Erçel skandalı
Güncelleme Tarihi:
Oluşturulma Tarihi: Nisan 10, 2001 00:004dk okuma
Merkez Bankası eski Başkanı Gazi Erçel`in, programın rafa kaldırıldığı 19 Şubat günü, 52 milyarını dövize çevirdiği ortaya çıktı. 20 Şubat`ta kameralara Devalüasyon yok diyen Erçel, 45 günde yüzde 80 kazandı
Merkez Bankası eski Başkanı Gazi Erçel, altına imza attığı TL`ye ihanet etti. 20 Şubat günü halka devalüasyon yok mesajı veren Erçel`in bir gün önce, Halk Bankası`ndaki 52 milyar lirasını 680 bin liradan dolara çevirdiği ortaya çıktı. 22 Şubat`ta kurların serbest bırakılması ile çöken ekonomik programın mimarı Erçel`in, kişisel mevduat operasyonu büyük bir şaşkınlık yarattı.
25 Şubat`ta 5 yıldır görev yaptığı Merkez Bankası Başkanlığı`ndan istifa eden Erçel şu anda emeklilik hayatı yaşıyor. Evinde bulduğumuz Erçel Konudan yeni haberim oldu. İlk kez sizden duydum. Arkadaşlar öyle mi yapmış? Bir bakayım sizi ararım dedi. Haber yayına hazırlandığında Erçel suskunluğunu koruyordu.
Erçel`in gerçekleştirdiği operasyonun öyküsü şöyle: 19 Şubat, ekonomik programın kader tarihi oldu. O sabah toplanan MGK`da, Cumhurbaşkanı ile Başbakan arasında sert bir tartışma yaşandı. Başbakan Ecevit, MGK`dan ayrılır ayrılmaz Başbakanlık Binası`na geçti ve Sezer`le arasındaki gerilimi, Ciddi bir kriz olarak tanımladı. O andan itibaren programın uygulanamayacağı kaygısı ile ekonomide tüm dengeler alt üst oldu. Birkaç saat içinde Merkez Bankası`na 7.5 milyar dolar döviz talebi geldi. Erçel, döviz rezervinin güçlü olduğunu, siyasi gerilimden kaynaklanan panikle döviz talebi çıktığını, programın devam edeceğini belirtti. Toplumu ve piyasaları TL`ye güvenmeye davet eden Erçel, Devalüasyon olmayacağını da beyan etti.
DOLAR ALANI ELEŞTİRDİ
Erçel, dövize hücumun sona ermesini sağlayacak mesajlar verirken, aynı gün Halkbank`ın Posta Caddesi Şubesi`nde bulunan hesabındaki 52 milyar lira , dolar çevrildi.
Dövize hücum ertesi gün de sürdü. Bunun üzerine CNN Türk`ün canlı yayına katılan Erçel, TL`den dövize kaçanları eleştirerek, Devalüasyon beklentisi içinde olanlar, boşuna beklemektedirler dedi.
21 Şubat`ı 22 Şubat`a bağlayan gece sabaha karşı dalgalı kura geçiş kararı alındı. Erçel, 3 günlük bir sessizliğin ardından 25 Şubat`ta istifa etti.
ERÇEL KUR POLİTİKASININ MİMARIYDI
Merkez Bankası eski Başkanı Gazi Erçel, 9 Aralık 1999`da kamuoyuna duyurulan yeni para ve kur politikasının hazırlayıcısı olarak ön plana çıktı. Erçel, enflasyonu indirme programının bir parçası olarak, önceden ilan edilmiş kur politikası uygulanacağını, kur artışlarının hedef enflasyonla paralel sürdürüleceğini açıkladı. Bu açıklama aynı zamanda, Devalüasyon olmayacak yönündeki bir dizi demeçle pekiştirildi.
Döviz kuru ve para politikasında, geçen yılın Kasım ayına kadar sürdürülen başarı Erçel`e, Eylül ayında Euromoney tarafından `Yılın Merkez Bankacısı` ünvanını da kazandırdı.
Ancak, Kasım 2000`de yaşanan likidite krizi sırasında kurların serbest bırakılmasına karşı direndi ve kurların serbest bırakılmasına geçit vermedi. Şubat ayında, devletin tepesindeki siyasi tartışmanın bir anda ekonomik krize dönüşmesi ve kurların serbest bırakılması kararının ardından Erçel, görev süresini doldurmadan Merkez Bankası Başkanlığı`nı bıraktı.
