5G’nin yaygınlaşması sosyoekonomik faydalar sunacak

Güncelleme Tarihi:

5G’nin yaygınlaşması sosyoekonomik faydalar sunacak
Oluşturulma Tarihi: Şubat 25, 2025 09:45

5G’ye geçiş sürecinde ihalenin makul fiyat ve koşullarda, yatırım-yükümlülük dengesi gözetilerek yapılmasının önem taşıdığına dikkat çeken Vodafone Türkiye CEO’su Engin Aksoy, “Frekans tahsislerinin yüksek 5G performansını sağlayacak miktarda, orantılı ve ekonomik olarak uygun seviyede olan spektrum ücretleri ile yapılması, operatörlerin şebeke yatırımına daha fazla odaklanmasını sağlayacak. Bu da 5G’nin yaygınlaşması yoluyla uzun vadeli sosyoekonomik faydalar sunacak” dedi.

Yeni mali yıl sonuçlarınızı değerlendirir misiniz?

Vodafone olarak, Türkiye’nin ve sektörümüzün geleceğine duyduğumuz güvenle yatırımlarımıza devam ediyoruz. Ekim-Aralık 2024 arası dönemi kapsayan 3. çeyrek sonuçlarımıza göre, servis gelirlerimiz 26.7 milyar TL olarak gerçekleşti. Mobil abone sayımız 25.1 milyon, sabit genişbant abone sayımız 1.4 milyon oldu. Faturalı abone sayımız ise 20.5 milyona yükseldi. Vodafone Yanımda ve Online Self Servis gibi dijital kanallarımızı kullanan aylık aktif müşteri sayımız 18 milyon olurken, bu müşterilerimizin aylık toplam etkileşimi 330 milyona ulaştı. Mali yılımızda müşterilerimizin toplam mobil data kullanımı 1.213 petabyte olarak gerçekleşti. Bu dönemde dijital servisler alanında da gelişmeye devam ettik. Yeni nesil mobil finans çözümümüz Vodafone Pay’in ürünlerini kullanan toplam kullanıcı sayısı 8.8 milyona ulaştı. Bine yakın farklı işlem yapabilen kişisel dijital asistanımız TOBi’nin aylık tekil kullanıcı sayısı 9 milyona yükselirken, aylık sohbet sayısı 30 milyon oldu.

2024 yılı Vodafone ve sektör açısından nasıl bir yıl oldu?

Vodafone Türkiye olarak, 2024 yılında mobil, sabit ve toplam telekomünikasyon pazarında en hızlı büyüyen operatör olma hedefimize paralel güçlü bir performans sergiledik. Dijital servisler odağımızla müşterilerimize finanstan sigortaya farklı alanlarda hizmet sunmaya devam ettik. Veri merkezi alanında, dünyanın önde gelen dijital altyapı sağlayıcılarından Edgnex Data Centres by DAMAC ile ortak girişim şirketi kurduk. Bu ortaklık doğrultusunda, yaklaşık 100 milyon dolarlık yatırımla İzmir’de yeni bir veri merkezi açacağız. Yenilenebilir enerji alanında ise YEO Teknoloji ile güneş enerjisi santralleri kurmak için güçlerimizi birleştirdik. YEO Teknoloji tarafından yaklaşık 100 milyon dolarlık yatırımla hayata geçirilecek proje, Türkiye’de Yap-İşlet-Devret iş modeliyle gerçekleştirilen en büyük proje olacak.

2024’te amaç odaklı bir şirket olarak toplumsal dönüşümdeki rolümüze odaklanmayı da sürdürdük. Yeni projemiz “Yapay Zekâ Yıldızları” ile, genç nesillerin yapay zekâ teknolojisini öğrenip kullanarak yaratıcı fikirlerini yeni teknolojilerle birleştirmelerini mümkün kılmayı hedefliyoruz. Bir diğer vakıf projemiz olan “Dijital Benim İşim” ile 21 ilde yaklaşık 35 bin kadına Dijital Okuryazarlık ve Dijital Pazarlama eğitimleri verdik. Bu projeyi önümüzdeki dönemde 11 deprem ilinde uygulayacağız.

5G’nin yaygınlaşması sosyoekonomik faydalar sunacak

GLOBALDE 5G ÜCRETLERİ DÜŞÜYOR

5G ihale süreciyle ilgili hazırlıklar hızlandı. Türkiye 5G’ye hazır mı?

5G’ye geçiş sürecinde ihalenin makul fiyat ve koşullarda, yatırım-yükümlülük dengesi gözetilerek yapılması önem taşıyor. Frekans tahsislerinin yüksek 5G performansını sağlayacak miktarda ve orantılı ve ekonomik olarak uygun seviyede olan spektrum ücretleri ile yapılması, operatörlerin şebeke yatırımına daha fazla odaklanmasını sağlayacak. Bu da 5G’nin yaygınlaşması yoluyla uzun vadeli sosyoekonomik faydalar sunacak.

Uluslararası ihalelerde ödenen spektrum bedellerine de baktığımızda, özellikle son 5 yılda önemli bir düşüş söz konusu. Kullanıcılara uygun fiyatlarla kaliteli hizmet sunulabilmesi için gereken yatırım bedellerinin karşılanabilmesi için ülkelerin spektrum ücretlerini daha makul seviyelere indirdiğini görüyoruz. Operatörlerin makul bedellerle spektrum kullanım hakkını elde etmesi ve şebeke kurulumuna ilişkin yatırımlara daha fazla kaynak ayrılabilmesi için spektrum bantlarının zamanında hazır edilmesi ve planlanması, her yeni bant için işletmecilere tahsis edilecek frekans miktarının azami derecede olması önem arz ediyor.

