Güncelleme Tarihi:

Enflasyonla mücadele kapsamında ekonomi yönetiminin uyguladığı politikalar, iyileşmeye işaret eden ekonomik verilerde de kendini gösteriyor.
Bu kapsamda ülke ekonomisinin büyüme performansı 21 çeyrektir kesintisiz devam ederken enflasyon da yıllık bazda düşüş eğilimini sürdürüyor.
Bu süreçte Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankasının (TCMB) faiz indirmesi ve toplam rezervlerin ekimde 198,4 milyar dolarla rekor kırması ise yurt içi piyasalarda risk iştahını artırdı.
Ayrıca Kur Korumalı Türk lirası Mevduat ve Katılma Hesapları (KKM) bakiyesindeki düşüş de devam ediyor. KKM 21 Kasım haftasında 30 milyar 322 milyon lira azalarak 22 milyar 460 milyon liraya düştü.
7,5 YILIN EN DÜŞÜK SEVİYESİNDE
Bu gelişmeler yabancıların Türk lirası varlıklara olan talebini artırırken süreçte Türkiye'nin borçlanma maliyetleri de geriliyor. Türkiye'nin 5 yıllık kredi risk primi (CDS), 233 baz puana inerek Mayıs 2018'den bu yana en düşük seviyeye düştü. Böylece Türkiye'nin kredi risk primi 7,5 yılın en düşük seviyesine gerilemiş oldu.
Bu arada Türkiye'nin cari işlemler hesabı, eylülde 1 milyar 112 milyon dolar fazla vererek art arda üçüncü ayda da pozitif seyrini sürdürdü. Bu hesap temmuzda 1 milyar 738 milyon dolar, ağustosta da 5 milyar 418 milyon dolar fazla vermişti. Böylece cari işlemler hesabı art arda üçüncü ayda da pozitif seyrini sürdürdü.
BAKAN ŞİMŞEK'TEN DEĞERLENDİRME
Hazine ve Maliye Bakanı Mehmet Şimşek, sosyal medya hesabından konuyla ilgili paylaşımda bulundu. Bakan Şimşek değerlendirmesinde şöyle dedi:
Risk primimiz (CDS) 2018 yılı Mayıs ayından sonraki en düşük seviyesine geriledi. Uyguladığımız program sayesinde güçlenen finansal istikrar bu iyileşmede etkili olurken dış finansman maliyetlerimiz de önemli ölçüde azaldı.
Risk primimiz (CDS) 2018 yılı Mayıs ayından sonraki en düşük seviyesine geriledi.
— Mehmet Simsek (@memetsimsek) December 2, 2025
Uyguladığımız program sayesinde güçlenen finansal istikrar bu iyileşmede etkili olurken dış finansman maliyetlerimiz de önemli ölçüde azaldı. pic.twitter.com/02oX2mFLoL
TCMB’DEN ZORUNLU KARŞILIKLARDA SADELEŞME ADIMI
Son olarak TCMB, zorunlu karşılık düzenlemesinde sadeleşme kapsamında bazı değişiklikler yaptı. Buna göre yurt dışından doğrudan temin edilen uzun vadeli yabancı para yükümlülüklerdeki artış tutarına yıl sonuna kadar yüzde 0 oranında zorunlu karşılık uygulanmasına ilişkin geçici uygulamanın süresi uzatılmayacak.
Aynı zamanda döviz tevdiat hesabı ile altın mevduat hesapları arasındaki zorunlu karşılık oran farklılıkları giderildi. Uzun vadeli yabancı para mevduat dışı yükümlülüklerin zorunlu karşılık oranları düşürüldü. Ayrıca 2022 yılında zorunlu karşılığa tabi yükümlülükler kapsamına alınan finansman şirketlerinin yurt içi bankalara olan yükümlülükleri, tekrar kapsam dışına çıkarıldı.
Aynı tebliğ değişikliği kapsamında kredi büyümesi sınırlaması uygulamasının süresi 1 yıl daha uzatıldı.
"KUR RİSKİNİN AZALMASI CDS’TEKİ DÜŞÜŞ EĞİLİMİNİ DESTEKLEDİ"
Konuyu değerlendiren Pariterium Danışmanlık şirketinin kurucusu Dr. İsmet Demirkol, "Merkez Bankasının sıkı para politikası ve rezervlerle ilgili olarak verdiği güven mesajı ile enflasyondaki yavaşlama sebebiyle yabancılar tarafından tahvil alımları arttı" dedi.
Özellikle Merkez Bankası rezevlerinin son dönemde çok yükselmesi ve yabancıların tahvil alımlarını artırmasının önümüzdeki süreçte olası kur riskini azalmasının da CDS’teki düşüş eğilimini desteklediğini ifade eden Demirkol, ödemeler dengesine pozitif yönde etki ettiğini dile getirdi.
Demirkol, KKM bakiyesindeki gerilemenin yanı sıra fiziki altın talebindeki zayıflamanın da söz konusu gelişmede etkili olduğunu kaydetti.
OECD, Türkiye büyüme tahminini yükseltti