Otomotiv sektöründe çok büyük bir atıl kapasite yaratıldı
Güncelleme Tarihi:
Oluşturulma Tarihi: Ekim 26, 2001 14:273dk okuma
Makine Mühendisleri Odası Bursa Şube Başkanı Ömer Atalay, dünyada otomotiv sanayiinde faaliyet gösteren şirket sayısında azalma beklenirken, Türkiye´de sürekli artmasının çokbüyük atıl kapasite yarattığını bildirdi. TMMOB Makine Mühendisleri Odası´nca düzenlenen 7. Otomotiv ve Yan Sanayi sempozyumu Bursa´da başladı. Ömer Atalay, sempozyumun açılışında yaptığı konuşmada, sempozyum ile otomotiv sektörünün ülke ihtiyaçları ve yetenekleri ile paralel gelişimin sağlanması ve ülke kaynaklarının verimli kullanılmasının önündeki engellerin tartışılmasının amaçlandığını söyledi. Atalay, Türkiye´de kurulu otomotiv alanında faaliyet gösteren ana sanayi firmalarının hemen hemen tamamının üretimlerini dış kaynaklı lisansör firma ya da yabancı bir kuruluşun ortaklığı ile sürdürdüğüne işaret ederek, Türkiye´de ulusal bir otomotiv markasının mevcut olmadığını kaydetti. Bu çerçevede, ´´yerli´´ olarak adlandırılan otomotiv sanayi kuruluşlarının temel politika ve stratejilerinin yine lisansör firmalar tarafından belirlendiğine değinen Atalay, tek sınırlayıcı unsurun sektöre yönelik yasal düzenlenmeler olduğunu belirtti.
Firma sayısı azalacak
Atalay, dünyadaki hızlı değişim ve küresel rüzgarlar nedeniyle otomotiv sektöründe gündeme gelen firma ya da marka evliliklerinin ivme kazandığına dikkati çekerek şöyle konuştu: ´´Dünya genelinde 40 milyon otomobil ve 16 milyon ticari araç olmak üzere toplam 56 milyon olan üretim kapasitesinin son 10 yılda kullanımoranı yüzde 70-75 seviyesinde gerçekleşmiştir. Diğer bir deyişle dünyada bir arz fazlalığı vardır. Bu nedenle önümüzdeki 20 yıl içinde dünya çapındaki üretim yapan firma sayısının azalacağı beklenmektedir.Dünya otomotiv ana sanayinde firma sayısının 3-5 seviyesine ineceği tahmin edilirken, Türkiye´de, 19´a yükselen firma sayısı ile çok büyükbir atıl kapasite yaratılmıştır. Türkiye´de yılda 700 bin adet otomobil olmak üzere bir milyon üretim kapasitesine ulaşan sektör 1990-1993 dönemi dışında son 20 yıldır yüzde 50´nin altında kapasite kullanmıştır.´´ Sektördeki istihdamın durumuna da değinen Atalay, 2000 yılı sonu itibarıyla sektörde 32 bin çalışan olduğunu, destekleyici sektörler veçalışanların aileleriyle birlikte sektörün 2,5 milyon kişiyi etkilediğini kaydetti. Otomotiv sektörünün ağırlıklı olarak birinci derece deprem bölgesiolan Marmara bölgesinde geliştiğine dikkati çeken Atalay, bu sürecin bölgede aşırı göç nedeniyle çarpık kentleşme gibi sosyal sonuçları da beraberinde getirdiğini söyledi.
Türkiye teknoloji çöplüğü
´´Kamyon sayısı AB toplamından fazla olan Türkiye, dünyada otomobil hurdalığı olmayan ender ülkelerden birisidir´´ diyen Atalay, Türkiye´nin bedelsiz ithalat yoluyla eski araçların ithalatı gibi denetimsiz uygulamalar sonucu Avrupa´nın teknoloji çöplüğü konumuna getirildiğini savundu. Atalay, sektöre ilişkin ulusal ulaşım politikası ve otomotiv master planının olmayışı ve yasal düzenlemelerin yetersizliği nedeniyle kaynak israfı ve çevre kirliğinin büyük boyutlara ulaştığını kaydetti. AB sürecinde yerli üretimin pazar payının giderek azaldığını ve ithalatın payının yüzde 50´nin üzerine çıktığını belirten Atalay, son kriz ile birlikte pazar talepleri dibe vuran yerli üreticilerin ihracat ile ayakta durmaya çalıştıklarını söyledi. Merkez Nilüfer Belediye Başkanı Mustafa Bozbey de, Oyak Renault veTofaş Fiat gibi otomobil fabrikasının kurulu olduğu Bursa´da eğitim alanındaki alt yapı eksikliklerine dikkati çekti. Bozbey, bu eksikliğin giderilmesi doğrultusunda hem otomobillerin test edileceği,hem de özel sürüş tekniklerinin verileceği 150-200 dönümlük bir pist hazırladıklarını bildirdi. Bu projenin Oyak Renault ve Tofaş Fiat tarafından da desteklendiğine işaret eden Bozbey, pistin en kısa sürede kullanıma hazır hale getirileceğini sözlerine ekledi. Sektör temsilcileri ile akademisyenlerin katıldığı ve otomotiv sektörüne ilişkin 21 bildirinin sunulacağı sempozyum, yarın sona erecek.
