarsak, gerekli dış desteği sağlayacağımıza eminim. Ancak bunun için ulusal uyum ve birbirimize güven şart. Ecevit`in yaptığı açıklamalar gerçeği tam olarak yansıtıyor, ne eksik ne fazla. Türkiye`nin kaynak sorunu yok, güven sorunu var’’ diye konuştu. ‘‘Türkiye, 5 yıl sonra bugünkünden çok daha güçlü bir ülke olacak. Türkiye`nin başarısızlığa tahammülü yok’’ diyen Derviş, şu anda bir enflasyon hedefi açıklayamadıklarını kaydetti.
Yavaş hareket lüksümüz yok
Devlet Bakanı Kemal Derviş, TÜSİAD tarafından düzenlenen yemekte, Devlet Bakanı ve Başbakan Yardımcısı Devlet Bahçeli`nin ‘‘Devlet işleri aceleye gelmez’’ yolundaki sözlerine şöyle yanıt verdi: ‘‘Sayın Bahçeli prensipte haklı olabilir. Fakat bizim kaybedecek vaktimiz yok. Güveni bir an önce sağlamak için programın Türkiye`de kabul edilmesi, dış desteğin sağlanması ve faizlerin düşmesi lazım. Bu nedenle yavaş hareket etme lüksümüz yok. Olağanüstü durum içinde bulunuyoruz. Sayın Bahçeli de almış olduğumuz her önlem konusunda bizimle mutabık’’ diye konuştu.
Yüksek faizle yaşamak zor
Türkiye`deki krizin, dinamizm eksikliği yüzünden değil, bankacılık sisteminin sabit kur rejimine uyumsuzluğu yüzünden çıktığını belirten Kemal Derviş, bir diğer problemin de faizlerin yüksekliği olduğunu söyledi. ‘‘Faizler bu düzeye çıktığı takdirde finansal olarak yaşamanız mümkün değil’’ diyen Derviş, aynı durum ABD, Almanya ve İtalya gibi ülkelerde görülse aynı sorunlarla karşılaşılacağını bildirdi. Derviş, mart ortasından başlayarak borsanın normalleştirilmesi, normal finansal ortama dönülmesi üzerinde çalışılacağını, kilit yapısal tedbirlerin alınacağını söyledi.
Programa sosyal destek gerekli
Devlet Bakanı Kemal Derviş, dün akşam CNN International`da katıldığı Q&A programında Riz Khan`ın sorularını yanıtladı. Derviş programda, Türkiye`nin krizden çıkış için hazırladığı yeni ekonomik programın bir ‘teknokratlar programı’ olamayacağını, tüm sosyal grupların desteğinin alınması gerektiğini söyledi.