Oluşturulma Tarihi: Şubat 22, 2001 00:00
Gecelik faizler yüzde 7500`le tarihi yükseliş, İMKB de yüzde 18.1`le tarihi düşüş yaşayınca, öğleden sonra ‘kriz zirvesi’ toplandı. Dün sabahın erken saatlerine kadar süren zirvede, ‘kur çıpası’ yerine, ‘dalgalı kur’ sistemine geçilmesi benimsendi.
Milli Güvenlik Kurulu`nda (MGK) Cumhurbaşkanı Ahmet Necdet Sezer ile Başbakan Bülent Ecevit arasında yaşanan gerginliğin oluşturduğu ekonomik kriz, para politikasında önemli bir revizyona neden oldu. Bu revizyon icin Uluslararası Para Fonu (IMF) ile telefonla sıkı pazarlık yürütüldü. Dün, Başbakanlık`ta yapılan zirvede krizin aşılması için ilk önlem olarak ‘dalgalı kur’ politikasına geçme kararı alındı. Bu kararla, 9 Aralık 1999`da alınan karar çerçevesinde, 1 Ocak 2000`den itibaren hayata geçen ‘kur çıpası’ uygulamasına son verilecek. Hükümet, zirvenin toplanmasından 13 saat sonra 02.30`da yaptığı kısa yazılı açıklamada, ‘‘Ekonomik program titizlikle sürdürülecek’’ mesajı verildi. ‘‘Dalgalı kur’’a bugünden itibaren geçilecek.
Bu karar çerçevesinde Merkez Bankası Kanunu değiştirilecek. ‘Dalgalı kur’ sistemine geçişin sancılarını yaşaması söz konusu olabilecek bankalara her türlü destek sağlanacak. Merkez Bankası, piyasalara müdahale için faiz silahını kullanacak.
Dünkü toplantılar sonucunda terk edilen ‘
döviz çıpası’, Merkez Bankası`nca, 9 Aralık 1999`da, IMF ile stand-by imzalanmadan önce bir ‘enflasyonla mücadele taahhütnamesi’ dahilinde açıklanmıştı.
O gün açıklanan taahhütnamenin en önemli ayağını ‘kur çıpası’ oluşturuyordu. Bu model gereği Merkez Bankası Gazi Erçel, 2000 yılı boyunca geçerli olacak döviz sepetinin değerini de gün gün açıklamıştı.
IMF ile stand-by anlaşmasının imzalanmasından sonra, yeni ekonomi programının uygulamasına henüz başlanmadan olumlu gelişmeler gözlenmeye başlamış ve Hazine Müsteşarlığı`nın iç borçlanma faizlerinde gerileme görülmüştü.
KRİZ TOPLANTISI
Geçen yılın ilk günleriyle birlikte hızla gerileyen faizler ve sonrasında gerileme eğilimine giren enflasyonun Türkiye üzerinde oluşturduğu olumlu hava, 20 Kasım`da patlayan finansal dalgalanmayla ortadan kalktı. Kasım ayındaki dalgalanmadan sonra kontrol altına alınmış gibi görünen ekonomi, hafta başında MGK toplantısındaki gerginlikle yeniden ortaya çıktı. Bir günde 7.5 milyar doların Merkez Bankası`ndan çekilmesine neden olan ikinci finansal kriz, Hazine Müsteşarlığı`nın ve Merkez Bankası`nın aldığı tedbirlere rağmen gelişti ve dün gecelik faizler yüzde 7.500`e kadar yükseldi. Bir gün önce Merkez Bankası`ndan çekilen dövizler geri dönmesine rağmen, dün bankalar Merkez Bankası`ndan 3.1 milyar
dolar daha aldı.
Bu gelişmeler üzerine dün öğle saatlerinde Başbakan Yardımcısı Hüsamettin Özkan başkanlığında saat 13.15`de yeni bir zirve yapılmaya başlandı. Zirveye yaklaşık bir saat sonra Başbakan Bülent Ecevit de katıldı. Toplantıda Devlet Bakanları Recep Önal ve Tunca Toskay, Hazine Müsteşarı Selçuk Demiralp, Merkez Bankası Başkanı Gazi Erçel, BDDK Başkanı Zekeriya Temizel, Ziraat Bankası Genel Müdürü Osman Tunaboylu, Halkbank Genel Müdürü Yenal Ansen de hazır bulundu. Toplantıya akşam saatlerinde Başbakan Yardımcıları Devlet Bahçeli ile Mesut Yılmaz da girdi. Toplantının ana gündem maddesini Merkez Bankası`nın piyasayı fonlamaması nedeniyle ortaya çıkan TL sıkışıklığı ve faizlerdeki tırmanma oluşturdu.
Merkez Bankası`nın, IMF`ye taahhüt edilen Net İç Varlıklar kriteri nedeniyle bankalara likidite sağlamaması ve bunun yarattığı sonuçlar masaya yatırıldı. Bu arada IMF Birinci Başkan Yardımcısı Stanley Ficsher`in Başbakan Ecevit`e pazartesi günü yaptığı ziyarette para ve kur politikasında değişiklik yapılmasının zorunlu olduğunu söylediği öğrenildi.