Borçlanmaya eleştiri
Güncelleme Tarihi:
Oluşturulma Tarihi: Ocak 22, 2001 00:00
IBAR Yönetim Kurulu Başkanı Abaç, yüzde 65 ile sonuçlandırılan 12 aylık ihalenin enflasyon hedeflerinin kredibilitesini düşürdüğünü söyledi.
Uluslararası Araştırma ve Danışmanlık Şirketi (IBAR) Yönetim Kurulu Başkanı Selçuk Abaç, yüzde 65 ile sonuçlandırılan 12 aylık ihalenin, enflasyon hedeflerinin kredibilitesini düşürdüğünü belirtti.
Abaç yaptığı açıklamada, son ihalede 6 aylık faizlerin yüzde 67, yıllık faizlerin ise yüzde 65 oranlarında olduğuna işaret ederek, hemen hemen aynı düzeyde çıkan kısa ve uzun vadeli faizlerin enflasyonun düşme sürecinde olması gereken vade yapısına uygun olmadığını ifade etti. Abaç, Burada rahatsız edici olan, faizlerin yüzde 65—67 gibi yüksek düzeylerde gerçekleşmesi değil, uzun vadeli yıllık faizlerin hedeflenen yıllık enflasyonun çok üzerinde ve yaklaşık 6 aylık faizler ile aynı düzeyde bulunmasıdır. Kısa ve uzun vadeli faizlerin reel olarak çok yüksek düzeyde eşitlenmesi, bir yandan enflasyon hedeflerini kuşkulu kılar, diğer yandan ülke riskinin çok yüksek olduğunu tescil eder ve Türkiye`nin bir yılda uyguladığı programın kredibilitesini düşürür.diye konuştu.
İçinde bulunulan şartlarda programın kredibilitesinin korunması ve enflasyonun düşeceği beklentisinin inandırıcı olması için, borçlanma ihalelerinde mutlaka faiz oranları vade yapısının doğru bir şekilde oluşturulması gerektiğini vurgulayan Abaç, 20 Şubat`ta yapılacak kritik ihalenin, sadece itfayı karşılamak için değil, program hedeflerine yeniden itibar kazandırmak için yapılması gerektiğini söyledi. Selçuk Abaç, enflasyon hedefinden kopuk yıllık faizler ile uzun vadeli borçlanmadan kaçınılmasının, uygulanmakta olan programa güven duyulması açısından hayati bir öneme sahip olduğunu kaydetti.
Uluslararası Araştırma ve Danışmanlık Şirketi (IBAR) Yönetim Kurulu Başkanı Selçuk Abaç, yüzde 65 ile sonuçlandırılan 12 aylık ihalenin, enflasyon hedeflerinin kredibilitesini düşürdüğünü belirtti.
Abaç yaptığı açıklamada, son ihalede 6 aylık faizlerin yüzde 67, yıllık faizlerin ise yüzde 65 oranlarında olduğuna işaret ederek, hemen hemen aynı düzeyde çıkan kısa ve uzun vadeli faizlerin enflasyonun düşme sürecinde olması gereken vade yapısına uygun olmadığını ifade etti. Abaç, Burada rahatsız edici olan, faizlerin yüzde 65—67 gibi yüksek düzeylerde gerçekleşmesi değil, uzun vadeli yıllık faizlerin hedeflenen yıllık enflasyonun çok üzerinde ve yaklaşık 6 aylık faizler ile aynı düzeyde bulunmasıdır. Kısa ve uzun vadeli faizlerin reel olarak çok yüksek düzeyde eşitlenmesi, bir yandan enflasyon hedeflerini kuşkulu kılar, diğer yandan ülke riskinin çok yüksek olduğunu tescil eder ve Türkiye`nin bir yılda uyguladığı programın kredibilitesini düşürür.diye konuştu.
İçinde bulunulan şartlarda programın kredibilitesinin korunması ve enflasyonun düşeceği beklentisinin inandırıcı olması için, borçlanma ihalelerinde mutlaka faiz oranları vade yapısının doğru bir şekilde oluşturulması gerektiğini vurgulayan Abaç, 20 Şubat`ta yapılacak kritik ihalenin, sadece itfayı karşılamak için değil, program hedeflerine yeniden itibar kazandırmak için yapılması gerektiğini söyledi. Selçuk Abaç, enflasyon hedefinden kopuk yıllık faizler ile uzun vadeli borçlanmadan kaçınılmasının, uygulanmakta olan programa güven duyulması açısından hayati bir öneme sahip olduğunu kaydetti.