Bununla birlikte kapsama, kalite, yerlilik ve yatırım gibi yükümlülükler de yatırımları teşvik edecek şekilde belirlenmeli. Örneğin, kapsama ve kalite yükümlülüklerinin teknoloji bağımsız olması ve kapsamanın artırılması için teşviklere yer verilmesi önemli. Yerlilik yükümlülüğünün üreticileri teşvik edecek bir mekanizmaya dönüştürülmesi yerli yatırımları artıracak. Diğer yandan, sabit genişbant ile ilgili yapılacak lisans uzatım koşullarıyla 5G ihalesi arasında orantısız farklar olmaması gerekiyor. Başka bir deyişle, düşük bir sabit uzatım bedeli gündeme gelip, yüksek bir 5G frekans bedeli kabul edilemez.

5G ile birlikte operatörler daha verimli olan yeni teknolojilere yatırım yapacak ve bu, kullanıcılar için aynı miktarda data ihtiyacını daha yüksek bağlantı hızı ve daha iyi bir deneyim ile karşılayabilecekleri anlamına gelecek. 5G teknolojisi, ağırlıklı olarak, aldıkları hizmetin kalitesi artacak olan birey ve kurumlara fayda sağlayacak. Operatörler açısından ise verimlilik artışı sağlarken, eski nesil teknolojilere kıyasla yatırım miktarı artacağından, bir gelir sıçraması yaratmayacak.

ÜRETKENLİĞİ ARTIRIYOR

5G’ye geçen ülkeler neler yaşadı, şirketler ve tüketiciler açısından baktığınızda gözlemleriniz neler?

5G’nin yeni bir mobil iletişim teknolojisinden öte yeni bir sanayi devrimi etkisi yarattığını görüyoruz. Bu özelliği ile birçok sektörde akıllı sistemlerin kurulmasını sağlaması, otomasyon ve robotik kullanımı ile üretkenliği artırıyor. Bugün dünyadaki örneklere baktığımızda, 5G teknolojileri fabrikalarda, mağazalarda, ulaşım altyapısında, limanlarda uygulanıyor; verimlilik artışı, maliyet tasarrufu gibi operasyonel faydalarla beraber kullanıcı deneyimini iyileştiriyor. Deloitte işbirliğiyle hazırladığımız rapora göre, 5G’den en çok faydalanacak sektörler üretim, toptan ticaret ve perakende, ulaşım ve depolama, bilgi ve iletişim olacak. Bu sektörlerde gerçekleşecek gelir artışlarının toplam etkinin %70’inden fazlasına denk geleceği öngörülüyor. 5G adaptasyonunun imalat ve ticaret başta olmak üzere pek çok sektörde iş yapış biçimlerini iyileştirerek verimlilik kazanımları ve yeni istihdam alanları ortaya çıkaracağı bir gerçek.

‘SOMUT ADIMLAR BEKLİYORUZ’

5G’nin olmazsa olmazlarından biri de fiber altyapı. Burada Türkiye’nin durumu nasıl?

Fiberi ülke genelinde hızla yaygınlaştıracak bir yatırım modeli geliştirilmeli. Ülke kaynaklarının verimli kullanılması için ortak yatırıma imkân sağlayacak bir ortak altyapı şirketi kurulmasının ülkemizde yatırımları hızlandıracağını düşünüyoruz. Ortak altyapı şirketi kurulması için Varlık Fonu’nun liderliğinde çalışma başlatılmasına yönelik geçmişte umut vaat eden girişimler oldu. Biz bu gelişmelerin önümüzdeki dönemde hız kazanması için somut adımlar bekliyoruz. Bu bağlamda, 2026’da sabit genişbant ile ilgili yapılacak lisans uzatım sürecini önemli bir fırsat olarak görüyoruz.

Fiber altyapının yaygınlaşmasının, altyapı sahipliğinin yapısal ayrışmayla tamamen bağımsız bir şirket tarafından yönetilmesi ile mümkün olacağına inanıyoruz. Altyapı ve üstyapı hizmetlerinin ayrılması, telekom operatörlerinin iş modellerini sadeleştiriyor. Ayrışma ile sadeleşmiş yönetim stratejileri; kurum içi etkin uygulamalar, yönetim motivasyonu ve nihayetinde genel verimliliğin artmasını sağlayabiliyor. Tüm operatörlere açık ve eşit hizmet veren bir altyapı firmasının varlığı, altyapının en verimli şekilde kullanımını sağlayacak, perakende piyasada artan rekabet ile yatırımın aboneliğe dönüşmesi hızlanacaktır.

Bunun yanı sıra yeni yayımlanan fiber altyapıya erişim düzenlemelerinin hem sektör hem de tüketicilerin gelişmiş hizmet kalitesi beklentilerini karşılayacak şekilde geliştirilmesi önem taşıyor. Sektör olarak birlikte çalışmayı da etkinleştirerek daha büyük bir katma değer yaratabileceğimize inanıyoruz.

İlandır

Haberle ilgili daha fazlası:

BAKMADAN GEÇME!