Garanti fon bankaları için
Güncelleme Tarihi:
Oluşturulma Tarihi: Ocak 19, 2001 00:00
BDDK`nın garantinin kapsamı konusundaki açıklamalarına bankacılar tepki gösterdi. Bankacılar, kredibilitesi yüksek bankalarla diğer bankaların aynı ligde oynatılmaya çalışıldığını ileri sürdüler.
Rekabet olumsuz etkilenecek
Bankacılık Düzenleme ve Denetleme Kurulu (BDDK), Tasarruf Mevduatı Sigorta Fonu`nun (TMSF), hisseleri kendisine devrolunan bankalardaki bütün tasarruf sahiplerinin ve kreditörlerin fonlarını herhangi bir engel olmadan tam olarak kullanmasını sağlayacağını bildirdi. BDDK`nın bu kararına bankacılar tepki gösterdi. Durup dururken böyle bir kararın neden alındığını anlamakta sıkıntıya düştüğünü belirten ve adının açıklanmasını istemeyen bir bankacı, Türkiye`de uzun bir zamandır banka iflasına pratikte izin verilmiyor. Dolayısıyla sıkıntı içerisine düşen bir banka Fona devredildiği ve bütün sorumlulukları üstlenildiği için bu karar bütün sistemi kapsamış oluyor. Bu nedenle de bir çelişki var. Zaten devlet Fon kapsamına aldığı bankanın aktif ve pasifini güvence altına almış oluyor. Devlet garantisinde olan bir bankaya yeniden garanti verildiğinin açıklamasının pratik bir anlamı yok dedi. Bu kararın dünya finans çevreleri tarafından yanlış yorumlanabileceğine de dikkat çeken aynı bankacı, bu tür kararların sektöre olan güveni zedeleyebileceğini söyledi.
Bankacı, Bu karar Fon bankalarıyla sınırlandırılmış ancak, bütün dünyaya da Türkiye`de faaliyet gösteren bankalar sıkıntıya düşerse biz varız, bütün her şey bizim güvencemizde deniyor. Dolayısıyla farkına varılmadan bankacılık sistemine yönelik bir güvensizlik sinyali veriliyor diye konuştu. Diğer bir bankacı ise, bu durumu bankacılık sisteminin ve Türkiye`nin olağanüstü bir dönemde geçtiğini tescil eden kararlardan biri olarak niteledi. Aynı bankacı, bu nedenle bu durumu bir zorunluluk olduğuna da işeret ederek, Bu durum krizin sistem üzerindeki tahribatının bir göstergesidir dedi.
Bu kararla zaten iyi işlemeyen rekabetin sekteye uğratılacağına dikkat çeken bankacılar, kredibilitesi yüksek bankalarla diğer bankaların aynı ligde oynatılmaya çalışılmasının doğru olmadığını ileri sürdüler. Bankacılar, güvence kapsamının daraltılması gerekirken yeni güvenceler getirilmesinin rekabeti sıkıntıya düşüreceğini vurguladılar.
Mevduatta sıkıntı sürüyor:
Mevduat açısından da verilen garantinin sıkıntı yarattığını vurgulayan bankacılar, bir bankanın iflasına izin verilmesi durumunda mevduat güvencesinin ne kadar olduğunun hala netleşmediğini söylediler. Bankacılar, Türkiye`de teknik anlamda banka tasfiyelerine gidilebilir. Ancak, 1994 yılı sonrasında tasfiyeye gidilmedi, TMSF devreye girip hisseleri devraldı. Ancak, bir bankaya müdahale edilmeme tercihi de kullanılabilir. Bu durumda da mevduat güvencesi 50 milyar lira olacak. Ancak, banka Fon kapsamına alınırsa tam güvence veriliyor. Dolayısıyla ciddi bir sıkıntı var dediler.