40 MİLYAR KAZANDI
52 milyar lira ile 19 Şubat`ta yaklaşık 75 bin 900 dolar satın alınabiliyordu. Eğer Merkez Bankası Başkanı Gazi Erçel bu tarihte parasını diğer vatandaşlar gibi gecelik repoda değerlendirseydi, yüzde 30 net faiz kazancına sahip olacaktı. Kazanılan faizle birlikte dün dolara dönseydi, Erçel`in alabileceği dolar miktarı yaklaşık 54 bin 300 dolardı. Başka bir deyişle Erçel 21 bin dolar kaybedecekti. Erçel ise TL`ye güvenmedi ve dolara döndü. Böylece dolarının TL değeri bugün 91 milyara çıktı. 45 günde parasına yüzde 80`in üzerinde (40 milyar lira) net para kazandırdı.
HEP TL`Yİ SAVUNDU
* 1996-2001 yılları arasında iki dönem Merkez Bankası Başkanlığı yapan Erçel, 1999 Aralık ayında açıkladığı para programı ile enflasyonla mücadele projesinin en önemli savunucusu oldu.
* Merkez Bankası Başkanlığı`na geldiğinde, Benim lügatımda devalüasyon yok diye demeç verdi.
* Başkan seçildiği 1996`da Global Finance dergisi tarafından kararsızlığı ve lidere direnmediği gerekçesiyle `Yılın en kötü Merkez Bankası Başkanı` seçilen Erçel, 1999-2000 yıllarında iki yıl üst üste `En Başarılı Merkez Bankası Başkanı` seçildi.
* Erçel, bir sohbetinde kadınların `Paramızı nereye yatıralım?` sorusuna, Tasarruflarınızı TL olarak kullanın. Bankalar üç aylık yüzde 40 veriyor, döviz yüzde 20 kazandırıyor diye cevap vermişti.
* Enflasyonla mücadelede sık sık, Hepimiz aynı gemideyiz. Yıllardır en zor durumlardan geçtik diyen Erçel, Kasım krizinden sonra yaptığı bir konuşmada, Ben devalüasyon kelimesini sevmem ve kullanmam. Bu programda günlük kur hedefleri belli. Kimsenin aklına devalüasyon gelmesin. İstanbul`da her kış devalüasyon söylentisi çıkar. Birileri iyi para kazanır demişti.
Merkez Bankası eski Başkanı Gazi Erçel, altına imza attığı TL`ye ihanet etti. 20 Şubat günü halka devalüasyon yok mesajı veren Erçel`in bir gün önce, Halk Bankası`ndaki 52 milyar lirasını 680 bin liradan dolara çevirdiği ortaya çıktı. 22 Şubat`ta kurların serbest bırakılması ile çöken ekonomik programın mimarı Erçel`in, kişisel mevduat operasyonu büyük bir şaşkınlık yarattı.
25 Şubat`ta 5 yıldır görev yaptığı Merkez Bankası Başkanlığı`ndan istifa eden Erçel şu anda emeklilik hayatı yaşıyor. Evinde bulduğumuz Erçel Konudan yeni haberim oldu. İlk kez sizden duydum. Arkadaşlar öyle mi yapmış? Bir bakayım sizi ararım dedi. Haber yayına hazırlandığında Erçel suskunluğunu koruyordu.
Erçel`in gerçekleştirdiği operasyonun öyküsü şöyle: 19 Şubat, ekonomik programın kader tarihi oldu. O sabah toplanan MGK`da, Cumhurbaşkanı ile Başbakan arasında sert bir tartışma yaşandı. Başbakan Ecevit, MGK`dan ayrılır ayrılmaz Başbakanlık Binası`na geçti ve Sezer`le arasındaki gerilimi, Ciddi bir kriz olarak tanımladı. O andan itibaren programın uygulanamayacağı kaygısı ile ekonomide tüm dengeler alt üst oldu. Birkaç saat içinde Merkez Bankası`na 7.5 milyar dolar döviz talebi geldi. Erçel, döviz rezervinin güçlü olduğunu, siyasi gerilimden kaynaklanan panikle döviz talebi çıktığını, programın devam edeceğini belirtti. Toplumu ve piyasaları TL`ye güvenmeye davet eden Erçel, Devalüasyon olmayacağını da beyan etti.
