ABD’nin borç tavanını yükseltmemesinin, hükümetin kapanmasından daha kötü olduğunu vurguladı. Bu arada FOMC üyesi Dudley’in tahvil alım programında alımın azaltılmasına bu yıl içerisinde başlanılabileceğini açıklaması da iyice kafaları karıştırmış durumda.
Bu tür ortamlar piyasaların sert ve yüksek oranlı hareket etmesine zemin hazırladığından daha dikkatli olmayı gerektirmektedir. İçeride ise Sn Erdem Başçı’nın sermaye akımlarının güçlenmesi durumunda seneye USD/TL paritesinin 1.80 seviyesini görebileceğini açıklaması dikkat çekici gelişmelerden biriydi. Bunun dışında kapasite oranları geçen yılın aynı ayına göre Eylül ayında %1.4 artarak %75.4 olarak gerçekleşmiş. Bu oran %82 seviyelerine alışık Türkiye için hala düşük. Bu nedenle düşük faize devam edilmesi gerektiğini gösteren bir veri.
USD/TL dün güne 1,9861 seviyesinden başlamış, en düşük 1,9836 en yüksek 2,0045 seviyesini gördükten sonra 1,9980 seviyesinden kapanmıştır. Burada €/$ paritesinin etkisini görmekteyiz. Orta vade aşağı sinyallerinin bazıları iyice zayıflamış durumda olan paritede bu sabah işlemler 1,9974-2,0042 bandında gerçekleşmektedir. Bugün içerisinde 2,0045 seviyesinin üzerinden işlem geçmesi bazı göstergelerin yönünü tekrar yukarı çevirmesine yol açacaktır. Ancak yukarı hareketin devamı için 2,0106 direncinin kırıldığından emin olunması gerekmektedir.
Avro/TL paritesine baktığımızda; Dün 2,6799 seviyesinden güne başladıktan sonra en düşük 2,67771, en yüksek ise 2,7023 seviyesini gördüğünü gözlemliyoruz. Dün 2,6961 seviyesinden kapanış yapan paritede orta vade göstergeler hala aşağıyı işaret etmeye devam etmektedir. Bu sabah 2,7000 seviyelerinden işlem görmekte olan paritede 2,0785 önemli bir direnç konumundadır.
€/$ paritesi dün, 1,3491 seviyesinden güne başladıktan sonra 1,3465-1,3519 bandında hareket etmiş ve 1,3474 seviyesinden kapanmıştır. Bu sabah 1,3462-1,3481 bandında hareket eden paritede geri çekilme hala devam ediyor. 1,3520 seviyeleri ise direnç konumuna gelmiş durumda.
Önerimiz; 1,3520 seviyelerinden EUR/USD satışı yaparak geri çekilme potansiyelini değerlendirmek teknik açıdan mantıklı görünüyor.