Bir takvim verilmeliydi
Yapı Kredi Bankası Genel Müdür Yardımcısı Hüseyin İmece ise, Bu garantiyle Türkiye`nin bir daha 1994 ortamını yaşamayacağı vurgulanıyor. Yani bankaların iflasına müsade edilmeyeceği anlaşılıyor. Hükümlülüğünü yerine getiren bankayla ilgili zaten sorun yok, ancak bu kararla yükümlülüğünü yerine getiremeyen bankayı da devralacağımız için bütün yükümlülükleri yerine getirmeyi tahhüt ediyoruzun altı çiziliyor dedi. Dünyada böyle bir örneğin olmadığını vurgulayan İmece, kasım ayında yaşanan kriz sonrasında yurt içi ve dışı kreditörlerin rahatlatılması açısından böyle bir kararın alındığını söyledi. İmece, 1994 yılında uygulamaya giren mevduat güvence sisteminin sektörde bozulmaya neden olduğunu belirterek, 1994 yılında yaşanan sorunların aşılması için kısa bir süre sonra kaldırılmak üzere getirilen mevduata güvencesi hala sürüyor. Bu nedenle sıkıntılardan dolayı alınan bu kararın belli bir zaman içerisinde kaldırılacağının söylenmesini isterdik. Yani en azından bir takvim verilebilirdi diye konuştu. Kredi değerliliği yüksek olan bankaların bu işten çok karlı çıkmayacaklarını belirten İmece, Mevduata verilen garanti nedeniyle 1994 yılından bu yana bir sıkıntı yaşandı. Şimdi benzer bir şeyi uluslararası arenada da başımıza gelebilir mi? kaygısı taşınıyor. Ancak, dış kreditörler mevduat sahipleri gibi bir tutum içerisinde değiller. Kredi alış verişleri daha uzun vadeli bir ilişkiye dayanıyor dedi.
BDDK`dan tam güvence:
Bankacılık Düzenleme ve Denetleme Kurulu (BDDK), Tasarruf Mevduatı Sigorta Fonu`nun (TMSF), hisseleri kendisine devrolunan bankalardaki bütün tasarruf sahiplerinin ve kreditörlerin fonlarını herhangi bir engel olmadan tam olarak kullanmasını sağlayacağını bildirdi. BDDK`dan yapılan yazılı açıklamada, garantinin uygulanmasına ilişkin şunlar kaydedildi: Garanti, Bankalar Kanunu`nun BDDK ve TMSF`ye verdiği yetkiler çerçevesinde, TMSF tarafından sağlanacaktır. Bu garanti, kayıtlı bilanço dışı yükümlülükler de dahil olmak üzere Türkiye`de kurulmuş mevduat bankalarının ve bu bankaların bilançolarında hesapları konsolide eden yurtdışı şubelerinin yükümlülüklerini kapsamaktadır. Garanti, Bankalar Kanunu`nun ilgili maddelerinin ihlal edilmesi sonucunda söz konusu bankaların hisselerinin TMSF tarafından devir alınması ile işlerlik kazanmakta, böylece aşağıda belirtilen istisnalar hariç olmak üzere, devralınan bankanın tüm yükümlülükleri garanti kapsamında bulunmaktadır. Garanti, bilanço dışı kalemler de dahil olmak üzere, bankanın TMSF`ye devredilmesine neden olan banka sahiplerinin ve ilgili tarafların mevduatı ve bankaların bunlara olan diğer yükümlülükleri, muvazaalı ve suça konu olduğu tespit edilen faaliyetlerle ilgili tüm mevduat ve yükümlülükler hariç olmak üzere, işlenmiş faizler de dahil tüm yükümlülükleri kapsamaktadır.
Hissedarların iştirak payları ve sermaye benzeri krediler garanti kapsamına dahil değildir. Açıklamada, Fon`un garantiyi idare edebilmesi için gerekli kaynakların, Bankalar Kanunu`nda yer alan hükümler çerçevesinde verilen yetkilere dayanılarak hükümet tarafından sağlandığı bildirildi. Bankacılık sektörünün yeniden yapılandırılması sürecinde, söz konusu garanti ile ilgili uygulamaya ihtiyaç duyulduğu sürece devam edileceği belirtilen açıklamada, garantinin kamuoyuna önceden haber verilerek kaldırılacağı kaydedildi.
