Triko sektörü, krizi ABD ihracatı ile aşacak
Güncelleme Tarihi:
Oluşturulma Tarihi: Ağustos 06, 2001 00:00
Yaşamak için daha çok ihracat
İç piyasada yaşanan durgunluğun yanı sıra ihracatta da kötü bir dönem geçiren triko sektörü, ABD`den gelen yoğun talep ile rahatlamayı planlıyor. Temmuzun ilk yarısında ihracat açısından pek parlak dönem geçirmediklerini belirten Triko Sanayicileri Derneği (TRİSAD) Başkanı Metin Alkoçlar, tüm bu olumsuzluklara karşın yurtdışından ve özellikle ABD`den gelen yoğun talep ile sektörün rahatlayacağını söyledi. ABD`ye yaptıkları yıllık ihracatın toplam ihracatları içerisindeki payının geçen yıl yüzde 15 seviyelerinde olduğu ifade eden Alkoçlar, ABD`ye yapılan ihracatları yüzde 40`a çıkaracaklarını söyledi. Sektör ilk altı aylık dönemde 500 milyon dolarlık ihracat gerçekleştirdi.
Triko sektöründe yaşanan gelişmeleri Finansal Forum`a değerlendiren Metin Alkoçlar, sektörün Avrupa pazarlarının yanısıra diğer ülkelere de açılması gerektiğini kaydetti. Triko sektörünün şu an hazır giyim sektörün içerisinde en şanslı olan sektör olduğunu vurgulayan Alkoçlar, `Sektörümüz dünyanın en ileri teknolojisini kullanıyor. Bundan dolayı gücümüz oldukça yüksek. Avrupa`ya yakınlığımız da Uzakdoğu ülkelerine oranla avantajımızı arttırıyor` dedi. ABD`nın aşırı talebi ve Avrupa`daki başarılı firmaları örnek alması ile Türkiye`nin bu pazarda şansının arttığını söylenen Alkoçlar, `Şimdiye kadar ABD`deki siparişler uzun vadeli siparişlerdi. Ama Türkiye`nin kısa vadeli siparişlerde başarılı olması ABD`lileri Türkiye`ye yöneltti` dedi.
ABD ihracat yüzde 40 artacak
Genel ihracat içinde yüzde 15`lik bir kısmın ABD`ye gerçekleştirildiğini ifade eden Alkoçlar, `Avrupa ihracatı içinde sadece Almanya`ya yüzde 50`lik bir ihracat yapılırken ABD gibi büyük bir potansiyel pazar için yüzde 15`lik ihracat çok yetersiz. Amacımız bu ihracat rakamını yüzde 40`lara çıkarmak ve Almanya`ya yapılan ihracatı Avrupa geneline yaymak` diye konuştu. Sektör olarak ABD firmaları ile temas halinde olduklarını da açıklayan Alkoçlar, ABD`deki firmaların mümessillikleri ile çalışmaların sürdüğünü söyledi. Türk triko sektörünün potansiyelini ABD ve Avrupa pazarına anlatmaya çalıştıklarını ifade eden Alkoçlar, `Şu anda İngilizce ve Türkçe olarak bir katalog hazırladık. Tüm bu çalışmalar sonucunda ümit ediyoruz ki; önümüzdeki 6 ay içerisinde ABD`nin büyük firmaları ile daha fazla iş yapacağız. Amacımız Avrupa`dan biraz daha bağımsız olmak ve ABD pazarına yüzde 40 oranında bir ihracat gerçekleştirmek` diye konuştu. Alkoçlar, İngiliz ve Fransızların da triko sektörüne yönelik taleplerinin olduğunu ifade etti.
Kalifiye eleman şart
Sektör olarak dünya pazarlarında yer alabilmek için koleksiyoncu ve tasarımcı yetiştirmenin şart olduğunu söyleyen Alkoçlar, dernek olarak Mimar Sinan Üniversitesi ile yapılan işbirliği ile sektöre 15 öğrencinin koleksiyon yapmasını sağladıklarını ifade etti. Türkiye`nin fasonculuktan çıkıp marka yaratması gerektiğini de vurgulayan Alkoçlar, `Bugün bir İtalya ne olursa olsun malını satıyor. Bizim firmalarımızda bu alanda marka ve isim yaratmalı. İtalya gibi birinci olmasak bile onun arkasında ikinci olabiliriz. Bizim bunu yapabilecek potansiyelimiz var` diye konuştu.