Firma sayısı azalacak
Atalay, dünyadaki hızlı değişim ve küresel rüzgarlar nedeniyle otomotiv sektöründe gündeme gelen firma ya da marka evliliklerinin ivme kazandığına dikkati çekerek şöyle konuştu: ´´Dünya genelinde 40 milyon otomobil ve 16 milyon ticari araç olmak üzere toplam 56 milyon olan üretim kapasitesinin son 10 yılda kullanımoranı yüzde 70-75 seviyesinde gerçekleşmiştir. Diğer bir deyişle dünyada bir arz fazlalığı vardır. Bu nedenle önümüzdeki 20 yıl içinde dünya çapındaki üretim yapan firma sayısının azalacağı beklenmektedir.Dünya otomotiv ana sanayinde firma sayısının 3-5 seviyesine ineceği tahmin edilirken, Türkiye´de, 19´a yükselen firma sayısı ile çok büyükbir atıl kapasite yaratılmıştır. Türkiye´de yılda 700 bin adet otomobil olmak üzere bir milyon üretim kapasitesine ulaşan sektör 1990-1993 dönemi dışında son 20 yıldır yüzde 50´nin altında kapasite kullanmıştır.´´ Sektördeki istihdamın durumuna da değinen Atalay, 2000 yılı sonu itibarıyla sektörde 32 bin çalışan olduğunu, destekleyici sektörler veçalışanların aileleriyle birlikte sektörün 2,5 milyon kişiyi etkilediğini kaydetti. Otomotiv sektörünün ağırlıklı olarak birinci derece deprem bölgesiolan Marmara bölgesinde geliştiğine dikkati çeken Atalay, bu sürecin bölgede aşırı göç nedeniyle çarpık kentleşme gibi sosyal sonuçları da beraberinde getirdiğini söyledi.
Türkiye teknoloji çöplüğü
´´Kamyon sayısı AB toplamından fazla olan Türkiye, dünyada otomobil hurdalığı olmayan ender ülkelerden birisidir´´ diyen Atalay, Türkiye´nin bedelsiz ithalat yoluyla eski araçların ithalatı gibi denetimsiz uygulamalar sonucu Avrupa´nın teknoloji çöplüğü konumuna getirildiğini savundu. Atalay, sektöre ilişkin ulusal ulaşım politikası ve otomotiv master planının olmayışı ve yasal düzenlemelerin yetersizliği nedeniyle kaynak israfı ve çevre kirliğinin büyük boyutlara ulaştığını kaydetti. AB sürecinde yerli üretimin pazar payının giderek azaldığını ve ithalatın payının yüzde 50´nin üzerine çıktığını belirten Atalay, son kriz ile birlikte pazar talepleri dibe vuran yerli üreticilerin ihracat ile ayakta durmaya çalıştıklarını söyledi. Merkez Nilüfer Belediye Başkanı Mustafa Bozbey de, Oyak Renault veTofaş Fiat gibi otomobil fabrikasının kurulu olduğu Bursa´da eğitim alanındaki alt yapı eksikliklerine dikkati çekti. Bozbey, bu eksikliğin giderilmesi doğrultusunda hem otomobillerin test edileceği,hem de özel sürüş tekniklerinin verileceği 150-200 dönümlük bir pist hazırladıklarını bildirdi. Bu projenin Oyak Renault ve Tofaş Fiat tarafından da desteklendiğine işaret eden Bozbey, pistin en kısa sürede kullanıma hazır hale getirileceğini sözlerine ekledi. Sektör temsilcileri ile akademisyenlerin katıldığı ve otomotiv sektörüne ilişkin 21 bildirinin sunulacağı sempozyum, yarın sona erecek.