Rekabet olumsuz etkilenecek
Bankacılık Düzenleme ve Denetleme Kurulu (BDDK), Tasarruf Mevduatı Sigorta Fonu`nun (TMSF), hisseleri kendisine devrolunan bankalardaki bütün tasarruf sahiplerinin ve kreditörlerin fonlarını herhangi bir engel olmadan tam olarak kullanmasını sağlayacağını bildirdi. BDDK`nın bu kararına bankacılar tepki gösterdi. Durup dururken böyle bir kararın neden alındığını anlamakta sıkıntıya düştüğünü belirten ve adının açıklanmasını istemeyen bir bankacı, Türkiye`de uzun bir zamandır banka iflasına pratikte izin verilmiyor. Dolayısıyla sıkıntı içerisine düşen bir banka Fona devredildiği ve bütün sorumlulukları üstlenildiği için bu karar bütün sistemi kapsamış oluyor. Bu nedenle de bir çelişki var. Zaten devlet Fon kapsamına aldığı bankanın aktif ve pasifini güvence altına almış oluyor. Devlet garantisinde olan bir bankaya yeniden garanti verildiğinin açıklamasının pratik bir anlamı yok dedi. Bu kararın dünya finans çevreleri tarafından yanlış yorumlanabileceğine de dikkat çeken aynı bankacı, bu tür kararların sektöre olan güveni zedeleyebileceğini söyledi.
Bankacı, Bu karar Fon bankalarıyla sınırlandırılmış ancak, bütün dünyaya da Türkiye`de faaliyet gösteren bankalar sıkıntıya düşerse biz varız, bütün her şey bizim güvencemizde deniyor. Dolayısıyla farkına varılmadan bankacılık sistemine yönelik bir güvensizlik sinyali veriliyor diye konuştu. Diğer bir bankacı ise, bu durumu bankacılık sisteminin ve Türkiye`nin olağanüstü bir dönemde geçtiğini tescil eden kararlardan biri olarak niteledi. Aynı bankacı, bu nedenle bu durumu bir zorunluluk olduğuna da işeret ederek, Bu durum krizin sistem üzerindeki tahribatının bir göstergesidir dedi.
Bu kararla zaten iyi işlemeyen rekabetin sekteye uğratılacağına dikkat çeken bankacılar, kredibilitesi yüksek bankalarla diğer bankaların aynı ligde oynatılmaya çalışılmasının doğru olmadığını ileri sürdüler. Bankacılar, güvence kapsamının daraltılması gerekirken yeni güvenceler getirilmesinin rekabeti sıkıntıya düşüreceğini vurguladılar.
Mevduatta sıkıntı sürüyor:
Mevduat açısından da verilen garantinin sıkıntı yarattığını vurgulayan bankacılar, bir bankanın iflasına izin verilmesi durumunda mevduat güvencesinin ne kadar olduğunun hala netleşmediğini söylediler. Bankacılar, Türkiye`de teknik anlamda banka tasfiyelerine gidilebilir. Ancak, 1994 yılı sonrasında tasfiyeye gidilmedi, TMSF devreye girip hisseleri devraldı. Ancak, bir bankaya müdahale edilmeme tercihi de kullanılabilir. Bu durumda da mevduat güvencesi 50 milyar lira olacak. Ancak, banka Fon kapsamına alınırsa tam güvence veriliyor. Dolayısıyla ciddi bir sıkıntı var dediler.
