Hazır giyimciler kararlı: Üretimden vazgeçmeyeceğiz

KÜRESEL ekonomide dalgalanmalar, jeopolitik gerilimler ve değişen ticaret dengeleri, tekstil ve hazır giyim sektörünü yeniden şekillendiriyor. Türkiye üretim gücü ve hızlı adaptasyon kabiliyetiyle bu dönüşümün merkezinde yer alırken, sektör temsilcileri rekabeti korumak ve sürdürülebilir büyümeyi sağlamak için yeni yol haritaları arıyor. İşte bu arayışın en güçlü platformlarından biri olan İstanbul Hazır Giyim Konferansı, sektörün geleceğini masaya yatırmak üzere bu yıl da dünyanın dört bir yanından profesyonelleri bir araya getirdi. Türkiye Giyim Sanayicileri Derneği (TGSD) tarafından düzenlenen ve sektörün en büyük buluşması olan İstanbul Hazır Giyim Konferansı dün Çırağan Sarayı’nda kapılarını açtı. Konferansta bir araya gelen sektör temsilcileri son gelişmelerle sektörün fotoğrafını çekerken “Üretimden vazgeçmeyeceğiz. Daha çok üreteceğiz” mesajını verdiler. Konferansın açılışında konuşan TGSD Başkanı Toygar Narbay, dünyada yaşanan siyasi, ekonomik, dijital gelişmelerin Türk hazır giyim sektöründe de dönüşümü zorunlu kıldığını vurguladı.  

735 BİN KİŞİLİK İSTİHDAM

2022’de hazır giyim sektöründe 21.2 milyar dolarlık ihracat ve 30.8 milyar dolarlık üretime ulaşıldığını hatırlatan Narbay, 15 milyar doların üzerinde yatırım ve 735 bin kişilik istihdamla sağlanan üretim gücünün sektörü dünyanın dördüncü büyük hazır giyim üreticisi konumuna taşıdığını aktardı. 2022 yılı sonrası küresel ticaretteki daralmaların, jeopolitik krizlerin ve içerdeki ekonomik gelişmelerin sektörde rekabetçiliği zayıflattığını kaydeden Narbay, “TL bazlı maliyetlerin hızlı artışı, enflasyon ile mücadelede seçilen yüksek faiz-baskılanan kur politikası maliyetlerimizi dolar bazlı yüzde 26.6 artırdı. Üretimde yüzde 22 yani 7 milyar dolarlık; istihdamda yüzde 28 yani 210 bin kişilik kayba yol açtı. İşletme sermayelerimiz de eridi” dedi.

‘2027 YÜKSELİŞ YILI OLACAK’

Narbay’a göre, sektördeki tıkanıklığın çözülmeye başlayacağı tarih 2026. Umutlu olduklarını vurgulayan Narbay, beklentilerini  şöyle aktardı: “2026, mevcut durumu koruduğumuz ve dengeyi yeniden bulduğumuz bir yıl olacak. 2027’den itibaren ise dünya hazır giyim ticaretinin yeniden 2022 seviyelerine ulaşacağını öngörüyoruz. Ve inanıyorum ki Türk hazır giyim ve tekstil sektörleri, o tarihten itibaren kayıplarını hızla geri almaya başlayacak.”

Hazır giyim ve tekstilin dijitalleşmeye rağmen en yüksek istihdam sağlayan sanayi sektörleri olarak kalmaya devam edeceğini belirten Narbay, “Sanayide karanlık fabrikaların ortaya çıktığı, hizmette robotların servise başladığı bir dünyada her bir ya da birkaç makinenin başında mutlaka bir operatörün olduğu hazır giyim ve tekstil sektörleri, istihdamın sigortasıdır. İşte bu yüzden hazır giyimi, tekstili ve sanayiyi feda etmek, aslında geleceği feda etmektir” diye devam etti.

Sol baştan TGSD Müşterek Başkanı Dr. Ümit Özüren, İHKİB Başkan Yardımcısı Mustafa Paşahan, İTHİB Başkanı Ahmet Öksüz, TGSD Müşterek Başkanı Toygar Narbay.

İLKLERİN SEKTÖRÜYÜZ

İSTANBUL Hazırgiyim ve Konfeksiyon İhracatçıları Birliği (İHKİB) Başkan Yardımcısı Mustafa Paşahan, ilk ihracat, ilk tasarım gibi adımların Türkiye’de hazır giyim ile atıldığını söyledi. Paşahan, “Kaybetmeye değil yeniden ayağa kalkmaya alışkınız. Alın teriyle üretim yapan hazırgiyimciler için pes etmek yoktur. Daha çok çalışacağız, daha çok üreteceğiz ve ihracat yapacağız” dedi. Konferans sonrası Hürriyet’in sorularını yanıtlayan Paşahan, sektör için 2026’nın 2025’ten daha iyi geçeceği mesajını verdi. “İhracatta yüzde 7 eksiyle gidiyoruz ama tüm zorluklarda ayakta kalmayı başardık. Yıl sonunu yüzde 5 eksiyle kapatacağımızı, gelecek yıl ise artıya geçeceğimizi düşünüyorum” ifadelerini kullandı.