Le Figaro gazetesinde Irak Başbakan Yardımcısı Tarık Aziz ile yapılan özel bir mülakat yayımlandı.
66 yaşındaki Tarık Aziz`in esasen Keldani kökenli bir aileden gelme olduğu, İngiliz edebiyatı üzerinde uzmanlaştığı, ancak hayatının yarısını Baas Partisi`ne hizmet etmeye adadığı, 1981`den bu yana Saddam Hüseyin`in Başbakan Yardımcısı ve Dışişleri Bakanı olduğu hatırlatılarak başlayan söyleşide, Aziz, Irak, BM ile diyaloğu başlatmayı kabul etti ve ilk toplantı 7 Mart`ta yapılacak. Bu tutum değişikliği, yeni önerileriniz olduğu anlamına mı geliyor? sorusuna şu cevabı verdi:
Size şimdiden detay vermek doğru olmaz. Kofi Annan, Irak`ı kaygılandıran konularda halen bir cevap vermedi. Örneğin; bir türlü sona ermeyen yaptırımlar, ülkenin kuzeyi ve güneyine yasadışı bir şekilde uygulanan `uçuşa yasak bölgeler`, içişlerimize Amerikalılar`ın sürekli müdahale etmesi gibi. Hep Irak`tan nelerin beklenildiği konuşuluyor, aksi hiç konuşulmuyor. Oysa kararlar metnine göre, Irak`ın da cevap alma hakkı var. Irak`ın kimyasal, nükleer ve bakteriyolojik silah stoku yapıp yapmadığını teyit etmek için Tony Blair`i bir İngiliz heyeti yollamaya davet ettiniz. Çıkmazdan kurtulmak için Kofi Annan`a sunacağınız yeni fikirlerden biri de bu mu? sorusunu ise Aziz şöyle cevapladı:
Kofi Annan ile diyaloğumuzla bu inisiyatifin bir alakası yok. Davetimiz Tony Blair içindir. Zira İngiltere Başbakanı, kitle imha stokumuzu yeniden yapmak için 1998`den beri BM denetçilerine izin vermediğimizi iddia etti. 80`li yıllarda bu üç program vardı. Ama 1991`de Körfez Savaşı`ndan sonra stokları UNSCOM kontrolü altında imha ettik. Bugün Irak yüzde 100 temizdir. Ama mademki Tony Blair, bunun aksini iddia ediyor, o halde stoklarımızı nereye ve nasıl yaptığımızı da biliyordur. Biz de ona şüphelendiği yerlerin listesini kamuoyuna açıklama çağrısında bulunuyoruz. Ardından Irak, Blair`in işaret ettiği yerlere gidecek bir İngiliz heyetini ağırlamaya hazır olacaktır. Söz konusu delegasyona tanıklık etmeleri için uluslararası medyanın ve diplomatların eşlik etmesine de izin vereceğiz.