Bir takvim verilmeliydi
Yapı Kredi Bankası Genel Müdür Yardımcısı Hüseyin İmece ise, Bu garantiyle Türkiye`nin bir daha 1994 ortamını yaşamayacağı vurgulanıyor. Yani bankaların iflasına müsade edilmeyeceği anlaşılıyor. Hükümlülüğünü yerine getiren bankayla ilgili zaten sorun yok, ancak bu kararla yükümlülüğünü yerine getiremeyen bankayı da devralacağımız için bütün yükümlülükleri yerine getirmeyi tahhüt ediyoruzun altı çiziliyor dedi. Dünyada böyle bir örneğin olmadığını vurgulayan İmece, kasım ayında yaşanan kriz sonrasında yurt içi ve dışı kreditörlerin rahatlatılması açısından böyle bir kararın alındığını söyledi. İmece, 1994 yılında uygulamaya giren mevduat güvence sisteminin sektörde bozulmaya neden olduğunu belirterek, 1994 yılında yaşanan sorunların aşılması için kısa bir süre sonra kaldırılmak üzere getirilen mevduata güvencesi hala sürüyor. Bu nedenle sıkıntılardan dolayı alınan bu kararın belli bir zaman içerisinde kaldırılacağının söylenmesini isterdik. Yani en azından bir takvim verilebilirdi diye konuştu. Kredi değerliliği yüksek olan bankaların bu işten çok karlı çıkmayacaklarını belirten İmece, Mevduata verilen garanti nedeniyle 1994 yılından bu yana bir sıkıntı yaşandı. Şimdi benzer bir şeyi uluslararası arenada da başımıza gelebilir mi? kaygısı taşınıyor. Ancak, dış kreditörler mevduat sahipleri gibi bir tutum içerisinde değiller. Kredi alış verişleri daha uzun vadeli bir ilişkiye dayanıyor dedi.
BDDK`dan tam güvence:
Bankacılık Düzenleme ve Denetleme Kurulu (BDDK), Tasarruf Mevduatı Sigorta Fonu`nun (TMSF), hisseleri kendisine devrolunan bankalardaki bütün tasarruf sahiplerinin ve kreditörlerin fonlarını herhangi bir engel olmadan tam olarak kullanmasını sağlayacağını bildirdi. BDDK`dan yapılan yazılı açıklamada, garantinin uygulanmasına ilişkin şunlar kaydedildi: Garanti, Bankalar Kanunu`nun BDDK ve TMSF`ye verdiği yetkiler çerçevesinde, TMSF tarafından sağlanacaktır. Bu garanti, kayıtlı bilanço dışı yükümlülükler de dahil olmak üzere Türkiye`de kurulmuş mevduat bankalarının ve bu bankaların bilançolarında hesapları konsolide eden yurtdışı şubelerinin yükümlülüklerini kapsamaktadır. Garanti, Bankalar Kanunu`nun ilgili maddelerinin ihlal edilmesi sonucunda söz konusu bankaların hisselerinin TMSF tarafından devir alınması ile işlerlik kazanmakta, böylece aşağıda belirtilen istisnalar hariç olmak üzere, devralınan bankanın tüm yükümlülükleri garanti kapsamında bulunmaktadır. Garanti, bilanço dışı kalemler de dahil olmak üzere, bankanın TMSF`ye devredilmesine neden olan banka sahiplerinin ve ilgili tarafların mevduatı ve bankaların bunlara olan diğer yükümlülükleri, muvazaalı ve suça konu olduğu tespit edilen faaliyetlerle ilgili tüm mevduat ve yükümlülükler hariç olmak üzere, işlenmiş faizler de dahil tüm yükümlülükleri kapsamaktadır.
Hissedarların iştirak payları ve sermaye benzeri krediler garanti kapsamına dahil değildir. Açıklamada, Fon`un garantiyi idare edebilmesi için gerekli kaynakların, Bankalar Kanunu`nda yer alan hükümler çerçevesinde verilen yetkilere dayanılarak hükümet tarafından sağlandığı bildirildi. Bankacılık sektörünün yeniden yapılandırılması sürecinde, söz konusu garanti ile ilgili uygulamaya ihtiyaç duyulduğu sürece devam edileceği belirtilen açıklamada, garantinin kamuoyuna önceden haber verilerek kaldırılacağı kaydedildi.