Çin’de bankaların nakit sıkışıklığı yaşayacağı endişesi ile büyüme tahminlerinin düşürülmesi...
Çin’de bankaların nakit sıkışıklığı yaşayacağı endişesi ile büyüme tahminlerinin düşürülmesi, Çin merkez Bankasının gerektiği takdirde para politikasında ince ayar yapabileceğini söyleyerek, nakit sıkışıklığından kaynaklanan risklere karşı yetkililerinin para politikalarını gevşetmeye daha sıcak baktıklarını açıklaması son zamanlarda yaşanan dalgalanmalardan Çin’in de nasibini aldığını gösteriyor.
Geçen hafta FED kaynaklı haber nedeniyle yaşanan dalgalanmanın bu hafta durulup durulmayacağını gözlemleyeceğiz. Bu nedenle içerden çok dışarı odaklı olacağız.
Yurt dışında faiz yükselişleri yaşanmaya devam ediyor. İsviçre’nin 10 yıllık tahvil faizleri 31/10/2011 yılından beri ilk kez %1’i geçti. Bu arada İsviçre Mevduat sahiplerinin bilgisinin paylaşılmasına yönelik ABD ile yaptığı anlaşmayı feshetmesinden sonra bu hareketin olması ilginç.
BDDK haftalık bülteninde bankacılık sektörünün bilanço içi döviz açığının 14 Haziran haftasında yaklaşık 2 milyar USD artarak 20 milyar USD’nin üzerine çıkması önemlidir. Bankalar kolay kolay risk almazlar. Ancak burada döviz açığı vererek dövizin düşeceğine göre pozisyon almış durumdalar (Eğer finansal ürünlerle riski kaldırmadıysalar..)
JP Morgan’da boş durmamış hemen Türk bankaları için hedef fiyatlarını aşağı çekmiş.
Türkiye CDS’leri Cuma seviyesinin de üzerinde işlem görmesi daha normalleşme sürecinin konuşulması için erken olduğunu gösteriyor. Kısacası risk Cuma gününe göre daha yüksek anlamına geliyor. Önerimiz; Piyasalarda dalgalanmaların sağlıklı analizi ancak iş işten geçtikten sonra olabiliyor. Bu nedenle riski sevmeyen yatırımcıların kaldıraçlı işlemlere fazla bulaşmamasında fayda var.