Güncelleme Tarihi:
Ekonomi Bakanı Zeybekci, orta ve uzun vadede hedeflenen büyüme oranına ulaşılacağını söyledi ve karşı durulması gereken ilk şeyin faiz olduğunu savundu.
Kütahya Ticaret ve Sanayi Odasında (KÜTSO) iş adamlarıyla bir araya gelen Ekonomi Bakanı Zeybekci, yaptığı konuşmasında, ekonomi bakanı olarak karşı durmaları gereken ilk şeyin faiz olduğunu söyledi.
Zeybekci, ``Bu 17 Aralık operasyonunun arkasından gelen süreçte, Türkiye`de bazı kur oynamaları, yani Türk lirasından tahvil alan kuruluşlar bir anda Türk lirası tahvillerinden çıkarak dövize dönmek gibi bir tehdit unsuru oluşturarak operasyon denediler`` dedi.
Bir ülkede faizlerin yüksek olması halinde üretim, istihdam ve yatırımın da o derecede düştüğünü belirten Zeybekci, şunları kaydetti:
PİYASALARDAKİ SON DURUM İÇİN TIKLAYIN...
``İstihdamın düştüğü Türkiye`de, refah ve tüketim de düşer, durağanlık başlar. Bir ekonomi bakanının istemeyeceği tek şey faizdir. Türkiye`ye oynanan oyunlar ve gerçekleştirilen o operasyonların altında, yatan gerçek neden de odur. Yani Türkiye`nin istikrarsızlaştırılması amaçlanıyor. İstikrarsızlaşan Türkiye`de ise asıl amaç faizin yükseltilmesidir. Türkiye`de faizin tekrar yükseltilerek Türkiye`ye finansman akışının sağlanması, bununla da Türk lirasının değerinin olması gerekenin üzerinde artırılması. Dolayısıyla ihracatın üzerinde negatif bir baskı oluşturulmak isteniyor. Negatif baskı oluşturulmasıyla yine üretim ve istihdamın düşmesi ile Türkiye`nin kısır bir döngü içerisinde girmesi, zikzaklar veya daireler çizmesi maalesef beklenen olabilir ama böyle olmayacak diyoruz biz. Buna asla müsaade etmeyeceğiz.``
Zeybekci, Türkiye`nin kamu borçları anlamında Avrupa Birliği üyesi 28 ülkenin 25`inden daha sağlam durduğunu dile getirdi.
Türkiye`nin özel sektör borçları anlamında da hiçbir problemi olmadığını bildiren Zeybekci, özel sektörün yabancı para borçları olarak da ``TL`` bazında da hiçbir problemin olamayacağını ifade etti.
Türk lirasının dengesini bulacağını vurgulayan Zeybekci, şöyle konuştu:
``Türkiye`de eğer bir sıkıntı yaratılacaksa bu sıkıntı ekonomik olarak yaratılamaz. Türkiye`de ekonomi anlamında bir kriz çıkartılamaz. Türkiye`de yapılabilecek her şey siyasi istikrarsızlıkla yapılabilir. Bir zamanlar olduğu gibi birbirimizin kafasına Anayasa kitapçığı atarsak veya buna benzer şeyler olursa birilerinin beklediği de budur. Onun için zaten mayıs ve aralık operasyonları aynı amaçla çıkarılmıştır. Dikkat ederseniz bunlar ekonomik olarak başlamadı. Türkiye`den para çıkışını desteklemek, Türkiye`den bu yurt dışı kredi derecelendirme kuruluşlarının Türkiye adına olumsuz açıklamalar yapmaları, bunlardan etkilenmeyeceğini biliyorlar. Onun için bu işi siyaseten yapmaya kalkıştılar.
Bu 17 Aralık operasyonunun arkasından gelen süreçte, Türkiye`de bazı kur oynamaları yani Türk lirasından tahvil alan kuruluşlar bir anda Türk lirası tahvillerinden çıkarak, dövize dönmek gibi bir tehdit unsuru oluşturarak operasyon denediler. Onun için biraz hareketlenme oldu. Bunun sürdürülemeyeceğini kendileri de gayet iyi biliyorlar. O da durdu şu anda. İktidara ekonomik sebeplerle siyaseten uzun soluklu olarak bir şey yapamayacakları için yalanlar, dolanlar, montajlar, bunların hepsi ortaya çıkmaya başlayınca uzun süre götüremiyorsunuz. Yani siyasi operasyonu çok uzun süre yalan üzerine götürmeniz mümkün değil. Çünkü gerçekleri çok fazla saklayamıyorsunuz ama bunda çok hızlı bir şekilde ekonomik kriz yaratırsanız, insanlar zarar görürse ve ekonomik anlamda kayıplara girerse o zaman bunun siyasi faturasını insanlar çıkarmaya başlar. Beklenen de istenen de buydu. Bu ikisi de asla olmadı ve olmayacak. ``Nihat Zeybekci, konuşmasında küresel ekonomi için yeni bir döneme girildiğini belirterek Milli bir para birimi olarak olmaması gerektiği halde dünyada hala rezerv para niteliğini koruyan doların bolluğu yeni dönemde artık olmayacaktır” dedi.
Zeybekcia ayrıca gelişmekte olan ülkelerin küresel ekonomi içerisindeki payının, 2013`de ilk kez yüzde 50`yi aştığının altını çizerek, bugün dünya ekonomisinin birinci ve ikinci büyük ekonomileri Çin ve Hindistan haline geldiğini söyledi.
Ekonomi Bakanı Zeybekci 2013`te “Dünya ekonomisindeki artışın önümüzdeki yılda hız kazanmasını beklemekteyiz” dedi ve bunun da Türkiye ekonomisi için oldukça olumlu olduğunun altını çizdi.