Stefanel: Türkiye`de üretimi düşünebiliriz
Güncelleme Tarihi:
Oluşturulma Tarihi: Ağustos 08, 2003 09:29
İtalyan hazır giyim devi Stefanel`in Yönetim Kurulu Başkanı Giuseppe Stefanel, Türkiye`de büyümenin ve üretim yapmanın işaretini verdi. Stefanel, ‘‘Satış noktamızı 50`ye çıkaracağız. Bu sayı daha da büyürse Türkiye`de üretimi düşünebiliriz. Türkiye göz kamaştıran bir pazar’’ dedi.
İtalyan hazır giyim devi Stefanel`in Yönetim Kurulu Başkanı Giuseppe Stefanel Türkiye`nin özellikle genç nüfusuyla göz kamaştırdığını belirterek, ‘‘Türkiye iyi bir pazar görüntüsü veriyor’’ dedi. Stefanel, Türkiye`de hedefledikleri satış noktası sayısına ulaştıktan sonra pamuklu gruba giren ürünlerini burada üretebileceklerini söyledi.
Stefanel, Türkiye`de üretimle ilgili olarak şunları söyledi: ‘‘Eğer pamuklu grubunu Türkiye`de üretmeye başlarsak, bu sadece Türkiye`deki satış noktaları için olmaz. Dünyadaki bütün Stefanel satış noktaları için olur. Global market dedikleri işte tam olarak böyle bir şey. Biri pamukta iyi, biri sentetikte. Sözkonusu kumaş türü ipek olsa, o zaman da Çin`e giderdik. Pamuklu grupta Türkiye`de üretim düşünebiliriz.’’
Türkiye`de yüzde 100 kendi sermayeleri ile yatırım yaptıklarını belirten Giuseppe Stefanel, 7 olan mağaza sayısını artıracaklarını ama asıl stratejilerinin çok sayıda mağaza açmak yerine, satış noktaları aracılığıyla geniş müşteri kitlesine ulaşmak olduğunu ifade etti.
Stefanel, şöyle konuştu: ‘‘Özellikle İstanbul dışındaki şehirlerde daha çok bayiliklerle büyümek istiyoruz. Türkiye`de şu anda 20 satış noktamız var. Bunlardan 7`si bize ait mağazalar. 13 tanesi bayi. Mağazalarda dahil toplam satış noktasını 50`ye çıkarmayı hedefliyoruz.’’
Türkiye pazarına 1988`de geldiklerini ve yaptıkları yanlışlar nedeniyle başarılı olamayıp, çekildilerini ifade eden Stefanel, ‘‘O zaman Türkiye`de distribütörlük şeklinde çalışıyorduk. Çok kontrollü değildi. Şimdi daha sağlam adımlar atıyoruz ve her şey bizim kontrolümüz altında. Yaptığımız yanlıştan öğrendik ve şu anda doğrusunu yapıyoruz. Girişimci ruhumuzdan hiç bir şey kaybetmedik ve tekrar Türkiye`ye geldik’’ dedi. Stefanel 2001 yılı başlarında girdikleri Türkiye piyasasında yavaş ve istikrarlı bir büyüme gerçekleştirdiklerini söyledi.
TÜRKİYE İYİ BİR PAZAR
Türkiye`nin genç bir ülke olduğunu ve hızla büyüdüğünü ifade eden Stefanel, ‘‘Evet bir ekonomik kriz yaşandı ama, Türkiye`nin son 10-15 yıllık dönemde katettiği mesafeyi göz ardı edemezsiniz’’ dedi. Son yıllarda İtalyan markalarının Türk pazarına daha sıcak baktığını kaydeden Stefanel, ‘‘Avrupa yaşlı. 65 milyonluk Türkiye özellikle genç nüfusuyla göz kamaştırıyor. Hayat standartlarınızı yükseltiyorsunuz. Coğrafi açıdan bize yakınsınız. Belki Avrupa Birliği`nin bir parçası olacaksınız. Bunları üst üste koyduğunuzda Türkiye çok iyi bir pazar görüntüsü veriyor’’ dedi.
Stefanel, Türkiye ile Çin`i şöyle karşılaştırdı: ‘‘Çinliler de iyi ve kaliteli üretim yapabiliyor ama istediğinizi tam olarak yaptırmanız vakit alıyor. Türkiye`de üretim ve sorunların çözümü daha hızla yapılıyor.’’
Türk markasını İtalya`da görmek beni şaşırtmaz
Modanın İtalya ve Fransa`da başladığını ve buraların moda merkezleri olduğunu ifade eden Giuseppe Stefanel, son dönemlerde pek çok Amerikan ve İspanyol markasının da dünyaya yayıldığını söyledi. Modanın İtalya ve Fransa`nın kontrolünden çıktığına değinen Stefanel, ‘‘İleriki yıllarda global Türk moda markaları da olacaktır. Türkiye genç bir ülke ve markalaşmaya daha yeni başlıyor, diye düşünüyorum. Biz çok uzun zaman önce başladık. Tek farkımız bu. Üretimde, kalitede hiç bir farklılık yok. Önümüzdeki 5 yıl içinde Türk mankalarını İtalya`da da görmek beni şaşırtmaz’’ dedi.