İç piyasada yaşanan durgunluğun yanı sıra ihracatta da kötü bir dönem geçiren triko sektörü, ABD`den gelen yoğun talep ile rahatlamayı planlıyor. Temmuzun ilk yarısında ihracat açısından pek parlak dönem geçirmediklerini belirten Triko Sanayicileri Derneği (TRİSAD) Başkanı Metin Alkoçlar, tüm bu olumsuzluklara karşın yurtdışından ve özellikle ABD`den gelen yoğun talep ile sektörün rahatlayacağını söyledi. ABD`ye yaptıkları yıllık ihracatın toplam ihracatları içerisindeki payının geçen yıl yüzde 15 seviyelerinde olduğu ifade eden Alkoçlar, ABD`ye yapılan ihracatları yüzde 40`a çıkaracaklarını söyledi. Sektör ilk altı aylık dönemde 500 milyon dolarlık ihracat gerçekleştirdi.
Triko sektöründe yaşanan gelişmeleri Finansal Forum`a değerlendiren Metin Alkoçlar, sektörün Avrupa pazarlarının yanısıra diğer ülkelere de açılması gerektiğini kaydetti. Triko sektörünün şu an hazır giyim sektörün içerisinde en şanslı olan sektör olduğunu vurgulayan Alkoçlar, `Sektörümüz dünyanın en ileri teknolojisini kullanıyor. Bundan dolayı gücümüz oldukça yüksek. Avrupa`ya yakınlığımız da Uzakdoğu ülkelerine oranla avantajımızı arttırıyor` dedi. ABD`nın aşırı talebi ve Avrupa`daki başarılı firmaları örnek alması ile Türkiye`nin bu pazarda şansının arttığını söylenen Alkoçlar, `Şimdiye kadar ABD`deki siparişler uzun vadeli siparişlerdi. Ama Türkiye`nin kısa vadeli siparişlerde başarılı olması ABD`lileri Türkiye`ye yöneltti` dedi.
ABD ihracat yüzde 40 artacak
Genel ihracat içinde yüzde 15`lik bir kısmın ABD`ye gerçekleştirildiğini ifade eden Alkoçlar, `Avrupa ihracatı içinde sadece Almanya`ya yüzde 50`lik bir ihracat yapılırken ABD gibi büyük bir potansiyel pazar için yüzde 15`lik ihracat çok yetersiz. Amacımız bu ihracat rakamını yüzde 40`lara çıkarmak ve Almanya`ya yapılan ihracatı Avrupa geneline yaymak` diye konuştu. Sektör olarak ABD firmaları ile temas halinde olduklarını da açıklayan Alkoçlar, ABD`deki firmaların mümessillikleri ile çalışmaların sürdüğünü söyledi. Türk triko sektörünün potansiyelini ABD ve Avrupa pazarına anlatmaya çalıştıklarını ifade eden Alkoçlar, `Şu anda İngilizce ve Türkçe olarak bir katalog hazırladık. Tüm bu çalışmalar sonucunda ümit ediyoruz ki; önümüzdeki 6 ay içerisinde ABD`nin büyük firmaları ile daha fazla iş yapacağız. Amacımız Avrupa`dan biraz daha bağımsız olmak ve ABD pazarına yüzde 40 oranında bir ihracat gerçekleştirmek` diye konuştu. Alkoçlar, İngiliz ve Fransızların da triko sektörüne yönelik taleplerinin olduğunu ifade etti.
Kalifiye eleman şart
Sektör olarak dünya pazarlarında yer alabilmek için koleksiyoncu ve tasarımcı yetiştirmenin şart olduğunu söyleyen Alkoçlar, dernek olarak Mimar Sinan Üniversitesi ile yapılan işbirliği ile sektöre 15 öğrencinin koleksiyon yapmasını sağladıklarını ifade etti. Türkiye`nin fasonculuktan çıkıp marka yaratması gerektiğini de vurgulayan Alkoçlar, `Bugün bir İtalya ne olursa olsun malını satıyor. Bizim firmalarımızda bu alanda marka ve isim yaratmalı. İtalya gibi birinci olmasak bile onun arkasında ikinci olabiliriz. Bizim bunu yapabilecek potansiyelimiz var` diye konuştu.