DOLAR ALANI ELEŞTİRDİ
Erçel, dövize hücumun sona ermesini sağlayacak mesajlar verirken, aynı gün Halkbank`ın Posta Caddesi Şubesi`nde bulunan hesabındaki 52 milyar lira , dolar çevrildi.
Dövize hücum ertesi gün de sürdü. Bunun üzerine CNN Türk`ün canlı yayına katılan Erçel, TL`den dövize kaçanları eleştirerek, Devalüasyon beklentisi içinde olanlar, boşuna beklemektedirler dedi.
21 Şubat`ı 22 Şubat`a bağlayan gece sabaha karşı dalgalı kura geçiş kararı alındı. Erçel, 3 günlük bir sessizliğin ardından 25 Şubat`ta istifa etti.
ERÇEL KUR POLİTİKASININ MİMARIYDI
Merkez Bankası eski Başkanı Gazi Erçel, 9 Aralık 1999`da kamuoyuna duyurulan yeni para ve kur politikasının hazırlayıcısı olarak ön plana çıktı. Erçel, enflasyonu indirme programının bir parçası olarak, önceden ilan edilmiş kur politikası uygulanacağını, kur artışlarının hedef enflasyonla paralel sürdürüleceğini açıkladı. Bu açıklama aynı zamanda, Devalüasyon olmayacak yönündeki bir dizi demeçle pekiştirildi.
Döviz kuru ve para politikasında, geçen yılın Kasım ayına kadar sürdürülen başarı Erçel`e, Eylül ayında Euromoney tarafından `Yılın Merkez Bankacısı` ünvanını da kazandırdı.
Ancak, Kasım 2000`de yaşanan likidite krizi sırasında kurların serbest bırakılmasına karşı direndi ve kurların serbest bırakılmasına geçit vermedi. Şubat ayında, devletin tepesindeki siyasi tartışmanın bir anda ekonomik krize dönüşmesi ve kurların serbest bırakılması kararının ardından Erçel, görev süresini doldurmadan Merkez Bankası Başkanlığı`nı bıraktı.
40 MİLYAR KAZANDI
52 milyar lira ile 19 Şubat`ta yaklaşık 75 bin 900 dolar satın alınabiliyordu. Eğer Merkez Bankası Başkanı Gazi Erçel bu tarihte parasını diğer vatandaşlar gibi gecelik repoda değerlendirseydi, yüzde 30 net faiz kazancına sahip olacaktı. Kazanılan faizle birlikte dün dolara dönseydi, Erçel`in alabileceği dolar miktarı yaklaşık 54 bin 300 dolardı. Başka bir deyişle Erçel 21 bin dolar kaybedecekti. Erçel ise TL`ye güvenmedi ve dolara döndü. Böylece dolarının TL değeri bugün 91 milyara çıktı. 45 günde parasına yüzde 80`in üzerinde (40 milyar lira) net para kazandırdı.
HEP TL`Yİ SAVUNDU
* 1996-2001 yılları arasında iki dönem Merkez Bankası Başkanlığı yapan Erçel, 1999 Aralık ayında açıkladığı para programı ile enflasyonla mücadele projesinin en önemli savunucusu oldu.
* Merkez Bankası Başkanlığı`na geldiğinde, Benim lügatımda devalüasyon yok diye demeç verdi.
* Başkan seçildiği 1996`da Global Finance dergisi tarafından kararsızlığı ve lidere direnmediği gerekçesiyle `Yılın en kötü Merkez Bankası Başkanı` seçilen Erçel, 1999-2000 yıllarında iki yıl üst üste `En Başarılı Merkez Bankası Başkanı` seçildi.
* Erçel, bir sohbetinde kadınların `Paramızı nereye yatıralım?` sorusuna, Tasarruflarınızı TL olarak kullanın. Bankalar üç aylık yüzde 40 veriyor, döviz yüzde 20 kazandırıyor diye cevap vermişti.
* Enflasyonla mücadelede sık sık, Hepimiz aynı gemideyiz. Yıllardır en zor durumlardan geçtik diyen Erçel, Kasım krizinden sonra yaptığı bir konuşmada, Ben devalüasyon kelimesini sevmem ve kullanmam. Bu programda günlük kur hedefleri belli. Kimsenin aklına devalüasyon gelmesin. İstanbul`da her kış devalüasyon söylentisi çıkar. Birileri iyi para kazanır demişti.