Dağılmayın Türk markasını yaratın
Stefanel olarak global alanda büyürken hatalar da yaptıklarını belirten Giuseppe Stefanel, global bir marka olmayı hedefleyen Türk şirketlerine şu önerilerde bulundu: ‘‘Global marka olmayı istemek, bunun için heyecanlanmak çok önemli ama her adımınızdan emin olun. Güvenli olmayan hiçbir girişimde bulunmayın. Her ülkenin, her pazarın kendine öz şartları vardır. Her pazar için ayrı stratejiler belirlemek gerek. Nerede olduğunuzu anlamanız, tüketiciyi tanımanız çok önemli. Biz Almanya`da neden bir türlü pantolon satamadığımızı düşünüyorduk. Sonradan anladık ki, Alman kadınlar İtalyanlar`dan daha uzun ve bizim pantolon kalıplarımız onlara kısa geliyordu. Çok sayıda mağaza sahibi olmak önemli değil. Önemli olan iyi organizasyon ve koordinasyondur. Bir anda dağılıp, bir çok ülkeye aynı zamanda girmek yanlış bir yol. Bir pazarda güçlenip, yavaş yavaş yeni pazarlara açılmak daha doğru bir yol.’’
Bir elbiseye 2 bin Euro veremeyen bize geliyor
1959`da babası Carlo Stefanel`in kurduğu şirketi 20 yıl önce uluslararası bir markaya dönüştüren Guiseppe Stefanel, Stefanel`in son 3 yıldır konseptini ‘basic’ten ‘trendy’e taşıdığını söyledi. Moda belirleyicisi olmadıklarını fakat son zamanlarda daha trendy ürünlere ve iyi bir şirket organizasyonuna sahip olduklarını bildiren Stefanel, ‘‘Giderek daha trendy kolleksiyonlar hazırlıyoruz. Basicten, trendy bir markaya dönüşmek zaman alıyor ama bundan sonra da böyle devam edeceğiz. Dünyanın pek çok yerinde ekonomik sıkıntılar var. Bu sıkıntıları ilk önce perakende sektöründe görürsünüz. Buna bağılı olarak, üst gelir grubu da bizim müşterilerimiz arasına girdi. İnsanlar bir elbiseye 2 bin Euro vereceğine, bizim gibi markaları tercih etmeye başladı. Çünkü, 50`nin üzerinde ülkede 1000`den fazla Stefanel mağazasında ve toplam 6 bin olan satış noktalarında gördüğünüz fiyatlar ulaşılmaz değil’’ dedi.
İtalyan hazır giyim devi Stefanel`in Yönetim Kurulu Başkanı Giuseppe Stefanel Türkiye`nin özellikle genç nüfusuyla göz kamaştırdığını belirterek, ‘‘Türkiye iyi bir pazar görüntüsü veriyor’’ dedi. Stefanel, Türkiye`de hedefledikleri satış noktası sayısına ulaştıktan sonra pamuklu gruba giren ürünlerini burada üretebileceklerini söyledi.
Stefanel, Türkiye`de üretimle ilgili olarak şunları söyledi: ‘‘Eğer pamuklu grubunu Türkiye`de üretmeye başlarsak, bu sadece Türkiye`deki satış noktaları için olmaz. Dünyadaki bütün Stefanel satış noktaları için olur. Global market dedikleri işte tam olarak böyle bir şey. Biri pamukta iyi, biri sentetikte. Sözkonusu kumaş türü ipek olsa, o zaman da Çin`e giderdik. Pamuklu grupta Türkiye`de üretim düşünebiliriz.’’
Türkiye`de yüzde 100 kendi sermayeleri ile yatırım yaptıklarını belirten Giuseppe Stefanel, 7 olan mağaza sayısını artıracaklarını ama asıl stratejilerinin çok sayıda mağaza açmak yerine, satış noktaları aracılığıyla geniş müşteri kitlesine ulaşmak olduğunu ifade etti.
Stefanel, şöyle konuştu: ‘‘Özellikle İstanbul dışındaki şehirlerde daha çok bayiliklerle büyümek istiyoruz. Türkiye`de şu anda 20 satış noktamız var. Bunlardan 7`si bize ait mağazalar. 13 tanesi bayi. Mağazalarda dahil toplam satış noktasını 50`ye çıkarmayı hedefliyoruz.’’
