Özilhan: TÜSİAD`da yargısız infaz yapmak istemiyoruz

Güncelleme Tarihi:

Özilhan: TÜSİAD`da yargısız infaz yapmak istemiyoruz
Oluşturulma Tarihi: Ocak 29, 2001 00:00

TÜSİAD`ın yeni Başkanı Tuncay Özilhan, son aylarda yolsuzluk ve usulsüzlük olaylarında adı geçenlerin TÜSİAD üyeliklerinin askıya alınacağını belirterek, ‘‘Biz yargısız infaz yapmak istemiyoruz. Adaleti ve yargıyı da etkileyebiliriz’’ dedi.

Türk Sanayici ve İşadamları Derneği`nin (TÜSİAD) yeni Başkanı ve Anadolu Grubu İcra Başkanı Tuncay Özilhan, son aylarda yolsuzluk ve usulsüzlük olaylarında adı geçenlerin TÜSİAD üyeliklerinin askıya alınacağını belirterek, ‘‘Biz yargısız infaz yapmak istemiyoruz. Adaleti ve yargıyı da etkileyebiliriz’’ dedi.

Türkiye`nin çok kritik bir dönemden geçtiğine işaret eden Tuncay Özilhan, TÜSİAD üyeleri hakkında yargının vereceği kararın uygulanacağını, TÜSİAD`ın da kendisini korumak zorunda olduğunu söyledi. TÜSİAD Başkanlığı süresince ekibiyle birlikte çalışacağını vurgulayan Tuncay Özilhan, sorularımızı şöyle yanıtladı:

Son günlerde TÜSİAD üyelerinin yolsuzluk ve usulsuzlük olaylarında adı geçmeye başladı. Genel Kurul`da İş Ahlakı İlkeleri`nde değişiklik kabul edildi ve üyeliğin askıya alınması maddesi tüzüğe eklendi. Haysiyet Divanı son zamanlarda daha fazla çalışır hale geldi, bu konuda ne düşünüyor sunuz?

- Türkiye çok kritik bir dönemden geçiyor. Yapısal bir değişim ve bunun sancıları var. 484 civarında üyemiz var. Türkiye ekonomisinin yüzde 40-45`ini kontrol eden bir kurum. Ancak bu konuda sıkıntı yaşadık. Biz yargısız infaz yapmak istemiyoruz. Adaleti ve yargıyı da etkileyebiliriz. Her iki taraf açısından da üyeliğin askıya alınması gündeme geldi. Yargı süreci boyunca üyelik askıya alınacak. Adı geçen üyeler yargı sonunda suçlu bulunmazlarsa üyeliği devam edecek, suçlu bulunursa üyelikten ihraç edilecek.

Üyeliğin askıya alınması da ihraç etmek kadar olmasa da kötü bir durum değil mi?

- TÜSİAD kendisini korumak zorunda. Bu konuda hassas ve etik kurallara bağlı. Bundan taviz vermeyecek bir kuruluş. Üyeliğin askıya alınması sistemi rahatlatacak. Üyemize bir haksızlık yapmıyoruz, diğer taraftan da o dönemde bizim üyemiz olmadığı için TÜSİAD bu işten herhangi bir yara almıyor. Yargı ne karar verirse o uygulanacak. Şu anda başka isim yok. Bülent Eczacıbaşı`nın bataklık benzetmesi vardı, Türkiye gerçekten zor bir dönemden geçiyor.

TÜSİAD Başkanlığı zamanınızın önemli bir bölümünü alacak. Nasıl bir plan yaptınız?

- Ben ekiple takımla çalışan bir insanım. Fazla önde olmak istemeyen bir yapım var. Her komisyonun önemli görevleri var. Yönetim Kurulu Üyelerimiz kendi yaptıkları işlerle öne çıkacak. Genel Sekreterliğimiz güçlü ve tecrübeli. Genel Sekreterlik de bu dönemde daha öne çıkacak. Ben patrondan ziyade bir profesyonel gibi çalışıyorum. Yüzde 50 işim yüzde 50 TÜSİAD olacak. İşimde de vasıflı profesyonel yönetici arkadaşlarım var.

Ermeni Soykırımı ile ilgili Fransa`da MEDEF`le birlikte bir takım girişimleriniz oldu. Bundan sonrası ne olacak?

- Bir yangını söndürdük ‘Allah Kerim’ demeyeceğiz. Bu konuda bir strateji oluşturacağız. Yumurta kapıya dayanınca hareket ediyoruz. Bu hem Ankara hem de özel sektör için geçerli. Bu tür hassas konularda Türkiye daha dikkatli çalışmalar yapmak zorunda. TÜSİAD Dış İşleri Komisyonu bünyesinde çalışma gruplarına Dış Tanıtım Çalışma Grubu da eklendi. Bu grup hem Türkiye`nin tanıtımına ağırlık verecek, hem de önümüzdeki dönemde buna benzer potansiyel sıkıntılara şimdiden hazırlık yapabilecek. Galatasaray, Efes Pilsen Türkiye`nin milyonlarca dolar harcarsa başarılı olamayacağı şekilde tanıttı. Her sektörde platformlar var. Türk insanlarının bu platformlarda görev alması lázım.


Nuri Çolakoğlu`nun medya bilgisinden faydalanacağız:


Nuri Çolakoğlu, yönetimde en dikkat çeken isim oldu. Yönetim Kurulu üyelerini nasıl belirlediniz?

- Medya ile ilişkiler önemli. Bilgi açısından medyayı beslememiz lazım. Bunu daha planlı programlı yapmak istiyoruz. Nuri Çolakoğlu`nun bu konuda önemli tecrübesi var. Nuri Bey kamuoyunda ilgi uyandırdı. Önemli bir entellektüel potansiyeli, bilgi birikimi ve kültürü var. Medyayı bilen bir ismin olmasında da fayda gördük. Türkiye`nin önümüzdeki dönemde ihtiyacı olacak konularda teknik bilgisi güçlü arkadaşları almak istedik. Buna özellikle dikkat ettim. Bu dönemde AB Türkiye`nin gündeminde olacak ve bu konuda ihtisas sahibi bir ismin yönetim kurulunda olmasını arzu ettik. Bu isim de Cem Duna oldu.


Ailem önce istemedi sonra ‘‘evet’’ dedi:

Yakın çevreniz, babanız İzzet Özilhan TÜSİAD Başkanı olmanızı nasıl karşıladı?

- İlk anda ‘hayır’ dediler. Bugüne kadar TÜSİAD`da yönetim Kurulu üyeliği, başkan yardımcılığı yaptım. Ama başkanlık çok daha fazla vaktimi alacak. Bu nedenle ilk başta istemediler. Ancak bunun onurlu bir görev olduğuna, zamanı geldiyse de yapılması gerektiğine inandığımız için herkes ‘evet’ dedi.
Haberle ilgili daha fazlası:

BAKMADAN GEÇME!