Türkiye pazarına 1988`de geldiklerini ve yaptıkları yanlışlar nedeniyle başarılı olamayıp, çekildilerini ifade eden Stefanel, ‘‘O zaman Türkiye`de distribütörlük şeklinde çalışıyorduk. Çok kontrollü değildi. Şimdi daha sağlam adımlar atıyoruz ve her şey bizim kontrolümüz altında. Yaptığımız yanlıştan öğrendik ve şu anda doğrusunu yapıyoruz. Girişimci ruhumuzdan hiç bir şey kaybetmedik ve tekrar Türkiye`ye geldik’’ dedi. Stefanel 2001 yılı başlarında girdikleri Türkiye piyasasında yavaş ve istikrarlı bir büyüme gerçekleştirdiklerini söyledi.
TÜRKİYE İYİ BİR PAZAR
Türkiye`nin genç bir ülke olduğunu ve hızla büyüdüğünü ifade eden Stefanel, ‘‘Evet bir ekonomik kriz yaşandı ama, Türkiye`nin son 10-15 yıllık dönemde katettiği mesafeyi göz ardı edemezsiniz’’ dedi. Son yıllarda İtalyan markalarının Türk pazarına daha sıcak baktığını kaydeden Stefanel, ‘‘Avrupa yaşlı. 65 milyonluk Türkiye özellikle genç nüfusuyla göz kamaştırıyor. Hayat standartlarınızı yükseltiyorsunuz. Coğrafi açıdan bize yakınsınız. Belki Avrupa Birliği`nin bir parçası olacaksınız. Bunları üst üste koyduğunuzda Türkiye çok iyi bir pazar görüntüsü veriyor’’ dedi.
Stefanel, Türkiye ile Çin`i şöyle karşılaştırdı: ‘‘Çinliler de iyi ve kaliteli üretim yapabiliyor ama istediğinizi tam olarak yaptırmanız vakit alıyor. Türkiye`de üretim ve sorunların çözümü daha hızla yapılıyor.’’
Türk markasını İtalya`da görmek beni şaşırtmaz
Modanın İtalya ve Fransa`da başladığını ve buraların moda merkezleri olduğunu ifade eden Giuseppe Stefanel, son dönemlerde pek çok Amerikan ve İspanyol markasının da dünyaya yayıldığını söyledi. Modanın İtalya ve Fransa`nın kontrolünden çıktığına değinen Stefanel, ‘‘İleriki yıllarda global Türk moda markaları da olacaktır. Türkiye genç bir ülke ve markalaşmaya daha yeni başlıyor, diye düşünüyorum. Biz çok uzun zaman önce başladık. Tek farkımız bu. Üretimde, kalitede hiç bir farklılık yok. Önümüzdeki 5 yıl içinde Türk mankalarını İtalya`da da görmek beni şaşırtmaz’’ dedi.
Dağılmayın Türk markasını yaratın
Stefanel olarak global alanda büyürken hatalar da yaptıklarını belirten Giuseppe Stefanel, global bir marka olmayı hedefleyen Türk şirketlerine şu önerilerde bulundu: ‘‘Global marka olmayı istemek, bunun için heyecanlanmak çok önemli ama her adımınızdan emin olun. Güvenli olmayan hiçbir girişimde bulunmayın. Her ülkenin, her pazarın kendine öz şartları vardır. Her pazar için ayrı stratejiler belirlemek gerek. Nerede olduğunuzu anlamanız, tüketiciyi tanımanız çok önemli. Biz Almanya`da neden bir türlü pantolon satamadığımızı düşünüyorduk. Sonradan anladık ki, Alman kadınlar İtalyanlar`dan daha uzun ve bizim pantolon kalıplarımız onlara kısa geliyordu. Çok sayıda mağaza sahibi olmak önemli değil. Önemli olan iyi organizasyon ve koordinasyondur. Bir anda dağılıp, bir çok ülkeye aynı zamanda girmek yanlış bir yol. Bir pazarda güçlenip, yavaş yavaş yeni pazarlara açılmak daha doğru bir yol.’’
Bir elbiseye 2 bin Euro veremeyen bize geliyor
1959`da babası Carlo Stefanel`in kurduğu şirketi 20 yıl önce uluslararası bir markaya dönüştüren Guiseppe Stefanel, Stefanel`in son 3 yıldır konseptini ‘basic’ten ‘trendy’e taşıdığını söyledi. Moda belirleyicisi olmadıklarını fakat son zamanlarda daha trendy ürünlere ve iyi bir şirket organizasyonuna sahip olduklarını bildiren Stefanel, ‘‘Giderek daha trendy kolleksiyonlar hazırlıyoruz. Basicten, trendy bir markaya dönüşmek zaman alıyor ama bundan sonra da böyle devam edeceğiz. Dünyanın pek çok yerinde ekonomik sıkıntılar var. Bu sıkıntıları ilk önce perakende sektöründe görürsünüz. Buna bağılı olarak, üst gelir grubu da bizim müşterilerimiz arasına girdi. İnsanlar bir elbiseye 2 bin Euro vereceğine, bizim gibi markaları tercih etmeye başladı. Çünkü, 50`nin üzerinde ülkede 1000`den fazla Stefanel mağazasında ve toplam 6 bin olan satış noktalarında gördüğünüz fiyatlar ulaşılmaz değil’’ dedi.